İyi okumalarrrss♡
-boşver ya konuşmayalım bunları olan oldu sonuçta. Ee boşuna mı geldik buraya var mısın maça
-yani varım ama beni yenemezsin ki
-bende sana aynısını söyliycektim
-evet zaten o boyla yenersin beni
-boy değil taktik önemli bi kere. Hem ben kısa değilim!
-öykü yapma allah aşkına en fazla bir altmış falansın
-ya gülüp durmasana. Ayruca çüş yani bir altmış ne gömseydin
-boyun kaç
-bir altmış yedi yani ama önemli olan bu değil
-ben bir seksen sekizim yani kolay gelsin
Çüş tamam uzun olduğu belli de 21cm var aramızda:/
-asıl sana kolay gelsin şansa ihtiyacın olcak
Çocuk senden 21cm uzun ve sen şansa ihyacın olucak diyosun
Ya ama gaza geldim biraz
Neyine güvendin de gaza geldin acaba
İç sesim olarak herşeye müdahale et gaza gelince sus zaten
-e madem kendine o kadar güveniyosun bende iddiasız oynamam
Hassiktir... Oynama sakın
-nasıl olsa kazanan ben olcam neyine oynuyoruz
Al işte iç sesin olarak gaza gelceğini bildiğimden seni uyardım da noldu. Bide beni suçluyo
-basit olucak ama kaybeden kazananın istediğini yapsın bence
-bana uyar hadi başlayalım
İkimizde üstümüzdeki ceketleri çıkartıp tribünlerin olduğu yere koyduk. Ben orta sahaya ilerlerken demir malzemelerin olduğu bölümden top alıp yanıma geldi.
-kadınlar önden
-yirmi birinci yüzyıldayız demir...
-ne alaka kaçıncı yüzyılda olursak olalım kadınlara öncelik verilir bence
-öyle tabi de ben ondan demedim
-gayet te dedin ayrıca ben centilmenimdir şimdi başlar mısın artık
Yia centilmenliğini yerim!
Demirin sözü biter bitmez o göremeden elindeki topu alıp arkasından potaya koşmaya başladım. O daha arkamdan gelirken sıçrayıp topu potaya attım ve basket.
"Hızlısın" eheeheh öyleyimdir. "Çaylak gibisin" diyip güldüm ve topu ona attım. "Sana avans verdim" sono ovons vordom "belli oluy-" lafımı bitiremeden önümden geçip elindeki topu basketbol potasına smaç basmıştı bile... "Ne diyordun, konuşurken koşuyodumda" demire doğru koşup topu sağ elimle alıcakmışım gibi yapıp solla kaptıktan sonra "daha yeni başlıyoruz dedim ve basket potasına doğru ilerledim.
~~~
Yaklaşık bi kırk beş dakikadır demirle maç yapıyoruz ve durum ne olursa olsun eşitlenip duruyo. Bu durum aşıro canımı sıksada pes etme gibi bi niyetim yok açıkçası.
Smaç basıp sana yetişiyo her seferinde
Napim yani
Sende smaç baasss
Smaç basamadığımı kendi iç sesim olarak biliyo olman lazım
Aga yapabiliyorsun ki...
Sonuçları pek iç açıcı olmuyo hani
Son iki dakika kaldı ya at ya kaybet
Kaybedicem galiba
Yapabilirsin bu sefer hadii
Of bu çok çocukça olucak
Sıra bende olduğundan dolayı demir topu bana verdiğinde yön değiştrmeye çalıştım ama önüme geçti. Topu bacağımın arasından geçirip potaya doğru koştum ve bütün gücümle potaya doğru zıpladım. Sonuç olarak top potodan girmişti ama bir de sorun vardı ki oda bende potadaydım..
Beş yıldır şu potadan tek başına inemiyorsun
Napıyım abi yüksek ve sen her seferinde gazlayıp duruyosun
Ben biri değilim iç sesinim kendine gel
Kes sinirliyim
-öykü iyi maçtı artık inebilirsin sen kazandın
-hayır
-basketbolda iyi olduğunu anladım gidebiliriz artık in hadi
-yapamam
-neden
-ya demir
-efendim
-kollarım acımaya başladı
-tamam o yüzden in o zaman
-ya off! İnemiyorum her smaç basışımda böyle kalıyorum burda
-ne
Diyip gülmeye başladı, ne gülüyon ya gevşek. Hâlâ gülüyo abi çıldırcam.
-ciddi misin sen
-evet! Gülmesene canım acıyo
-tamam tamam kızma
-lan yüzünü basket toplarını atmak için duvar yaparım gülme dedim!
Diyince ellerini suçlu gibi havaya kaldırıp ağızına fermuar çeker gibi yaptı. Olum böyle çok tatlı görünüyosun ama kollarım birazdan kopıcak ve o sevimli halini bidaha görcek kadar yaşayamıycam.
Ben bunları düşünürken demir potanın yanına gelip yukarıya doğru baktı
-bırak ellerini tutçam
-ıı olmaz
-neden
-çünkü çok yüksek, hem sen beni tutamazsın filmde falan değiliz
-öykü beni sinirlendirme atla tutucam diyorum
-ya bacağım kırılırsa?
-lâ havle.. Görende binadan atlıycaksın sanar
-ya dalga geçme kolum cidden çok acıyo
-öykü atla!
-offf tamam üçe kadar sayalım
-sayma atla
-emin misin
-bırak artık!
Gözlerimi sımsıkı kapatıp ellerimi açtığımda bi an korku bedenimi sardı ve boşluğa düştüm gibi oldum herşey o kadar hızlı oldu ki gözlerimi yavaş yavaş araladığımda kendimi demirin kollarında buldum. Yine gecenin en güzeli en karanlığının saklandığı gözlerine bakıyordum, yine o kokusu ciğerlerime dolmuştu ruhum huzur bulmuştu sanki, kalbim yine göğüs kafesine çarparken demirin bu heyecanımı bilmesinden korktum sanırım ve konuşmaya başladım.
"Demir" dedim nefesini hissederken "e..efendim" diyip gözlerime baktı sonra "a şey ha afedersin" diyip beni yere indirdi. Olum şuan kesin yanaklarım çiğdem hocanın on ton allık sürmüş hali gibi kahretsin... Ben sakinleşmeye çalışırken demiri biri aradı ve o telefonla konuşmaya başladı. Konuşması bitince yanıma geldi "öykü sen diğerlerinin yanına git ben bi işimi halledip gelicem" dedi. Ne işi bea. "Basketbol hevesini giderdiğimi sanıyorum" derken çoktan çıkış kapısına varmıştı. Kilidi açarken "basketbolla ilgili değil maç için teşekkürler ama şimdi gitmem lazım önemli bişey oldu ve hızlı olmam gerek sizin yanınıza gelirim ben" dedi ve ben daha cevap veremeden kapıyı açıp gitti. Ben ceketimi giyinmeyek için tribünlere gittiğimde demirin ceketini unuttuğunu gördüm. Ceketimi giyip demirin ceketini elime aldım ve hızlıca ordan çıktım. Avm'nin çıkışına koştum ve demirin taxiye bindiğini gördüm. Bağırdım ama duymadı bende arkasından bi taxiye binip onu takip etmeye başladım...
♡♡♡♡♡
Uzun zamandır bölüm atamadığımdan dolayı bu gün üç bölüm atıcam umarım telafi etmiş olurum:)
Yorum yapıp oy verin lütfen♡
