Eren: Hastanedeydim.
Mayıs: Ne
Mayıs: Ne oldu iyi misin
Eren:
Mayıs: Ereeeen
Mayıs: Ya
Mayıs: Ciddi misin?
Eren: Evet
Mayıs: Ya öncelikle tipini yerim senin
Mayıs: Sonra çok kötü oldum
Mayıs: Ağlıcam
Mayıs: Off ağlıyorum.
Mayıs: Canım acıyor mu?
Mayıs: Nasıl oldu?
Eren: Düştüm
Eren: Top elime geldi
Eren: Çat
Mayıs: Ayy deme öyle
Mayıs: Peki iyi misin şimdi
Eren: Evet acımıyor
Eren: Çatlamış zaten
Eren: Kırılmamış
Mayıs: Ohh
Mayıs: Ama o da kötü ya offff
Eren: Tamam üzülme sen
Mayıs: Nasıl üzülmem
Eren: Konu değiştir benim de aklım dağılır.
Mayıs: Cumartesi için Ece kabul etti. Doğum günümü yani ama sen bu haldeyken gitmeyiz.
Eren: Hayır bunlar çıkar beş altı güne
Eren: Gideriz
Eren: Çıkmasa bile gideriz
Eren: Hem ben hazırlattım her şeyi
Mayıs: Peki ama kötü olursa elin gitmiyoruz tamam mı?
Eren: Tamam
Eren: Ben de Cem'e soruyorum o zaman. Sen Kerem'e sor.
Mayıs: Tamam
Dediğini yapıp Kerem'e yazdım. Aslında başka bir amaçla yazdım. Onu Ece'ye ayarlamak. Ece dört yıldır seviyor onu. Biliyorum. Ve artık olmalarının zamanı geldi.
Mayıs: Kereeem
Kerem: Mayıııs
Mayıs: Heh
Mayıs: Müsait misin
Kerem: Evet
Kerem: Ne isticen
Mayıs: Aaa ben öyle biri miyim?
ŞİMDİ OKUDUĞUN
NOTHING [texting]
Teen Fiction•TAMAMLANDI• Bilinmeyen: Bu kadar kötü olmak zorunda mısın? Bilinmeyen: Gerçekten cevap bekleyerek soruyorum neden böylesin? Bilinmeyen: Neden hiç insanları anlamaya çalışmıyorsun? Bilinmeyen: Neden herkesi kendinden uzaklaştırmaya çalışıyorsun. Bi...