Bölüm-18

7.9K 556 358
                                    

Jungkook'tan

Yoongi gelince ona da Jimin'in uzun süredir gelmediğini söylemiştim şimdi evde boş boş nerede olabileceğine dair plan yürütmeye çabalıyorduk. Jongin'e sinirliydim. Onun yaptığı sorumsuzluk yüzünden Jimin zarar görebilirdi. Bu yüzden onun ağzı ile burnu yer değiştiresiye kadar yumruklamak istiyordum ama şimdilik sadece burnunu kanatmıştım.

"Moonbyul noonaya söylememiz gerek. Çünkü büyük ihtimal Cole denen psikopat ruhlu adam kaçırdı. Yoksa şimdiye gelirdi." Yoongi hyungun son derece kan dondurucu ama doğru sözüne direk Jongin'e baktım.

"Eğer ona bir şey olursa daha fazlasını sende denerim."

Göz devirdi. O gözünü çıkarırdım ama dua et uğraşacağım şeyler var. Göt kafalı.

Telefonuma mesaj gelmesi ile elime aldım.

Bilinmeyen numara
*konum*
Ben Jimin, hyung. Cole kaçırdı.

Oldukça kısa mesaj ile kalakaldım. Sonra hemen aradım ama telefon açılmadı.

"Jimin mesaj attı."

"Ne? Ne yazdı? Nerede?"

Kafamı iki yana salladım kendime gelmek için ve ayağa kalkıp kapıya doğru ilerledim.

"Bilinmeyen numaradan konum attı, Cole kaçırmış. Sadece bunu yazdı. O adamlar ona zarar vermiş olabilir."

"Bende geliyorum."

Yoongi hyung ile birlikte ceketlerimizi giydik.

"Pat diye oraya gidebileceğinizi mi sanıyorsunuz siz cidden?"

"Ne yapalım Mingyu. Oturup bekleyelim mi?"

Sinirlenmiştim.

"Plan yapalım. Chanyeol'a haber verelim. Biliyorsunuz onun adamları fazla. Onun adamları Cole denen adamın adamlarını alırken bizde içeriye girip hem Jimin'i çıkarıp hem de Cole 'u dövebiliriz."

"Ara o zaman. Hyung sen de Moonbyul noonayı arasana."

Yoongi hyung telefonunu çıkarıp birazcık uzaklaştı. Mingyu da telefonla konuşuyordu. Bende geri koltuğa oturup dizimi sallamaya başladım. Umarım Jimin'e bir şey yapmamışlardır.

______________

Jimin'den

Ağzıma sıçmışlardı. Önce banyodaki o adam dövmüştü beni, sonrada kafasında cam kabı kırdığım adam dövmüştü. Elleri çok sertti ve ikisindede bayılmıştım. Üstüme su dökerek uyatmışlardı.

Ama buradan kaçmanın yolunu bulacaktım. Hem Jungkook hyunga konum da attım. Kesnlikle beni bulacaklardı. Yani, umarım...

Kapı aniden açılınca hafif bir yerimde sıçrayıp kapıya döndüm. Geldi yine tipini siktiğim.

Bu adam yüzünden asla söylemeyeceğim küfürler etmeye başlamıştım.

"Ah bebeğim, uslu dursaydın da bu hale gelmeseydin ya." Sırıtarak yanağıma dokundu. Sonra aniden gülüşünü kesip sinirle yumruk attı ve sandalye bu güce dayanamayıp yere düştü, tabii bende.

"Bir daha, eğer bir daha kaçmaya kalkarsan seni öldürürüm."

Yüzümü buruşturdum. "Öldür. En azından o iğrenç suratını görmemiş olurum."

Beni kaldırıp tekrar tekrar vurdu. Tanrım, lütfen yüzümde kalıcı hasarlar oluşmasın.

____________

Impossible~ JikookHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin