16

39 1 0
                                    

"Hey, demek geldin," Nael Kenneth'i gördüğünde gülümsedi fakat o daha çok kenarda Ashley'le muhabbet eden çocuğa takılmıştı. Mavi saçları vardı ve giydiği kazağın üzerinde kedi resmi basılıydı. Kaşları çatılmıştı.

"Kenneth" Nael ona seslense de gözünü gülüşerek sohbet eden ikiliden alamıyordu. Nael parmaklarını onun gözü önünde şaklatınca nihayet dikkatini çekebilmişti.

"Onlara bakmayı kes."

"Hayır, bakmıyorum" diyerek kendisine sandalye çekti ve Nael'in ona içecek hazırlamasını izledi.

"İnkar ediyorsun" Elinde tuttuğu bardağı kıza doğru tutarak bir şeyler söyledi, o da karşılığında kızararak tepki vermişti. Kenneth masanın üzerinde Ashley'in numarası yazılan kağıt bulunca kafasını sallayarak onu çöpe attı.

"İnkar etmiyorum," Kenneth iç çekti "Peki, iyi. Biraz bakmış olabilirim" Nael ona - sen-ciddi-misin- bakışı atınca

"Tamam, tamam bakıyorum ama kendime engel olamıyorum. Onun hayatındaki tek salak olduğumu sanıyordum-- bu salak ismini sevdiğim anlamına gelmiyor tabii ama yine de öyle sanıyordum."

"Cidden ne hakkında konuştuğunla ilgili bir fikrim yok." Nael ona boş bakış attıktan sonra diğerki müşteriler için içecek hazırlamaya başladı.

"Şu çocuk kim?" Neal ona dürüstçe cevap vermek üzereyeken gördüğü surat ifadesiyle bundan vazgeçti. Dudağı alayla kıvrıldı.

"Onları birkaç kez gördüm, çok yakınlar."

"Bu tarafa bile bakmıyor,"Kenneth içini çekti "Beni farketmiyor mu ne? Tanrı aşkına yarın randevumuz vardı."

"NE?!" Nael bağırınca kafedeki herkesin bakışları onları bulmuştu, Ashley ve mavi saçlı çocuğun bile. Göz göze gelince Ashley bakışlarını kaçırarak mavi saçlı çocuğa bir şeyler söyleyerek onu güldürdü.

"Şş, ne yapmaya çalışıyorsun?"

"Gerçek bir randevu mu?" Nael aralığı kaldırarak Kenneth'in yanına geldi. "Sen bir randevu mu dedin gerzek?!"

"Bir önemi yok artık, erkek arkadaşı varmış." Keneth mırıldandı. Nael Ashley'e bakınca neredeyse bu tarafa baktığını farkedecekti. "Onlar çok.. uyuşuyorlar. Demek istediğim, çocuğun kazağına baksana, her ikisi de kedi seviyor" dedi iç çekerek.

"Aynı zamanda kahve sevmiyor. Hiç sipariş etmedi. Yalnızca sıcak çikolata." dedi Neal onunla dalga geçercesine. Fakat Kenneth onu anlamamış olacak ki kaşlarını daha çok çattı.

"Mükemmel, sadece mükemmel." dedi düşmüş yüzünü onlardan çekerek. "En iyisi gideyim." Ayağa kalkarak keyifsiz şekilde kafeden çıktı. Nael sırıttı ovv çok yanlış anladın.

--- ---

:(((

Love ghaevia and perfect





Kahve&Kediler| Türkçe ✓Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin