Chandelier and Rosedelier || Chanrose

1.5

🌟 Yıldızlara dokunmak bu kadar zor olmamalı...🌟

Canlarım, güzel kalpli arkadaşlarım. Neden hayalet okuyucu oluyorsunuz?  Hikayeyi kaç kişi okuyor, atılan oylara bakın! Gerçekten sizin için önemli olmasa bile benim için önemli. Lütfen okuyup geçmeyin. Okuduğunuzu bilmeye benim de hakkım var. Rica ediyorum, oylarınızı eksik etmeyin. Keyifli okumalar...

"Ha diyorsan ben beceriksiz bir doktorum yapamam bunları. O zaman bay bay annecik; bay bay babacııık!"

Rose saatlerdir odasında ne yapacağını düşünüyordu. Tae'nin dediği gibi yalandan bir suç işleyip hücreye kendini kapattırırsa evet kendi güvende olurdu fakat ailesi tehlikedeydi. Bunu yapmak zorundaydı. Onun için ameliyat önemli değildi önemli olan zaten bir yafta yemişti yeniden benzer bir suça karışmak istemiyor ve cezası hafif olacaksa - ki pek sanmıyordu- ağırlaşmasını istemiyordu.

Koğuş demir kapısından anahtar sesi geldi. Ve ardından gardiyan Rose'nin odasına geldi.
— Avukatın geldi.
Rose derin bir oh çekti. Bunu Tae'ye danışabilecekti. Tam dışarı çıkacakken Hwasa Rose'nin kolundan tuttu. Ardından Rose'nin yanındaki gardiyana kaş göz işareti yapınca gardiyan bir anda tüydü. Rose içinden ' Nasıl ya! Bu nasıl mümkün olabilir? Bu hapishanedeki herkes onun emrinde mi?!' diye söylemdi.

— Bana bak küçük sıçan o minik beyninle şimdi sen avukatından yardım istemeyi filan düşünüyorsundur. Şayet böyle planların varsa unut onları. Benim her yerde kulağım, muhbirlerim var eğer avulatına tek bir kelime dahi konuşursan konuştuğun anda annenlerin işi biter anlıyor musun?!
Hwasa genç kızın kulağına bir yılan misali tıslamıştı adeta.

Rose olduğu yerde kaskatı kesilmişti. Ne yapacaktı şimdi! Görüşme odasına geldiğinde Tae ile önce sarıldılar ardından:

Rose

Tae— Rose 'Yoda' benimle beraber. Çalışıyoruz birkaç şey bulduk ama ardından kanıtlar bir anda kayboldu. Yoda diyor ki geçenki gittiğimiz avda sincap ile karşılaşmış. Onun ormanına geri dönmesi gerektiğini ama bunu avcıların yapmayacağını veterinerlerin hiç yapmayacağını söylüyor. Orman kanunlarını bilirsin ama bu sefer orman kanunlarının işlemediğini aslan kralın gözünün döndüğünü söylüyor.

Tae benimle şifreli konuşuyordu. Yoda Chanyeol olmalıydı. Sincapsa ben. Aklıma lisedeyken kampta oynadığımız oyun gelmişti. Jennie orada lakabımın sincap olduğunu söylemişti onlara. Avcı ve veterinerler hakim ve savcılar, aslan kral ise bakan olmalıydı. Orman kanunları yasalarımızdı. Evet tahmin ettiğim gibi Tae ve Chan kanıt buluyorlar ama yok ediliyordu böylelikle beni buraya tıkacaklardı. İşte ayakta alkışlanacak bir komplo. Şu an dinleniyorduk ve kare şeklindeki odanın sağ üst köşesinde kamera ile izleniyorduk. Tae bir anda elindeki anahtarı düşürdü ve anahtar sağ köşeye doğru gitti. Tae almak için kalktı ve oraya gitti. Yere çömelip ayakkabısının altını, taban kısmını, yana kaydırdı. Ve ayakkabısının topuk kısmından bir anda küçük bir kağıt çıktı.

Ben ise dikkatlice ona bakıyordum. Başta gerçekten bir şeyini düşürdü sandım. Ama çok iyi rol yapıyordu. Kameranın kör noktasına gelmişti. Çok profesyoneldi. Hemen notu yere koydu ve masaya döndü. Bembeyaz kağıt yerde tam göz önünde duruyordu. Ama sadece biz görebiliyorduk. Kameradan görünmüyordu.Bu çok garip bir şeydi.Tae konuşmaya başladı.

— Rose! Bana doğruları söylemiyorsun!
Bağırıyordu.
— Her şey bu suçu senin işlediğini gösteriyor. Bir kanıt bulamıyorum! Seni kurtarmak için lanet olsun bir şey bulamıyorum!! Ben avukatınım ama müvekklimden hiç saydam bir bilgi alamıyorum! Böyle giderse seni kurtaramam anlıyor musun!