17. Bölüm

21 3 0
                                    

Arkadaşlar kafamdaki seneryo biraz degişti daha dogrusu hikaye başlıga pek uygun degildi bende hikayenin adını degiştirdim.
Size iyi okumalar :)

Multimedya : Ege

Elimde sürahiyle Mervenin yattıgı odaya geldim arkamdanda digerleri geldi.

Odaya yavaşca girdim Merve altında şort üstünde askılı blüzle yatıyo. Aslında yatıyo demek ne kadar dogru bilinmez resmen odayı kulaçla ölçmeye çalışır gibi yayılmış yataga.

Yavaşca 'öcü' dermiş gibi 'Merveee' demeye başladım

Yanına gidip saçını okşadım

"Mervişim kuzum hadi uyaaann"

"Anne 15 dakka daha"

"Ama kızım 15 çok"

"Anne tagam 5 dakka yaa"

"Kızım 5de çok"

"2 buçukta anlaşalım"

Yüzünü diger tarafa çevirip elinden vinç gelse ayrılamıycak olan yastıgı dahada sıkmaya başladı. Bende anne modundan çıkarak özüme döndüm ve telaşlı telaşlı

"Kanka kalk kalk kalk hemen Rüzgar geldi aşagıda seni bekliyo elinde bişey var!"

Anında Merve nin yataktan kalkmaya çalışması ve kalkarkende yorgana dolanıp yere çakılması sırasında hepimiz gülmekten yıkılmıştık

Merve hemen toparlanıp ayaga kalktı karşıma dikildi

"Bunu niye yaptın Deniz yaa!"

"Demek bana söylemezsiniz çıktıgınızı ha"

"Söyliycektik"

"Neeyn demek gerçekten çıkıyonuz lan oltama geldiniz sazanlar" diyip elimdeki suyla ikisinide bi güzel ıslattım.

Tabi Rüzgar beni agnında kovalamaya başladı oturma odasına kaçtım orta sehbanın etrafında bi kaç tur kovalandıktan sonra koltugun üstünden atladım direk dış kapıdan çıkıp bahçeye daldım Rügarı tutmaya çalışıyolardı ama o asla ıslanmaktan hoşlanmazdı. Allahtan hava soguk degildi bugün kendimi süper hissediyodum aşırı mutluydum sabah Egeyle o pozisyonda uyanmıştık gerçe biraz Bartuya sırıtıyomuş gibi oldu ama ben orda Egeye laf sokmadan duydugum mutlulugu bastırmaya çalışıyodum.

Baya bi koştum duvar dibine kadar geldim Rüzgar koşmayı bıraktı ve çeşmeyi açtı hortumla üstüme yürümeye başladı

"Rüzgar konuşup anlaşa biliriz böyle çocukksu çocuksu hareketler olmuyo be kardeşim"

"Bana diyene bak ilk sen başlattın civciv"

"Civciv ne ya biraz daha orijinal bişeyler bulsaydın keşke"

"Deniz göt korkusu başladı galiba biraz sende"

"Aslında şuana kadar yoktuda arkana bakarsan bence sende korkmalısın"

Karşımda bize dogru elinde su tabancalarıyla gelen 3 kişi ve Merve oldukça sinirli gözüküyo.

Rüzgar sinsi sinsi gülmeye başladı

"Vay benim yandaşlarımda gelirmiş koçlarım benim yürüyün ilk hedefiniz Denizdir İleriii"

Üstüme dogru gelmeye başladı Rüzgar ama Ege onun tarafında olmadıgını belli etmek maksatlı Rüzgarı arkasından vurdu ama Bartu onların tarafındaydı. Bende hemen bi kısmı ayagımın altında olan hortuma bastım. Rüzgar hortumun ucuna bakıncada ayagımı çektim şuan ilk galibiyetimi almıştım

"Bittin kızım sen!"

Bi süre ortada sap gibi ıslandıktan sonra Rüzgarın elindeki hortumu almayı başarmıştım hortumun ucunu yarım tıkayarak havaya tuttum şuan yagmur yagıyo gibi duruyodu ve hepimiz altında ıslanıyoduk. Bi süre sonra su kesildi hepimiz anında bir birimize baktık

"Çok mutlu bi tablo"

Senin sahibime döndük aynı anda. Gelen Fatihti ve hepimize sırıtarak bakıyodu.

"Buraya neden geldin?" dedim en soguk tavrımla insanın keyfini iki dakkada kaçırmasını biliyodu.

"Konuşmamız gerek"

"Deniz o kim?"

"Rüzgar içeri geçelim önemli biri degil"

"Bekliyorum" dedi Fatih. Ona boş boş bakmaya başladım o da bana öyle bakıyodu yaklaşık on saniye böl böl kesiştik simsiyah giyinmişti yine genelde oldugu gibi.

"Üstümü degiştirip geliyorum" dedigimde ukalaca sırıttı.

Yukarı çıkıp dünkü kıyafetlerimi giydim. Sonuçta donuma kadar ıslandım. Merveyede tembihledim 'annem ararsa yanınızdayım tamam mı?' diyerek.

Yanına indigimde elini cebine soktu ve yürümeye basladı bende onun yanında yürüyorum beraber arabasına bindik.

Arabayı çalıştırdı ancak ilerlemedi bekledi.

"Nereye gidelim?"

"Bunu bana mı soruyosun konuşmamız gerek diyen kişi sendin"

Yüzüme baktı o kadar masumdu ki

"Bir yıldan fazla oldu ve ben niye bilmiyorum ama özledim"

"Neyi?"

"Davranışlarını, bana karşı tavrını , gülüşünü, saçlarını, gülerken kısılan gözlerini, egoist tavrını... kısaca seni sen yapan herşeyini özledim."

"Gene nasıl bi planın var?"

"Aramızın tekrar iyi olmasını istiyorum hepsi bu"

"Tekrar derken? Biz senle hiç yakın oldugumuzu hatırlamıyorum. Genelde ben öyle olmaya çalışırdım ama sen benden kurtulup başka kızlara koşardın."

"Deniz hiç bişeyden haberin yok"

"Anlatta bilelim o zaman"

"Ben senden kurtulmaya çalışmıyodum başka kızlara da gittigim filan yoktu sadece bi yere gitmek zorundaydım"

"Nereye?"

"Bunu şuan söyleyemem ama daha sonra söyliycegime emin olabilirsin"

"Peki o zaman ben gidiyim sonuçta konuşma bitti"

"Hayır biraz dolaşalım"

"Nereye gidicez?"

"Uzun zamandır gitmedigimiz bi yere"

****

"Buraya ilk senle gelmiştim"

Etraf o kadar kalabalık degildi ama kayan bi kaç kişi vardı. Evet Farih beni buz patenine getirmişti.

"Tekrar kaymak istermisin?"

"İlk ve en son senle kaymıştım senin yüzünden totomun üstüne düştüm 2 hafta yürüyemedim 1 ayda koşamadım unutma"

"Bu sefer elini hiç bırakmıycam" dedi ve elimi tuttu.

"Arada bıraka bilirsin sorun olmaz" deyip elimi çektim. Baya bozuldu. O da bana aynısını yapmıştı bakalım ben yapınca nasıl oluyo.

Daha sonra beraber patenlerimizi aldık. Halının üstünde patenle durmak çok kolaydı ama iş buzun üstüne gelince insan bi kayıyo canııımm.

Hadi bi yorum atımda benide sevindirim be... :)

Gerçek mi?Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin