Guardian ||ATLA

1

           Kardeşlerin Buluşması

SOKKA VE KATARA,

        Aang'in Keşiş Gyatso'nun cesedini görmesi ile Avatar formuna girmesi sonrası onu sakinleştirmişti.
"Gyatso öldüğüne göre Lynn bile ölmüştür..." diyerek ağlamaya başladı Avatar Aang.
Katara, kollarındaki 12 (!) yaşındaki çocuğa döndü,
"İlk tanıştığımızdan beri ondan bahsediyorsun, Lynn kim?"
Aang, göz yaşlarını silerek arkadaşına döndü,
"Kız kardeşim, benden bir yaş büyük ve o da bir hava bükücü. Aynı zamanda da-"

"Hey çocuklar! Bakın ne buldum! Çabuk buraya gelmelisiniz!"
Sokka'nın ani bağırışı ile yerlerinden sıçrayan ikili kısa bir bakışma ardından Sokka'nın yanına gitmenin en akıllıca fikir olduğuna karar vermişti.
Zaten bitkin olan Aang zar zor oraya vardığında Sokka'ya 'ne oldu?' dercesine baktı.
"Ne bulduğuma inanamayacaksınız!" Dedi heyecanla ve Aang'e döndü, "Son hava bükücü olmayabilirsin."

Katara öfkeyle abisine baktı,
"Sokka, nasıl bu konuda şaka yaparsın?!"
Katara daha yeni sakinleşmiş olan Aang'in boş yere ümitlenip tekrar Avatar formuna girmesini istemiyordu.
"Hayır hayır!" Diye sesini yükseltti genç savaşçı, "Şaka yapmıyorum, şu heykel odasında bir kız var."
Katara, Aang'in olduğu yere döndüğünde yüzündeki umudu okuyabiliyordu, bu duyguyu biliyordu.

"Nasıl bir kız? Küllü sarı saçları mı var?" Diye sordu Aang heyecanla.
Vücudu heyecan ve yorgunluktan titrerken Sokka onayladı,
"Evet, sana benziyor biraz..."
Aang'in daha fazlasını duymasına gerek yoktu, Lynn olduğunu biliyordu.
Bütün yorgunluğuna rağmen kız kardeşi için koştu geçmiş Avatarlar'ın olduğu odaya.
"Lynn?" Diye seslendi etrafına bakınırken, "Cassandra Lynn?!"
Çevresinde döndü kız kardeşinin tanıdık figürünü görmek umuduyla, "LYNN!!!"
Sokka şaka yapmamıştı değil mi?
Hayır... Lynn'in nasıl gözüktüğünü bilemezdi ki!
Katara ve Sokka da ardından gelmiş ve kızı aramaya başlamıştı.
"Lynn!"
Sokka kızı bulduğu yeri gösterdi ikiliye.
Ve Lynn ordaydı, aynı bıraktığı gibiydi.
Aang gözlerinden mutluluk yaşları düşerken kız kardeşinin yanına eğildi ve ona sıkıca sarıldı,
"LYNN!"
Ve genç kız gri gözlerini iki yabancı ile karşılaşmak için açtı.
Gardiyan olmasaydı şu an çok kafası karışık olurdu.
Kardeşinin kolları arasından kurtulmaya çalışırken Sokka ve Katara'ya üstünden çekmesini işaret etti.
"Aang, sakin ol, en azından kalkmama izin ver." Diye yakındı sarışın.
Katara, Aang'i geri çekerken yeni tanıştığı kıza döndü,
"Nasıl hayattasın?"
Aang göz yaşlarını umursamadan ayağa kalkan kardeşinin kolları arasına girdi,
"Özür dilerim Lynn, haklıydın, çok aceleci, ölümcül kararlar veriyorum!"
Lynn, kardeşini kolları arasına sararak onu kendine çekti,
"Tamam Aang, geçti... Artık burdayım ve başına bir şey gelmeyeceğinden emin olacağım."
Sokka, önündeki duygusal manzaraya tuhafça baktı, ne yapması gerektiğini bilmiyordu ve çok utanç hissediyordu bu yüzden.
"Duygusal aile buluşmasını bölmek gibi olmasın ama önemli soru ve sorunlarımız var." Diye araya girdi sonunda bütün dikkatleri üzerine çekerek.
Lynn, Sokka'ya döndü,
"Peşinizde Zuko var, biliyorum."
Bu yanıtı beklemiyordu hiçbiri.
Aang, sakince ablasının kollarından sıyrıldı,
"Ly, nasıl biliyorsun sen bunu?"
Lynn yüzünde hınzır bir sırıtışla omuz silkti,
"Sokka sorusunu sorsun, yanıtından zaten anlayacaksınız."
İsmini bilmesi üzerine iyice şüphelenen Sokka kaşlarını çattı,
"Nasıl Avatar olmadığın halde 100 yıldır hiç değişmedin ve hayattasın?"
Lynn kollarını kavuşturdu,
"Yeni haber, ben Gardiyan'ım!"
"NE?!"

•••

Dörtlü ve Momo, Appa'nın üzerinde giderlerken Sokka kaşlarını çatarak anlamaya çalıştı,
"Yani demek istediğin başka bir gerçeklikte miydin?"
Lynn kafasını salladı,
"Aynen öyle, nasıl bazı şeyleri bildiğimi açıklayamam ancak biliyorum. Keşiş Gyatso, Aang gittikten sonra bana açıkladı, bu sayede iki farklı geçmiş beynime çok da hasar vermedi. Bu hayatımda yaşadıklarım ise öbür hayatımda rüyama girdi."
Aang hüzünle ona baktı,
"Eğer evden kacmasaydım bunların hiçbirini yaşamak zorunda kalmayacaktın ve halkımızı kaybetmeyecektik."
Lynn, onu kendine yasladı,
"Hayır Aang, bunların yaşanması gerekiyordu. Ayrıca o gerçeklik hiç de kötü değil."
Aang, 100 yıllık uykusundan uyandığından beri ilk defa kendini bu kadar rahat hissediyordu.
Arkadaşları yanındaydı, kız kardeşi de öyle...