Bölüm-13

8.4K 626 211
                                    

Yorgunlukla yatağa oturdum. Bir kaç gündür o kadar yorgundum ki, ders bile çalışamamıştım. Nedenini bilmiyordum ama yaptığım tek şey uyumak, ağlamak ve yine uyumaktı. Bu yüzden sinirlenip duşa girdim. Kendime çeki düzen vermem gerekiyordu.

Byul noona ile konuşmamızın üzerinden bir hafta geçmişti ve o bir hafta içerinde Jungkook hyung benimle asla konuşmamıştı.

Yoongi hyung ve Tae' de eve nadiren geliyorlardı ve geldiklerinde de sarmaş dolaş odalarına gidiyorlardı bu yüzden ona anlatamamıştım.

Mingyu hyung, aslında hyung dememi sevmiyor, eve hep bir arladaşını getirip odada kalıyordu. Uzun zamandır onunla da hiç konuşamamıştım.

Jongin ise bana sürekli yakın oluyordu. Denemek istedim onunla. Sevgili olabiliriz sandım ama o beni ne zaman öpse ben kendimi kötü hissedip ondan uzaklaştırırken buluyordum.

Haftasonu hiç odamdan çıkmamış, yemek dahi yememiş ve günümü uyuyarak, gecemi ise ağlayarak geçirmiştim. Neden ağladığımı , ya da neden bu kadar fazla uyuduğumu bilmiyordum. Kendime defalarca kez sorsam da sonucu hep hiçlik olmuştu.

Bugün odadan çıkmayı planlıyordum ama sürekli durduk yere gözüm doluyor ve ağlamaya başladığım için vazgeçmiştim. Onların yanında, ki bence kimse yok, ağlarsam onların mutluluklarını bozardım.

Jungkook hyung sevgilisi ile gayet mutlu duruyordu. Arada onunla telefonla konuşurken görmüştüm. Neden bu durum beni üzüyordu bilmiyorum ama kalbime hep bir ağrı saplanıyordu.

Yine çok konuştum öyle değil mi?

Duştan çıkıp üstümü giyindim. Tişört ve şort giyip saçımı elimle suyu gitsin diye dağıttım. O sırada telefonum çaldı. Komodinin üstünden alıp açtım.

"Efendim?"

"Bebeğim, özledin mi sahibini?"

O iğrenç sesi ve gülüşü duyunca titremeye başladım. Yere düşmemek için koltuğa oturdum.

"Ne istiyorsun benden?"

Güldü. Orospu çocuğu.

"Ama bebeğim, üzüyorsun beni."

Kelimeleri uzatarak kullanıp sonunda da iğrenç kahkahasını attı.

"Özlemişsindir diye aradım. Yakında bebeğim, çok yakında yanımda olacaksın. O aptal noonan ve Hyungların seni benden alamayacak. Annen gibi, sende benim olacaksın."

Annen gibi...

Telefonu yatağa düşürdüm. Bedenim  öyle çok titriyordu ki, korkudan ne yapacağımı şaşırmıştım. Annen gibi demişti...

Yutkunarak telefonu elime aldım. Ne ara aktığını anlamadığum göz yaşlarımı silip Byul noonayı aradım.

"Ne oldu güzelim?"

"N-no-na!"

"Jimin? Ne oldu?"

"O-o ara-dı... B-ben çok k-kork-uyorum n-noona."

"Güzelim sakin ol. Yoongi'ye söyledin mi?"

"H-Hayır."

"Tamam ben eve geliyorum. Sende bir şekilde Yoongi'yi evde tut. Ben söyleyeceğim ve seni güvenli bir yere götüreceğiz ama sen önce sakin ol tamam mı bebeğim. Ben yanındayım."

"T-tamam noona."

Ve kapattı.

_______________

Yoongi hyungun odasının kapısının önünde bekliyordum. Byul noona neredeyse gelecekti ama ben hâlâ Yoongi hyunga haber vermemiştim.

"Jimin?"

Impossible~ JikookHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin