YALANLAR VE YANANLAR

8 1 0
                                    

Selamlar canlarım.

Zamansız geldim yine.

İyi okumalar seviliyorsunuz. 

---------------------------------

Yaşım yirmi üç sorsanız yaşımı söyleyemem belki. Çünkü nefes aldığım süreyle nefes almak istediğim zaman dilimi o kadar farklı ki birbirinden  bu soruya cevap veremeyebilirim.

Küçükken bazı şeylere üzüldüğümde sanki kalbim acırdı gerçekten. Kalp kırıklığını çok bilmezdim o zamanlar, canımın gerçekten yanmasının nasıl olduğunu öğrenmemse biraz zaman aldı. Eskiden biri beni incitecek bir şey yaptığında acısını her yerde hissederdim. Sonra hissedememeye başladığımı düşündüm. Herkese öyle gösterdim. Arkamdan birçok sıfatla andılar beni. Güçlü Dolunay, egoist Dolunay, kibirli Dolunay... Ne dedikleri çok ilgilendirmedi beni. Çünkü kimse zayıf olduğumu düşünmedi. İçimdeki perdeleri hiç aralamadım. Korkularımdan tek bir kişi haberdar oldu. Sadece tek bir kişinin yanında gözyaşı döktüm. 

Unuttuğum tek şey aslında hissettiğimdi. Korkularım benimle, ürkekliğim benimle büyüdü. Görmezden geldim ama onların yok olmayacağını unuttum. Şimdi ise en büyük korkum bana kendini hatırlatırken biri bütün perdeleri kaldırmış gibiydi.

Herkes etrafımdayken ve bir yabancı benimleyken kendimi kaybettim. Her baktığım yerde onu gördüm. Her ses oymuş gibi geldi. Ellerini tekrar hissettim. Zihnim ve kalbim birbirine girdi. Her şeyi o kadar ayırt edemez oldum ki bütün görüntüler karıştı. Hangisi gerçekti? Hangi ses beni kurtaracaktı?

"Çok güzel kokuyorsun küçük kız..."

Kimsin sen? Gölgem diye tanıttığın kişi o musun?

"Tenin ipeksi..."

Hatırlamaktan nefret ettim. Keşke olanların hepsi ben baygınken olsa ve bitseydi.

"Dolunay..."

Adım Dolunay mıydı ki benim? Korku tüm hücrelerime bulaştı. Acıyı yine her yerimde hissettim.

"Fıstığım buradayım..."

Fıstığım hani özeldi. O adamın sesi bu kelimeye hiç yakışmadı. Titrediğimi fark ettim. Ama asla konuşamadım.

"Noluyor ona biri bir şey söylesin artık."

Biri bağırdı. O olduğuna emin olduğum ses... Ne olduğunu nasıl bilmezdi. O yapmıştı ya her şeyi.

Dizlerimin beni taşıyamayacağını hissettim. Titreyen ellerimi kaldırıp önümdeki ilk şeye tutundum. Kim olduğunu bile bilmeyecek kadar kayboldum.

Bir elini dizlerimin altından bir elini belimden geçirdi birisi. Direnemedim. Sustum ve hareketsiz kaldım. Sanki bütün vücudum işlevini kaybetmiş gibiydi.

"Odası nerede?"

Biri derin bir nefes aldı.

Kıymıkları içime battı.

"Yukarıda koridorun sonunda soldaki oda. Gel arkamdan."

"Sus sus bağırma küçük kız..."

"Fıstığım buradayım."

"Sarp o iyi mi?"

İnce bir ses bir soru sordu. Kimse cevap vermedi.

"Annen burada seni duyamaz şşşt..."

Anneciğim neden bizi duymadın?

"Buradan Çağın"

"Gölgen gibi hep arkandayım..."

RÜYAHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin