¹∅⁴∅

69 6 4
                                    

Yazar

Kendini yorgun hissediyordu. Duyguları zihninde karmaşa yaratıyordu Jimin'in. Annesinin yüzünü sadece birkaç dakika görebilmişti ve Jennie o..onun hiçbir suçu olmadığını biliyordu.

Sıcak bir duşa girmişti. Gözyaşlarıyla beraber su yanağından akıp gidiyordu. Kollarını duvara yasladı ve yumruk yaptığı ellerini daha da sıktı. Kafasını eğerken sıcak suyun buharı nefessiz bırakıyordu gözyaşları bu sefer daha hızlı akıyordu yanağından. Sesi gittikçe boğuklaşırken kapının sertçe vurulma seslerini duymuştu. Gitmesini bekledi ama kapıdaki inatçıydı ve sonunda Jimin pes edip suyu kapadı ve bornozunu giyip saçlarının uçlarından damlalar akarken kapıya gitti.

Kapıyı açınca soğuk hava evin sıcaklığına yayılırken sevdiği kızı soğuk ve titrek ellerinden tutup eve çekti.
Jennie Jimin'e şaşkınca bakarken utanıp gözlerini kaçırmamak için kendini zor tutuyordu.

"Burayı nasıl buldun"

"Jungkook sö-söyledi ama lütfen ona kızma ben ısrar ettim"

"Üşümüşsündür şöminenin yanına geç geliyorum"

Diyip üstkata çıktı. Jennie evi incelerken şöminenin yaydığı sıcak hava onu mayıştırıyordu. Ve şöminenin içine iyice girip minderlerden birine oturmuştu. Jimin üstünde siyah bir tişört ve gri bir eşofman giymişti. Aşağı inerken Jennie'yi görünce gülümsedi. Ateşin görkemli parıltısı Jennie'nin kahverengi saçlarını ışıldatırken harika gözüküyordu. Jennie ateşi izlemeyi severdi odunlar içinde kararırken Jimin yanına gelip mindere oturdu ve elindeki sıcak çikolatayı Jennie'ye uzattı.

"Teşekkür ederim"

Titrek elleriyle bardağı ellerinin arasına aldı ve derin bir nefes çekip.

"Üzgünüm" dedi. Elindeki sıcak çikolatanın içinden buhar yükselirken Jimin ona biraz daha yaklaştı ve çenesinden nazikçe tutup kaldırdı ve yüzünü kendine çevirdi. "Senin hiçbir suçun yok Jennie" Nefesleri birbirinin yüzüne çarparken birbirlerinin gözlerine derin bir sevgiyle bakıyorlardı. İkisinin de bu derinliğin içinde kaybolmaya ihtiyacı vardı. Jimin sıcak çikolatadan bir yudum alırken dudaklarını Jennie'nin dudaklarıyla birleştirdi. Çikolatanın tatlı aroması dudaklarına ayrı bir haz verirken Jimin sertçe öpmeye başladı. Dudaklarıyla Jennie'nin alt dudağını emerken nefes nefese ayrılıp alınlarını birbirine yasladılar.

Jimin Jennie'nin boynuna kafasını gömerken küçük öpücüklerini bıraktığı yerler uyuşuyordu. Jimin'in nefesi  boynuna çarparken burnunu boğazından yukarı sürterek tekrar yüzüne çıkarmıştı.

"Seni seviyorum Jennie herşeyden çok ve eğer birgün seninle karşılaşırsam küçük chim chim ve jen jen lerimiz olacak"

Jennie dediğine kıkırdarken dudağına minik bir öpücük kondurup.

"Civciv mi kedi mi yoksa civked mi?"

"Hepsi"

Jennie Jimin'e ciddi misin bakışı atarken. Jimin hayallere dalmıştı bile. Jennie sessiz mırıltılar çıkarırken Jimin'in yüzüne hayretle bakıyordu. Hamile kalacak o değildi tabi diye fısıldadı. Jimin bu dediğini zar zor duyarken sesli bir kahkaha patlattı. Ve gerçekten düşününce içi ürperdi Jennie ise bu haline sadece göz devirmişti.

 Ve gerçekten düşününce içi ürperdi Jennie ise bu haline sadece göz devirmişti

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.



Final bölümünü yazacağım
Uzatmaya gerek yok kısa kestim tadı kaçmasın inş güzel bir final yazacağım...

🅹🅴🅽🅼🅸🅽ѕσℓσHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin