(18)

172 13 3
                                    

Kai 'den devam;
Ağrıyan yerlerim yüzünden eve zar zor gelebilmiştim. Evet. Yine kris delisiyle birbirimize girmiştik. Ve bu sefer dayak yiyen kişi ben olmuştum. Onda da biraz hasar vardı ama en çok hasarı ben aldım.

Soğuk bir duşa girip çıktıktan sonra tam anlamıyla rahatladığımı hissetmiştim. Yarın okula gitmeyecektim ve bunun için taemin ve sehun 'a söyleyeceğim bahanemi bile şimdiden hazırlamıştım.

Soo 'nun anlatımından;
Baek ile okul çıkışı için sözleştikten sonra eve doğru yürümeye başladım. Ta ki birden karşıma kris çıkana kadar. Birden çıkmasıyla irkilip geri gitmiştim.

"Vay vay vay. Burda kimleri görüyorum. Hmm demek ki sevgilim beni dinlemeyip duruyor ha. Bence o kai midir nedir adı herneyse onun yanına bir uğramalısın ha ne dersin? Çünkü benden güzel bir dayak yedi kendisi."

"Ne!? Kris sen ne diyorsun? Yine kavga ettiniz öyle değil mi? Ah sana cidden inanamıyorum. Ben senin sevgilin değilim kris bunu o kafana sok. Sevgilin değildim, değilim de. Ayrıca dediğin gibi kai 'nin yanına gideceğimden şüphen olmasın kris wu."

Yolumu değiştirip kai 'nin evine doğru yola koyuldum. Uzun bir süre sonra evinin önündeydim. Hiç beklemeden zili çalıp kapıyı açmasını bekledim.

Dağınık saçları ve dağılmış yüzü ile kapıyı açmıştı. Onun için gerçekten endişelenmiştim çünkü kris ona her şeyi yapabilirdi. Derin nefes alıp konuşmaya başladım.

"Cidden. Yine onunla kavga ettin kim jongin. Üstelik onun bir psikopat olduğunu bildiğin halde. "

"Cidden. Bu çocuk ne zaman peşimi bırakacak soo. Bu sefer en çok hasarı alan benim ama eğer bir daha karşıma çıkıp saçma sapan şeyler söylerse... işte o zaman en çok hasarı alan o olur. "

"Onu kafana takmayı bırak. Hadi içeri girelim de sana pansuman yapayım. "

"Gerek yok ben hallettim soo."

"Bu yaralar öyle çabuk geçmez ne yazık ki kai. Kendimden biliyorum. Günden en azından 3 kere pansuman yapman lazım."

"Madem öyle o zaman peki. Tamam. Gel içeri."

İçeri girer girmez ilk yardım malzemelerinin yerini sordum. Tekrar kai 'nin yanına geldiğimde ilk önce onu koltuğa oturtturdum ve bana doğru dönmesini sağladım.

İlk önce kaşındaki kan izlerini temizledim. Sıra dudağına geldiğinde açıkçası biraz çekinip utanmıştım. Utanışımı aldırmayıp yeni bir pamuk alıp ilacı döktüm. Yavaşça dudağına bastırdığımda acımış olacak ki geri çekilip inlemişti.

Biraz daha dayanmasını söyleyip pamuğu tekrar dudağına bastırmaya devam ettim. Yeniden inlediğinde göz göze gelmiştik. Bir kaç dakika bakıştıktan sonra tekrar utanmıştım.

Moon Garden(Kaisoo)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin