Sınıfın ortasında dönüp durmaktan başım dönmeye başlamıştı. Ne yapıcağımı bilmediğim halde içimde bir umut vardı. Korkuyordum ama inanılmaz bir şekilde güveniyordum kendime. Selini kendine getirmem lazım yoksa kimseden bir bilgi alamıycam. Üstelik sınıftan bile çıkamıyorum çünkü dışarıda beni yakalamak isteyen bir sürü manyak var. Kapının önünden gelen çığlık sesiyle düşüncelerimden sıyrıldım. Bu.. bu Damla'nın sesiydi. Ne yapmam gerektiğinin farkında olmadan hemen dışarı çıktım kapının önünde Damla ve Mert'in grubundan bir çocuk vardı. Gördüklerim karşısında ne adım atabiliyordum ne Damla'nın yanına gidebiliyordum ne de konuşabiliyordum. Sanki dilim tutulmuştu. Korkuyormuydum? Hayır korkmuyordum sadece gördüklerime inanamıyordum. En son duyduğum ses -Masal kendine gel. Bak burdayım yanındayım. Bu ses Mert'e aitti. Ama heryer çoktan kararmıştı artîk ne ses duyuyordum ne aydınlığı hissedebiliyordum. Nolmuştu bana ahh kafam çatlıyor.
- Masall kendine gel.
- Senn.. sende kimsin?
- Ben sana bu yolda yardımcı olucak kişiyim. Korkma kimse sana zarar veremez. Içindeki gücü keşfet kendi benliğini kendi içinde aramalısın ben senin hep yanındayım ne zaman bana ihtiyacın olursa kalbine bak.
- Dur gitmee. Nasıl keşfedicem gücümü ne yapmam gerek. Hani bana yardım edicektin sorularıma cevap vermelisin?
- Kendi içine bak o zaman beni de keşfetmiş olursun ben aslında senim. Beni içinde hisset yeter.Yine sesler duymaya başlamıştım.Gözlerimi açtığımda herkes başımda duruyordu. Selin kendine gelmisti.Hayal ve Damla yanımdaydı. Hepsi cok korkmuş gibiydi. Beyaz bir odadaydım. Burası hastane olmalıydı ama ne isim vardı burda?
- Kı..kızlar noldu bana?
- Hiç bişey hatırlamıyor musun?Kızlara yalan söylemek zorunda kalsam da ne olduğunu öğrenmem gerekiyor. Hatırladığım halde hatırlamıyorum demem lazım. Bunu öğrendikleri zaman bana çok kızıcıklar. Ama o gördüklerimden sonra buna mecburum.. Beni affedin kızlar..
- Hayır hatırlamıyorum.
- Dersteydik sen lavaboya gitmek için izin aldın. Gideli 20 dakika olmasına rağmen geri gelmedin seni cok merak ettik. ( Damla konusuyor. )
- Hocadan sana bakmak icin izin istedim. Izin verince sınıftan cıktım. Koridorun sonuna gelince seni yerde baygın bir sekilde yatarken gördüm hemen hocaları çağırdım tansiyonun düşmüş bu yüzden seni hastaneye getirdiler. ( Hayal konusuyor. )
- Ama iyisin merak etme. Serum bitince çıkabilirmişsin öyle dedi doktor ve iyi beslenmeliymişsin. Bundan sonra benim gözetimim altındasın ona göre hanımefendi. ( Selin konusuyor.)
- Anladım saolun ama biraz dinlenmem lazım uyumak istiyorum dışarı çıkarmısınız?
Onlara,kardeşlerime ve Mert'e yalan söylemek canımı çok acıtıyor.
Yalan söylediğim için yüzlerine bakamıyorum. Utanıyorum ama bunu hepimizin iyiliği için yapıyorum.
- Tabikide cıkarız sen dinlenmene bak. Ozan,Deniz,Umut hadi çıkalım.
- Teşekkür ederim.
- Biz dîşardayız canım tamam mı bisey olursa seslen.
- Tamam seslenirim.Ve odadan çıktılar. Ben herşeyi hatırlıyorum hic bisey böyle olmadı. En son Damla'nın çığlığıyla dışarı çıkmıştım. Ve Mertle Denizin Damlayı korumak için yaptıklarını gördüm. Anlayamadığım tek nokta birisi kızların hafızalarından yaşananları silip çok farklı yaşanmış gibi düşünmelerini sağlayacak kadar akıllı ama benim zihnimi silmeyi unutucak kadar akılsızdı. Bunu kimin yaptığını öğrenmek ve kendi benliğimi ortaya çıkarmak için biraz rol yapmam gerekiyordu. Onca yaşananlardan sonra şunu farkettim. Evet Mert'ler normal değil ama bize zarar vermek için gelmediler bizi korumak için geldiler. Bana benim rüyama girerek ulaştı. Geç olsa da anladım ki Ben Mert'i çok seviyorum...
Umarım beğenmişsinizdir arkadaşlar. 6.bölümü 10 vote gelirse paylaşıcam.. ;)
ŞİMDİ OKUDUĞUN
*Aşk Bizim Olunca*
RandomDünya'dan baska bir gezegene göç eden insanlar. 17 yaslarında Dünya'ya gönderilen dört genç kız. Normal hayatlarına devam ediyorlarken rüyalarına giren dört erkek. Rüya gerçeğe dönüşürse ne olur? Iyiler mi kötüler mi? Aşk, kudret, kazanma hırsı heps...