🦋5🦋

608 271 266
                                    

Medyada Buse'nin temsili fotoğrafı :)

Düşüne düşüne mutfağa gittim. Annem gene güzel yemekler yapmıştı. Sarma, çorba, salata ve tatlı vardı. Sessizce yemeğimi yerken düşüncelerimden annemin sesiyle sıyrıldım.

-Çok sessizsin Hira bir şey mi oldu?.

Babamda merakla bana bakmaya başlamıştı. İkisi de bu sessizliğin anlamını merak etmiş gibi görünüyorlardı.

- Yok bir şey anne. Sadece yoruldum.

Annem yaşadığım şeylere bağlamış olmalı ki sustu. Yemeğimi yedikten sonra odama gittim.Kapıyı da kilitledim. Bugün daha fazla annemle uğraşmak istemiyorum.

Yaklaşık on dakikadır telefonla bakışıyoruz. Bir türlü telefonu elime almaya cesaret edemiyorum. Sonunda sıkılmaya başladım ve ne olacaksa olsun diyerek telefonu elime aldım. Hemen whatsappa girdim. Bilinmeyen numaradan olan mesaj hala orda duruyordu.

Elimi kalbime koydum ve

-Sakin ol Hira. Panik atak falan geçireceksin.

diyerek kendimi sakinleştirmeye çalıştım.Pekte bir faydası dokunmadı tahmin edildiği üzere.

Aklıma Buse'yi aramak geldi. Rehbere girdim ve hemen arama tuşuna bastım.

Çukuletam❤️ Aranıyor...

İkinci çalışta açtı hemen.

-Buyur Hiracım.

Sesi çok heyecanlı geliyordu. İstemsizce gülümsedim. Birazdan duyacaklarından sonra kalp krizi geçirmese iyiydi.

-Buseeeee ne olduğuna inanamayacaksın!

-Sen böyle şeyler demezsin Hira ne oldu?!

Keyifle arkama yaslandım. Merak çoktan kanına girmeye başlamıştı.

-Bil bakalım ne oldu Buseee.

- Kızım meraktan çatlatmasana insanı. Söyle hadi çabuk!

-Sıkı dur.

Telefonun ucundan oflama sesleri gelmeye başladı. Sanırım Buse beni boğazlamanın hayalini kuruyor şuan.

-Tamam tamam söylüyorum. Bizim mavi göz gerçekten varmış.

Buse 'nin çığlığı ile telefonu kendimden uzaklaştırmak zorunda kaldım. Biliyordum şuan kafasında bir sürü şey vardı. Kendine hakim olamayıp bağırıp duruyordu.

-Ne demek gerçek?

-Şaka yapıyorsun?

-Hemen anlatıyorsun!

-Hem nasıl anladın gerçek olduğunu sen?!

Onun bu haline gülümsedim.

-Sakin ol Buse anlatacağım.

diyip anlatmaya başladım. O çocuktan gelen mesajın fotoğrafını atmayı da ihmal etmedim tabi .

0544****: Bir daha yolda giderken dikkat et küçük kız. Kollarımdayken mavi göz diye sayıklıyordun. Bilseydim bu kadar seveceğini gözlerimi sana verirdim. 🤪😎

İkimizde bu mesaja bakıp ne olacağını düşünüyorduk. Çok geçmemişti ki Buse konuştu.

-Kanka bu çocuk senin numaranı nasıl buldu? Tanıdığımız biri mi yoksa?

Buse 'nin dediğiyle şok oldum. Sahi bu çocuk benim numaramı nereden bulmuştu? Kimin nesiydi? Tanıdığım biri olma ihtimali beni çok korkutmuştu. Soğuk soğuk terlemeye başladım.

-Buse ben bunu hiç düşünmemiştim!

Buse' nin zafer sırıtışı yaptığından adım gibi emindim. Haklı çıktı ya nasıl da sevinmiştir.

-Tabi kızım. O kadar ders çalışıyorsun ama bu konularda benim elime su dökemezsin.

diyip kıkırdadı. Bende göz devirmeyi ihmal etmedim tabiki.

-Kendini övmenin sırası mı Buse? Ne yapacağım ben şimdi?

-Mesajına cevap vermekten başka çaren yok Hira. Hem kim olduğunu merak etmiyor musun?

Deli gibi merak ediyordum. Mesajı gördüğümden beridir aklımdan çıkmıyordu ki.

-Merak ediyorum ama anla işte. Çocuğa rezil oldum. Hem baksana mesaja bildiğin dalga geçmiş benle.

Sesimin ağlamaklı çıkmasına engel olamamıştım.

-Daha ne kadar böyle merak içinde bekleyeceğiz. Telefonu hemen kapatıyorsun. Ve bu mavi göze mesaj atıyorsun. Zaten akşam oldu benim de kapatmam lazım.

-Tamam mesaj atacağım merak etme . Bende düşünmekten çok yoruldum.Başım çatlayacak gibi. (Ama nasıl atacağım?)

-Kendine güven biraz. Göreyim seni.

Şuan sinsi sinsi sırıttığına adım gibi emindim.

-Söylemesi kolay tabi.

Gülerek telefonu kapattı.Onun için bu işler kolay tabi. Ne anlasın halimden. Hayatım boyunca kiminle böyle konuşmuşum da bu çocukla konuşabilecektim. Erkeklerle bu kadar rahat konuşabilsem bunca zaman sevgili yapmış olurdum herhalde.

Konuşmasından erkek olduğunu düşünüyordum. Şayet kızsa yerin dibine girmekten başka çarem yok. Sıkıntıyla alnıma okkalı bir tokat attım.Buse bunu görse beni taklitçilikle suçlar kesin.

Odamın içinde tur atmaya başladım. Nasıl bir mesaj yazacağımı düşünüyordum. Hayır ne diyecektim ki?

-Merhaba düşmeden önce beni tutmuşsun sanırım. Teşekkür ederim mi diyecektim?

Ne kadar da iğrenç bir giriş. En iyisi kim olduğunu sormak. Hemen yatağıma geçtim ve whatsappa girdim. O mesajı görmek bile tüylerimi diken diken ediyordu.

Siz : yazıyor...

Çevrimiçi

Yazıyor...

Yazıp yazıp siliyordum. Zaten bu çocuğun son görülmesi de kapalıydı. Hiç bir şey göremiyordum.

0544*****: Çevrimiçi

Çevrim içi olduğunu görür görmez whatsapptan çıktım ve telefonu benden uzağa fırlattım. Benim aciz telefonum yatağın ucundan yere düştü. Hemen koşup yerden aldım ve bir şeyi var mı diye kontrol ettim. Her şeyin yerli yerinde olduğunu görünce derin bir oh çektim.

Buse bu halimi görse gülmekten ölürdü. Hay neden telefonu fırlatıyorsam. Salak kafam. Sanki beni görüyor.

Artık bundan sıkıldım ve whatsappa girdim. Hala çevrimiçiydi.

Siz: Sen kimsin?

Mesajın gittiğini gördüğüm anda hemen whatsapptan çıktım. Kalbim çok hızlı çarpıyordu. Sanırım panik atak geçirmeye yakındım. Hem utanıyor hemde merak ediyordum. Sakinleşmeye fırsatım olmadan telefonumun mesaj sesini duydum.

Kalbim resmen ağzımda atıyordu. Yavaşça telefonu elime aldım ve ekrana baktım.

WhatsApptan 2 mesaj

Hemen mesajları açtım. Ve gözlerime inanamadım. Tekrar tekrar gözlerimin bozulmuş olmasını umarak mesajları okudum.

0544*****: Bende daha ne kadar bekleyeceğim diye düşünüyordum. Yazıpta sildiğin o güzel mesajları merak ettim açıkçası. 😜

0544*****: Ha bu arada korkma güzelim. Yemem seni 😉😎

Veee yeni bölüm.

Sizce gizemli çocuğumuz Hira'nın tanıdığı biri mi ?

Yorumlarınızı merak ediyorum.

Oy vermeyi unutmayın. 😊

BeklenmedikHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin