Selammm.
Çok sık uğradım sanırım. Ama böyle daha heyecanlı sanki.
Uzatmıyorum. Sizleri seviyorum.
İyi okumalarr...
Şarkıyla beraber okuyunca güzelleşiyor.
Abimin havadaki eli yavaşça yanına indi. Çağın'ı itekledi. Yanıma koştu. Büyük avuçlarına küçük suratımı aldı. Elleri artık boynuma taşıyordu. Ama sanki son zamanlarda hiçbir şey yiyesim gelmiyordu.
"Güzelim noldu sana? Bu it mi yaptı söyle hadi abine."
Gözüyle arkasındaki yabancıyı gösterdi. Ona baktım. Bana buz gibi bir gülümseme bıraktı.
Bir gülüş.
Kaç gömülüş?
Yavaşça kafamı hayır anlamında iki yana salladım. İçime kaçan sesimle konuştum.
"Benim yüzümden oldu abiciğim."
Abim suratımı inceledi. Kızgınlık aradım. Bana kızmasını istedim. Şefkatinden bir gram bile kaybetmedi. Üzerinde takım elbisesi vardı. Kim bilir buraya nasıl gelmişti?
"Ondan korkuyorsan sana hiçbir şey yapamayacağını biliyorsun Dolunay. Kılına bile dokunamaz."
Gözlerimi Çağın'a çevirdim. Abime ben sana demiştim der gibi bakıyordu. Gözlerimi devirdim.
"Hayır abiciğim bana kimsenin bir şey yapamayacağını biliyorum."
En azından olandan daha fazlasını.
Bunu abime söyleyemedim. Ama o sanki duymuş gibiydi. Ağır ağır kafasını salladı. Kollarını bedenime sardı. Ama sarılmasını hafif tuttu. Vücudumdaki yaralar acımasın diye.
Alnımı öptü ve ayağa kalktı. Ceketini düzeltti. Derin bir nefes aldı ve yüzünü Çağın'a döndü. Birden elini ona uzattı.
Çağın abimin eline bakakaldı. Bu sefer ben ona bilmiş bilmiş gülümsedim.
"Tutacak mısın indireyim mi elimi?"
Çağın abimin elini tuttu. El sıkıştılar ve bu biraz uzun sürdü. Abimin canını yaktığına emindim ama onun yüzünde tek bir mimik dahi oynamadı. Ya gerçekten canı yanmamıştı. Ya da maskesi suratındaydı.
Maskeler sadece duyguları gizlerler.
Ellerini bıraktılar.
"Kardeşime yardımcı olduğun için teşekkür ederim. Zararın neyse karşılarız."
Abim cebinden bir kart çıkardı. Ona uzattı.
"Bütün zararını buraya yollamanı istiyorum. Gün içinde karşılanacağına emin olabilirsin."
"Karşılamanıza gerek yok. Halledemeyeceğim bir şey değil."
Umursamazca kartı cebine attı. Tam odadan çıkıyordu ki ona seslendim.
"Biraz bekler misin?"
Durdu. Şaşırmıştı. Ama itiraz etmedi. Az önce yaslandığı duvara tekrar yaslandı.
"Abiciğim bize biraz izin verebilir misin?"
"Dolun.."
"Abi lütfen. Hadi."
Gözlerimle kapıyı işaret ettim. Ofladı ve beni onayladı. Çıkarken Çağın'a uyarı dolu bir bakış atmayı ihmal etmedi.
Ona baktım. İlk baktığımda sarı gözüken gözlerine. Şimdi biraz daha koyulaşmıştı renkleri. Ama sanki güneş açsa onun gözlerinde açacak gibiydi.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
RÜYA
Ficción GeneralBir rüya gördüm.Anlatıyorum. Hazır mısınız? Kendinizi güzel hazırlamanız gerekiyor. Çünkü bu rüya iki küçücük kızın sonunun başlangıcı. Bir tanesi tekrar başlatmış hikayesini ama diğeri sonunu biliyormuş zaten. Son yakınmış ona. O sonmuş. Son o. ...