0.9"Hiçbir Şey Yaşanmamış Gibi."

30.2K 346 62
                                    

Üni sınavına hazırlanıyorum normalde buraya hiç girmemem gerekiyor ama yeni bölüm isteyenler için daha önce yazdığım bölümleri atacağım. Gerçekten zor bir dönemdeyim sadece anlayış istiyorum.
Bir kaç bölüm var düzenleyip atarım bu şekilde.
Sınav zırvalığının üstesinden geldiğimde zaten bol bol bölüm atacağım.

Haftasonu.
Haftasonuna bayılıyordum. Tek yaptığım yatmaktı. Yatağıma, kanepeye, kısacası her yere yatabilirdim.

"Günaydın uykucu!"
Diye bağırdı Jessie. Mutfakta olmalıydı. Vik vikleyen panduflarımın sesini duyduğunu anladım. Daha bu paspal hâlimi görmemişti.
Merdivenleri ağır ağır indim. Vik vikleyen panduflarım eşliğinde mutfağa girdim. Üzerimde beyaz kalın yorganım vardı. Sarı uzun saçlarımı dağınık bir topuz yapmıştım ve gözlerimin altı mosmordu. Üstüne üstlük başım felaket ağrıyordu.

Jessie'ye göz attım. Salata hazırlıyordu. Benim için olmalıydı.

Bana şaşkınca bakan Jessie sinirlenerek bağırdı.
"Bu hâl ne böyle Eva!"
Elindeki bıçağı tezgaha bıraktı.
"Tanrım, git banyo yap ve kendine gel!"

Omuz silktim ve rastgele bir sandalyeye oturdum.
"Bugün tembellik günü."

Yüzüme iğrenerek baktı.
"İyi ki Steve ile birlikte sinemaya gitmeyi planlamışım. Seni pasaklı!"

Yüzümü buruşturdum.
"Kapa çeneni."

Çalan kapı zili ile Jessie saçlarını hızlıca düzeltti.
"Ah, geldi! Ben çıkıyorum! Sen de telefonuna bak! Jonas sabahtan beri seni arıyor."

Jessie evden çıktıktan sonra bana yaptığı salatayı yedim ve bulaşıkları makineye yerleştirdim.
Ardından telefonumu alıp şarja taktım ama Jonas'ın 23.kez arayışını görmezden geldim.

Salata yemek beni doyurmadığı için abur cubur sepetine doğru ilerledim. Üzerimdeki yorgan ağır olduğu için yürümemi zorlaştırsa da abur cubur sepetini salona kadar taşıyabilmiştim.
Abur cuburları sehpanın üzerine koydum. Favori içeceğim olan ice tea'yi açtım ve favori koltuğuma kuruldum. Kumandayla Netflix'i açtım ve en son izledim dizinin 2.sezonuna girdim.

Bugün yapacağım tek şey, kusana kadar abur cubur yemek ve dizi izlemekti. Bugün dert yoktu, erkek yoktu sadece ben vardım!
Tembel Eva'ya ayıracak çok zamanım vardı.

Diziden sıkılınca ayağa kalktım ve banyo yapmaya karar verdim. Çünkü saçlarım temizken daha rahat hissediyordum.

Tüm pislikleri toplayıp ortalığı düzenledim. Yorganımı katlayıp yatağıma fırlattım. Evet, fırlattım.

Yeni pijama takımımı ayarlayıp banyoya girdim. Saçlarımı en sevdiğim çilekli şampuanımla yıkadım. Çilekli duş jelimi de kullandım.

Ferahlamış bir şekilde bornozuma sarıldım ve aynanın karşısında kendimi inceleyerek dişlerimi fırçaladım. Tamamen rahatlamış bir şekilde yatağıma uzandım.

touch me, bossHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin