Medyada Lucian. 🥰
Herkese iyi okumalar dilerim. 😊
Sizleri çok seviyorum. 🤩😍
Destek olan herkese teşekkür ederim. 🤩❤️
~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~
O da küçükken, kaza geçirdiğim zaman beni tedavi eden doktor olmasıydı...
Bunca zaman belki onunla karşılaşırım diye o kadar ders çalışıp tıp kazanmaya çalışıyordum.
Buraya geldiğimde onu göremeyeceğim için üzülsem de şimdi tam olarak karşımda duruyor olması kaderin tatlı bir oyunuydu.
Ve ben bu seferki oyunu çok sevmiştim...
~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~
Düşüncelerimi okumasına mı şaşırsam yoksa onun çocukluğumda beni tedavi eden doktor olmasına mı şaşırsam karar vermemiştim.
Hayalimdeki doktordan kat be kat daha yakışıklı olması işimi fazlasıyla zorlaştırıyordu.
Kalbim deli gibi çarpıyor, isyan ediyordu. Bir yandan ona sarılmak istiyordum ama bir yandan da böyle bir şeyin aptallık olduğunu düşünüp kendime kızıyordum.
"Sarılmak istedin de ne zaman karşı geldim? Gel kollarıma." diyerek kollarını açan adama göz devirdim.
Şuan ukala oluşunun bile hoşuma gidiyor olması ilginç bir durumdu. Normalde olsa ukala insanları hayatta yanıma yaklaştırmazken, onun yanımda olmasını istiyordum.
Bu düşünceler de ruh eşime ihanet ediyor gibi hissetmeme sebep oluyordu. Sürekli ikilemde kalmak zorunda mıydım ben?
Hayatım daha ne kadar zor olabilirdi ki?
Annemle ile konuşmam bile yarım kalmıştı. William...
Sahi ben buraya nasıl gelmiştim?
Ateş saçan gözlerimi o adama çevirerek "Ne işim var benim burda?!" diyerek ayaklarımı vura vura yanına gittim.
Aramızdaki boy farkı kafamın ağrımasına sebep olsa da pes etmiyor, kararlı bir şekilde gözlerinin içine bakıyordum. Onun ise alaylı bakışlarını benden sakınmıyor oluşu sinirlerimin daha da tepeme çıkmasına sebep oluyordu.
Ellerini belime koydu ve "Ait olduğun yerde, benimlesin güzelim" dedi.
Ses tonu, tutuşu, her şeyi beni etkiliyordu. Kızmam gerekirken boş bir ifade ile yüzüne bakıyordum. Kalbim bana ihanet ediyor, durmadan çarpıyordu.
En sonunda kendime gelerek "Ben buraya ait değilim. Hemen götür beni! Hem ne hakla, zorla buraya getirirsin beni?" diyerek odanın içindeki tahta kapının yanına doğru giderek kapıyı açmaya çalıştım. Açılmıyor olması sinirimi bozsada beni şaşırtmamıştı.
Sonuçta burada zorla tutuluyordum. Kapının açık olmasını beklemek aptallık olurdu.
Arkama döndüğümde sinsi bir şekilde sırıtan adamla göz göze gelmiştim.
Yavaş adımlarla yanıma doğru gelmeye başlamıştı. Bir yandan da gözlerimin içine bakmayı ihmal etmiyordu.
Adımlarının sesi, kalbimin atışlarına karışmıştı. Hem kalbimin sesini hemde adımlarının sesini kulaklarımda kuvvetli bir sekilde duyuyordum.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Beklenmedik
Fantasy0544****: Balıkların sevgisini bilir misin? Birbirlerine dokunamazlar ama sevgilerini hep yüreklerinde hissederler. Bende bunca zaman sana dokunamadım çünkü hep yüreğimdeydin. 0544****:Geceler çığlığımı duymadı. Mavi gözlerim deniz gözlerini aradı a...