Kıskançlık

418 29 53
                                    

Media: PremBoun

P'Zee
Saint lütfen telefonu aç konuşalım.

Lütfen!

Söylediklerimde ciddiydim.

Seni seviyorum.

Bir açıklama yapmayı hak etmiyor muyum sence de?

Saint Zee'nin söylediklerinden sonra apar topar arabadan inmiş ve hızlıca eve girip kapıyı kapatmıştı. Söylediklerine hâlâ inanamıyordu. Nasıl olabilirdi ki? “Beni daha tanımıyor bile. Ne kadar saçma! Eminim benimle uğraşıyordur. Ya uğraşmıyorsa o zaman ne yaparım?... Sevgi... Aşk... Onun gibi bir iş adamının aşkla işi ne ki? Peki ben... Onu seviyor muyum?” Sesli düşünmeye başlamıştı ki kapının açılmasıyla hepsini bir kenara bıraktı.

“Gene ne oldu? Sesli düşünmeye başlamışsın.”

“Sanırım haklıydın Pat. P’Zee... Benden hoşlanıyor.”

Pat abisinin bu söyledikleriyle birlikte yere çakılmış gibi kalakaldı. Heyecanla abisine yaklaşıp ellerini tuttu. “Umarım onu terslememişsindir.”

“Yaanii...” Kendini ellerden kurtardı ve başını kaşıyarak yatağına oturdu.

Pat de abisini taklit etti. “Sana itirafta mı bulundu yoksa hareketlerinden mi çıkardın?”

“İtiraf etti.”

“Ve sende mal mal adamın suratına mı baktın yani?”

“Ne yapmam gerektiğini bilmiyorum. Şimdi de mesaj atıp duruyor. Bana yardım et Pat.”

“Önce telefonunu ver.” Pat abisinin elinden telefonu aldı ve mesajları okudu. “Ona cevap yazman gerekiyor, belkide önemli bir şey diyecek. Bana kalırsa ara ama eğer utanıyorum dersen...” Pat'in sözü abisinin kafasına vurmasıyla yarım kaldı.

“Kim utanıyormuş? Ver şu telefonu da bakalım derdi neymiş Zee efendinin.”

Pat acıyan kafasını okşayarak “Hem yardım istiyorsun hem de kafama vuruyorsun. Ne biçim bir abisin sen çözemedim ki!” dedi.

○○○○○○○○○

“Alo...”

“Saint neden apar topar gittin?”

“Bana söylediklerin...”

“Biliyorum kafan çok karışık ama ben ciddiyim Saint.”

“Benimle dalga mı geçiyorsun? Daha beni tanımıyorsun bile! Tanımadığın bir insanı sevmen... hemde senin gibi bir iş adamı... Nasıl inanabilirim?”

“Saint biliyorum bu tuhaf bir durum. Ama seni hiç tanımıyor da değilim. Sana neden yardım ettim sanıyorsun? Seni neden yemeğe çıkardım? Dediğin gibi ben bir iş adamıyım ve herkese güvenemem ama sana güveniyorum ve seni seviyorum, lütfen bana inan.”

“Nasıl hiç tanımıyor değilsin?... Kafam çok karışık, düşünmem gerekiyor.”

“Yarın okul çıkışı ilk tanıştığımız yere gel. Sana her şeyi anlatacağım.”

●●●●●●●●●●
Prem_space hikaye güncellemesi;

●●●●●●●●●●Prem_space hikaye güncellemesi;

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Merdivenlerdeki Kapı ( ZeeSaint , BounPrem )Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin