İyi okumalarrr
Uzun zamandan sonra güne gülümseyerek başladım ve yatağımdan kalkıp günlük rutinlerimi hallettim. Bir saat erken kalkmıştım çünkü planımız için okula herkesten önce gitmeliydim. Annem beni görünce şaşırmış olsada gülümseyip iki yanağınada öpücük konfurmamla beraber soru yağmurundan kurtuldum. Hızlıca kahvaltımı edip anne ve babama sıkıca sarıldıktan sonra çantamı alıp ayakkabılarımı giyindim.
Okula vardığımda sadece görevliler vardı tam da alperin söylediği gibi. Okula girip müdürün odasının olduğu kata çıktım. Odanın kapısı açıktı ama kimse yoktu, müdür daha gelmemiş olmalıydı. Tam odaya girip kapıyı arkamdan kapatmış ve rahatlamışken arkamı dönmemle sıçramam bir oldu. Bağırmamak için işaret parmağımı ısırdığım sırada ne işin var burda bakışları atıyordum karşımdaki şahısa.
-manyak mısın olum sen
-konumuz bu değil öykü, neden müdürün odasındasın bu saatte
-bende sana aynısını sorcaktım
-sınav sorularını çalıcak kadar tembel olduğunu söyleseydin sana anlamadığın konuları anlatabilirdim
-saçmalama demir, ayrıca soruları falan çalmıycaktım
-bak şuan inandım
-ya inanmazsan inanma çekil önümden bişey almam lazım
-hayır
-önümden çekil yoksa ben yaparım
Çocuk senin iki katın öykü.. Daha iyi bişey bulamadın mı cidden
-yapsana
Ne yapcan şimdi gıdıklıcan mı
Aklıma sıçıyım ya
Ben bişey demeden öylece dururken aniden yanından geçmeye çalıştm ama beni tuttu.
-şimdi konuşma sırası bende, ya doğru sınıfa gidiyosun yada ben zorla götürürüm
Al işte boku yedin aw plan falan kalmadı ortada
Yoo yapamazki ben istemeden kim kimi nereye götürüyo pardon
Demir de öyle diyodu zaten
Ben sağa doğru koşuyo gibi yapıp müdürün masasına doğru koşunca oda bi an şaşırdı ve ben müdğrün masasının yanına gittim bile ama demirde hemen arkamdan gelip kollarımı tuttu.
-yürü gidiyoruz
-hayır!
Tam kolumdan çekip kapıya doğru yönelmişken ayak sesleri duymaya başladık ve kapının önünde biri olduğunu anlayınca ikimizde masanın altına girdik. Burası çok küçük lan ben burda daralırım. Heyecandan napçağımı bilemeyip ağzımı açıcakken demir sağ elini ağzıma koydu. Sessiz ol diceğini düşündüğüm an kapı açıldı ve bende kendi elimle demirin ağzını kapattım.
Aha müdürün sesi
Şansıma tüküriyim
Ayak sesleri bu tarafa doğru geliyo sıçtık..
Telefonla konuşuyo dosya falan diyo
Dolap sesi geldi, galiba dosya alıp çıkıcak
Saat daha sabahın yedisi ne işi var ki bunun burda
Adam müdür, kendine gel salak
Müdür olduğunu biliyomda alper sekize çeyrek kala giriyo okula demişti
O zaman alperi dövme hakkı kazanmış oluyorum
İç sesimle saçma sapan bi tartışma yaşarken bi yandanda demirle boş boş bakışıyorduk.
O değilde demirin dudakları ne kadar yumuşak
Gerilim filmi yaşıyoz ne dudağı ne diyon sen öykü kendine gel
Gidiyo galiba.. kapı kapandı. Huh. Kapı kapandıktan sonra bir kaç dakika geçti ve demirle hâlâ aynı şekilde durduğumuzu farkedince elini ısırıp maaanın altından çıktım. Elini ısırmamla beraber şaşırıp masaya kapasını vurdu...
