13. BÖLÜM-ALLAHUEKBERR!KALKIN LAN BU KIM?!

66 5 0
                                    

Bölümün sonundaki açıklamayı okuyun lütfen :)

YUSUF

- Allahu teala kerim olan kitabında şöyle buyurmuştur"Müşrik kadınları iman edinceye kadar nikahlamayın" (Bakara,221)

Okuduğum sayfaya ayracı koyup kapattım. Şuanda Talha, Harun, Musab ve ben dernekteki mescidde sohbet ediyorduk ve evlilik ile alakalı şeylerle konuşuyorduk (ne hikmetse :)
Onlar tekrar bir konu ile alakalı konuşmaya başlayınca telefonum çaldı. Oturduğum yerden telefonuma daha yakın olan Talha'ya rica edip, telefonumu bana uzatmasını söyledim

-Talha, telefonumu uzatırmısın? sana daha yakın

Talha'da telefonumu eline aldıktan sonra, iki ucundanda tutup, çekme çabalarına girip

-Abi...uzamıyor bu... Cık! Yok uzamıyor valla abi. Denedim.

Bu yapmaya çalıştığı espriye güldüm. Telefonumu bana uzatırken, ekranına bir anlık bakıp, yana doğru kafasını çevirip güldü. Bende bu yaptığını anlam veremeden aldım telefonumu. Musa amca ile Halid amca içeri odalarda uyudukları için mecbur burda konuşacağım. En sonunda, inatla arayan kişiye baktım. "Abisinin gülü Dengesiz kardeş arıyor..." hemen aramayı yanıtlayıp kulağıma götürdüm.

-Efendim?
+Vera, çay içecekmisin ablacım?
+Yok Selva'cım içmeyeceğim. Ayrıca nerden ablam oluyon ya sen?

Napıyor bu deli kız yav? Sesimi duyması adına biraz daha bağırarak
-Aloo?! N'oluyo orda Vera? Huu sana diyorum sanki arayan benim?!

Böyle bağırdığımda Talha ile Harun bir anlık bana bakınca bende mescidin diğer köşesine gittim konuşmak için.
-Vera, sana diyorum. Konuşsana canım benim
+Ha alo? Abii. Ordamısın? Öldünmü noldu?

Ben artık birazdaha sinirlenince, sinirle dişlerimi birbirine değdirerek konuştum
-Ne ölmesi Vera! Sen aradın hemde inatla, yarım saattir ben sana sesleniyorum sen cevap vermiyorsun
+Ha tamam abi ya. Ben şey diyecektim sana. Hani şey varya...
-Ney varya?
+Hani şu...ımm. şey işte ya uff, Enes!
O adamın ismini duymamla sinirlerim devreye girdim.Eminim ki damarlarım dışardan gözükecek kadar çıkmıştır. Yinede sinirimi pek belli etmemeye çalışarak cevap verdim

-Ee, ne olmuş yani on-
+Kayseri'ye geliyormuş

Daha cümlemi bitirmeden Vera çoktan cevap verdi bile. Ben de daha şaşkınlığımı atlatamamış bir şekilde öylece durdum. Minderlerden birtanesine oturup karşı duvara baktım. Daha kafamda türlü türlü sorular vardı ve ben hepsini şimdi Vera'ya soracaktım.

-Ne?! Enes mi geliyormuş?Nasıl geliyormuş? Sen nerden biliyorsun?Niye geliyormuş? daha fazla müslümanlara zarar vermek içinmi? Daha fazla insanların aklını bulandırmak içinmi? O Enes denen şey,Gaziantep'i bulandırdığı, ordaki müslümanlara zarar verdiği yetmiyormuş gibi şimdi de Kayseri'deki bir avuç müslümanlarınmı beynini bulandırıp, zarar verecekmiş?!

Ben bu sinir dolu sorularımı, bağırarak  sorarken sanki karşımda Vera varmış ,telefonda değilde karşılıklı konuşuyormuşuz gibi aniden minderden kalktım ve ellerimi sinirle sallayarak, bir kavgaya hazırlanıyormuş gibi yumruklarımı sıktım.

Talha,Harun ve Musab'ın gözlerinin üzerimde olduğunu hissediyordum. Talha hemen yanıma gelerek, kolumu tuttu

-Yusuf abi iyimisin? Bir sıkıntı yok inşallah?

Bende birşey yok anlamında elimi hareket ettirince birazdaha gevşedi ve yanımda ki mindere oturdu.Aynı anda Vera'nın da sesi geldi

+Abi sakin ol. Ilk önce bir numara aradı beni, sonra ben açmadım sonrada hemen bana mesaj atmış 'Ben Enes' diye...

Hayallerle İmtihanHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin