Bölüm Şarkısı: Adamlar-Benden Bana
⁕⁕⁕
Bir yol düşlüyorsun önce. Ama ne başındasın bu yolun ne de sonunda. Üstünde bile değilsin hatta ama içinden çıkamıyorsun.
⁕⁕⁕
Biz sohbet etmeye devam ederken saat 11'e yaklaştığında kızlar tek tek uyanıp, yanımıza gelmeye başladı. Bir tek Bade uyanmayınca ona bakmak için yukarı çıktım. Odada yoktu, aşağıda da değildi. Aklıma bir şey gelmiyor diyerek telaşa kapılmışken öğürme sesleri duymamla koşarak tuvalete girdim. Tuvalete eğilmiş içinde ne var ne yoksa boşaltıyordu. Arkasına geçip saçlarını kavradım. Ayağa kalktığında lavaboda ağzını yıkadım ve havluyla sulardan arındırdım. Neden bir anda kusmuştu ki? Alkolden desem dün olmalıydı bu. Yemek yememekten desem daha yeni uyanmıştı. Eleye eleye tek şıka düşürdüm onları.
"İyi misin güzelim?" dedim tuvaletten çıkınca.
"Sağ ol Ece, iyiyim." dedi zorlukla.
"Gel sen güzel bir kahvaltı et, sonra Aslı'yla gidiyoruz."
"Niye?" dedi soru işaretleriyle dolu bakışlarını bana yönelterek.
"Kızım niye kusuyorum diye hiç düşünmedin mi sen?" dememle gözleri parladı.
"Oha olabilir mi gerçekten?"
"Bade evlisin tabii ki olabilir."
"Allahım çok heyecanlandım." Bade küçüklükten beri hep en çok çocuk sahibi olmak isteyenimiz olmuştu. Heyecanlanmasını garipsemiyordum.
"Sakince kahvaltını et, sonra bakarız tamam mı kuzum?" dedim yatıştırıcı bir ses tonuyla.
"Tamam canım. Bu arada çok teşekkür ederim." dedi ve yanağıma bir öpücük kondurdu.
"Ya saçma sapan konuşma, bir de teşekkür ediyor. Git kahvaltı et."
"Sen?"
"Benim canım istemiyor, git kızların yanına yiyor onlar." Başıyla onayladı ve yüzündeki çarpık gülümsemeyle mutfağa ilerledi, ben de salona. Kaya'nın hala bıraktığım yerde oturduğunu görünce yanına yerleştim.
"Sen yemeyecek misin?" diye sordum.
"Kahvaltıyla pek aram yoktur. Burada oturduğuna göre senin de değil mi?" demesiyle yine doğru bir tespit yapışına gülümsedim. Saatlerce konuşmuş olmamız birbirimiz hakkında tomarlarca bilgi edinmiş olmamız demekti.
"Evet, ben de çok yiyemem sabahları."
"Seni birkaç saatte çözdüm galiba." dedi tebessüm ederek.
"Zor biri değilim."
"Zor biri değilmiş gibi görünmeye çalışıyorsun sadece." Bunda da haklıydı. İşler değişiyordu derinlere indikçe. Belki yaralarımı görüp benden kaçmalarından korkuyordum, bir savunma mekanizmasıydı bu.
"İnsanları kendimden uzaklaştırmak istemiyorum diyelim."
"Ece belki çok özel olacak ama seni olduğun gibi kabul edemeyen biri mi buna sebep oldu?" Biliyor musunuz o an hiçbir şey hissetmedim. Cevabı babamdı elbette ama konu o olunca gözyaşlarına boğulan o kız büyümüştü artık sanırım.
"Babam..." dedim oturuşumu dikleştirerek.
"Anlatmak zorunda değ-" devam edecekken sözünü kestim. Bunu herkese anlatmazdım ama Kaya artık herkes değildi benim için.
"Annem beni doğururken vefat etmiş. Babam da hiç sevmedi beni. Belki annemi benim öldürdüğümü düşünüyordu, bilmiyorum. Alkoliğin tekiydi, halamla büyümüştüm ben zaten. Babam arada görünürdü vicdanını rahatlatmak ister gibi. İşe yaramazın teki olduğumu söylerdi. Onu en son ne zaman gördüğümü bile hatırlamıyorum." Sesim sonlara doğru kısık ve çatallı çıkmaya başlamıştı ama umursamamıştım.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Bir Küçük Aşk Meselesi (Ara Verildi-Düzenleniyor)
Teen FictionEce... Müzikle insanlara ulaşabilen, kendi ayakları üstünde durmak zorunda kalmış ve erken büyümüş ancak içindeki küçük kızdan hiç kopamamış bir kadın. Berkay... Hayallerinin peşinden koşarak sevdiği işi, sevdiği insanlarla yapan, çizerek ve okuyara...