"Bayım yardım edin!"
Hızla koşuyordu dövmeli olan. Sesin olduğu yöne doğru bacakları ayrılana kadar koşuyordu.
"İmdaat! Lütfen yardım edin"
Gücünün bittiğini hissediyor lakin bacaklarına daha fazla yükleniyordu. Küçüğüne zarar verirlerse yaşayamazdı.
Sonra gördü o yıldızlarla dolu galaksileri. Çaresizlik vardı korku vardı fakat umutsuzluk yoktu. Sanki onu kurtaracağına emin gibiydi. Daha fazla koştu. Uzun dalgalı saçları, şidettle sallanıyordu rüzgara doğru. Tam elini uzatıp kurtaracaktı küçüğünü, son bir adım kalmıştı fakat birşey engel oldu buna. Yapamadı."Kurtarın benii!"
Öylece onu götürmelerini izledi. Saçlarını çekiştiriyor ve küfürler ediyordu tanrıya. Kaderlerine..
İçine derin bir nefes çekerek kalktı yatağından. Soluk soluğa kalmış sanki gerçekten koşmuş gibiydi. Saçları terden yüzüne yapışmış ve ağızı kurumuştu. Başucunda ki masadan bir bardak su doldurdu ve tek nefeste içti. Bu hayatında gördüğü en kötü kâbuslardan biriydi (fake attım ağlayın :^)
Balkona çıkmış ve soğuk rüzgarın kendisini biraz olsun rahatlatmasına izin vermişti.
Hiçbirşeyden korkmayan adam öylesine çok korkuyordu ki ona zarar gelmesinden, rüyalarına kadar girmişti. Güneş doğana kadar balkonda durmuş ve düşünmüştü neler yapabileceği hakkında. Birçok şeyi feda edebilirdi o çocuk için."Bayım, siz iyimisiniz?"
Hemen yanından gelen uykulu sesle irkilmiş ve arkasını dönmüştü hızla.
"Üzgünüm size seslendim fakat duymadınız."
Öylesine düşüncelere dalmıştı ki ne kapı çalınma sesini ne de açılma sesini duymuştu.
'Sorun değil çocuk.'
"Hadi içeri girip kahvaltı yapalım"
Başını sallamış ve çıkmışlardı odadan. Bugün yoongi gelecekti ve detaylıca bir plan yapılacaktı. Namjoon denen herifin ne zaman harekete geçeceği belli değildi. Ellerini çabuk tutmaları gerekti. Mutfağa girmiş ve hazır masaya oturmuşlardı.
'Ne ara hazırladın?'
"Bayım öğlen olmak üzere. Siz iyi olduğunuzdan emin misiniz?"
Hala kâbusun etkisindeydi dövmeli olan. Lafı değiştirmiş ve farketmemesini ummuştu küçüğünün.
'Hani benim en sevdiğim omletim?'
Gri saçlı olan konuyu değiştirme çabasını anlamış ve ısrar etmemişti. Küçükçe gülümsemiş ve omlet yapmak için arkasını dönmüştü.
(Vakit, göt kesme vaktidir koçum jeongguk)Güzelce kahvaltılarını etmiş ve küçük olanın ısrarları üzerine oturmuş çizgi film izliyorlardı.
Tuvalete gitmek için kalkmış ve lavaboda elini yüzünü yıkıyordu. Balkona çıkıp bir sigara içti sonra. Tekrar salona girdiğinde yabancı birini görmeyi beklemiyordu.'Yoongi?'
Yoongi hemen ayağa kalkmış ve ciddi bir surat ifadesine bürünmüştü.
"İstediklerinizi getirdim efendim."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Coupable° kookmin
RomanceEfsaneye göre iki melek birbirine aşık olursa eğer.. Birinden biri ruhunu iblise satmış, kalbini ise meleğine vermiş demektir. Ve ben.. Tanrının gönderdiği o meleğe aşık oldum. Hemde ruhumu verecek kadar çok..