Ashley yüzündeki buruk ifadeyle tezgahta oturmuştu. Nael müşterilere servis yapmakla meşgul olsa da Ash'in yüzündeki kederi farketti, Ashley neredeyse ağlamanın eşiğindeydi. Panikle onun yanına koştu.
"Ash, İyi misin? Yine mi düştün? Ben-"
"Bir şeyim yok Nael." Ses tonu düz ve duygusuzdu. Hiçbir şey konuşmak istemiyordu.
"Saat dört oldu, okul balona hazırlanman gerekmiyor mu?"
Ashley kaşlarını çattı, haklıydı. Geç kalmak istemiyorsa şimdiden hazırlanmaya başlamalıydı ama ne anlamı vardı ki? Kimseyle gitmek istemiyordu. Arkadaşları şu anda partnerleri ve aileleriyle meşgul oldukları için kimseye yük olmak istemiyordu.
"Hayır, gitmiyorum."
"Ne? Neden?" Nael sordu, "Baloya Ken-"
"Lütfen onun ismini söyleme," Ashley lafını kesti, "Onun kız arkadaşı var, ayrıca havamda değilim."
"Ama bu mezuniyet gecen!" dedi Nael isyan edercesine.
"Ne olmuş?"
"Kenneth'le gitmek zorundasın."
"Gitmiyorum." Ashley diretti.
"Gitm-"
"Ne var biliyor musun-" Aniden oturduğu yerden ayağa kalktı, "Şimdi içeri geçip karaoke gecesine hazırlanacağım ve sen de sesini keserek kahveni hazırlayacak ve beni rahatsız etmeyeceksin tamam mı?"
"Ama---"
"Güzel! Şimdi sesini kes!"
-
Kenneth heyecanlıydı.
En son ne zaman bu kadar heyecan yaptığını hatırlamıyordu. Bugün günlerden cumaydı yani Ashley'i elbise giyerken görecekti. Ve elbisenin beyaz olacağından adı gibi emindi.
Son beş günde arkadaşı George sevgilisi Maria'ya yıldönümü sürprizi hazırlaması için yardım etmişti.
Maria çok zeki olduğu için ondan hiçbir şey saklayamayan George eski arkadaşından yardım istemişti. George planı ve sürprizleri düşünerek alınacak ıvır zıvırları Kenneth'e kitlemişti.
Kennet bu durumdan şikayet etmiyordu çünkü George ve o uzun süredir arkadaşlardı. Sorun şuradaydı ki o kadar meşgul olmuştu ki ne arama yapabilmiş, ne de tek bir mesaj atabilmişti. Yakın arkadaşı bir nevi mükemmeliyetçi gibi bir şeydi.
Fakat son gün tam bir kabustu, Kristy-eski kız arkadaşını kontrol etmek için uçağını iptal ettirmişti. George de ondan büyük bir iyilik istediği için planladığı gibi eski sevgilisini ziyaret edememişti. Onun yanına gittiği zaman telefonunu ve George'un ona verdiği listeyi hastanede unutmuştu acelesi olduğu için. Kristy bütün bu şeylerin onun için yapıldığını zannederek yanlış fikirlere kapılmıştı. Kenneth döndüğü zaman ona, "Beni geri kazanmak için bu kadar uğraşmana gerek yoktu, ben zaten birlikte olmak istiyorum seninle," gibi bir sürü şey söylemişti.
Kenneth ilk başlarda onun ne söylediğini anlamamıştı sonunda Kristy'nin gösterdiği notları görene dek.
Kenneth şaşırmıştı tabii ki de. Fakat bütün bu şeylerin onun için olmadığını izah etmişti. Ve her ne olursa olsun ona geri dönmek istemediğini söylemişti çünkü o çok zahmetli birisiydi ve her zaman kendisini kötü biri olarak hisettirirdi.
"Tamamen yanlı anlaşılma olmuş, bu benim bile değil. Bunların hepsi George için. Benden yardım istedi. Ayrıca seninle birlikte falan olmak istemiyorum. Buraya arkadaşın olarak geliyorum ve seni arkadaş olarak gördüğümü bilmeni isterim. Yanlış anlaşıldıysam özür dilerim."
Diyerek arkasında şaşkınlıktan dili tutulmuş Kristy bırakmıştı. İncitse de gerçekleri söylemek zorundaydı.
Kennet uçaktan inince yapacağı ilk iş Car kafeye gitmek, Ashley'e sıkıca sarılmak ve kedisi Poopé için aldığı smokini vermekti.
Fakat yatağa uzanınca gözleri kendiliğinden kapanmış, Ash'i görme isteği de yavaşça silinmişti hafızasından.
Ama bunun yanlış bir şey olduğunu bilmiyordu.
-
love ghaevia and perfect
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Kahve&Kediler| Türkçe ✓
Humor•Tamamlandı• Bütün hakları @taledust 'a aittir. "Coffee and cats" kitabının çevirisidir. • Yarı Texting • "Ashley kahveden nefret etmesine rağmen kahve dükkanında çalışıyor. Dükkanın yeni müşteresi Kenneth ise kahve bağımlısıdır fakat Ashley'in sev...