Fırat bana bugün için sadece odamı, şirketi ve çalışma arkadaşlarımı tanıttı. Odam üçüncü katta Fırat'ın odasının tam karşısındaydı. Yanımdaki oda Turan'ın ve dipteki oda da Zeynep'indi. Elif bölümü farklı olduğu için bir alt katta çalışıyordu.
İtiraf etmeliyim ki odam mükemmeldi. Fırat'ın odasında olduğu gibi benim odamda boydan boya iki duvarı kaplayan camlarım vardı. Masam ise bu camların önündeydi. Kapımın bulunduğu duvar da yine raflar ve tablolar vardı. Kapımın sağındaki duvar da ise çizim yapmak için gerekli kalemler, silgiler, farklı boyut ve tonda kağıtlar vardı. Güzel ve ferahtı.
"Umarım beğenirsin." dedi Fırat. Başımı salladım.
"Bayıldım," sevindiğini söyleyerek beni yerleşmem için odamla baş başa bıraktı.
Her yer biraz tozluydu. En iyisi benim bir paket ıslak mendil bulmamdı. Bu tozun içinde yaşamak mümkün değildi.
Fırat kendi odasına gitmeden ona yetişsem iyi olacaktı. Adamı da fazla rahatsız etmese miydim? Çok mu rahatsız etmiştim?
"Buna ihtiyacının olacağını düşündüm." Fırat elinde iki paket ıslak mendil ve bir hizmetli ile geri döndü. Bu çocuk benim iç sesim filan olabilir miydi?
"Bende tam onu düşünüyordum. Çok teşekkür ederim." Elindeki ıslak mendili aldım.
Hizmetli kadın yerleri ve masamı bir güzel sildi. Tabloları ve rafları kendim halledebileceğimi söyledim. Kadını da fazla yormamalıydım daha ilk günden değil mi? Gülümseyerek odadan çıktı.
Çantamı koltuğa bırakıp elime birkaç ıslak mendil alarak rafları silmeye başladım. Üzerinde bir çok kitap vardı. Ömer Seyfettin, Sait Faik, Reşat Nuri ve daha nicesi.
Kitapları ve rafları özenle sildim. Tablolar birbirinden güzeldi. Ama bir tanesi dikkatimi daha fazla çekmişti. Sanki bu yapılmamıştı, çekilmişti... Bu bir fotoğraftı ve gece çekilen çok güzel bir fotoğraftı.
Altına da atılan bir imza vardı. "F mi o?" Evet evet. Yakından bakınca F harfine benziyordu. "Tabi ya."
Fırat çekmiş olmalıydı. O tabloyu daha bir özenle sildim.
Kalemlerimi ve kâğıtlarımı masama taşıdım. Kalemliğime fırça, kalem ve silgilerimi yerleştirdim. Sanırım olmuştu. Artık odam hazırdı.
Bildirim sesi gelen çantama döndüm. "S.H.M isimli grup Fırat Bey tarafından kuruldu." Fırat Bey grup mu kurmuştu? Yani adam haklıydı yoğun çalışıyorlardı sonuçta. Gerçi artık çalışıyorlar değil çalışıyoruz olmuştu ya neyse.
Grup açıklamasına girdim. "Seçen Holding Mimarlar ve Mühendisler grubudur." Sadeydi. "Adam daha başka ne yazabilirdi ki?" Kendi kendime düşünerek gruba girdim.
Fırat ve ben haricinde grupta Turan, Zeynep ve Elif vardı. Onların da numaralarını hızlı bir şekilde kaydettim.
"Fırat Bey: Seri bir şekilde hepinizi odama bekliyorum. Elif sen şirket stajyer alımlarını hallet lütfen."
"Elif Hanım: Tamamdır."
Telefonumu aldım ve odamdan çıktım. Zeynep cadısı daha gelmemişti. Turan Bey ile aynı anda odadan çıkınca birbirimize gülümsedik. Fırat'ın odasının kapısını benim için açtı ve geçmem için kibarca elini ileri doğru uzattı. Teşekkür ederek içeri girdik ve biraz sonra Zeynep'te gelmişti.
Fırat "Arkadaşlar bildiğiniz üzere," diye söze girmişti ki Zeynep cadalozu kesti.
"Alin bilmiyor Fıratcım. Tabi biz yokken anlattıysan bilemeyiz."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Mahalle İşleri
JugendliteraturYepyeni bir yaz öyküsü okumaya hazır mısınız? Birbirinden güzel insanlarla beraber olacağız. Bu kitabın dizisi çekilsin diye hep birlikte çıldıracağız.Hazır olun!! :)