lie to me

0.9

Hoseok ve Yoongi'yle birlikte okula doğru yürüyorduk. Hoseok durmadan konuşuyor, Yoongi ise durmadan ona biraz susmasını söylüyordu. Ben ise bugün biraz dalgındım. Normalde Hoseok'un enerjisi her sabah bana geçer ve birlikte birilerine bulaşırdık fakat bu sabah içimde saçma bir his vardı.

Okula girdiğimizde çoğu bakış anında bize dönmüştü. Bu sefer onlara cevap verecek ruh halinde değildim. Dün ki -kantinde Taehyung'un üzerime kahve dökmesi- olay yüzünden bakmaları normaldi. Rezil olmuştum. Bugün okula gelmemek için ısrar etsem de annem kabul etmemiş ve zorla göndermişti.

Sakince sınıfa girdiğimizde aynı yerlerimize oturduk. Biraz erken gelmiştik, bu yüzden sınıf fazla dolu değildi ve o da yoktu. "Biricik aşkın daha gelmemiş." Hoseok bağırarak konuştuğunda omzuna doğru vurdum. Neden bağırırdı ki bir insan durduk yere? "Boş konuşma Hoseok" çantamdan kitaplarımı çıkarırken, siyah poşetide çıkararak sıramın üstüne koydum. Taehyung'un dün bana verdiği okul tişörtü vardı içinde. Akşam eve gidince yıkamış, ütülemiş ve özenle katlamıştım. Geldiği zaman ona verecektim fakat onunla göz göze gelmek bile beni heyecanlandırırken, nasıl konuşacağımı bilemiyordum.

Ders zili çaldığında çoğu kişi sınıfa girmişti fakat o gelmemişti. Merakla gelmesini beklerken kapının açılarak fizik hocasının içeri girmesiyle ofladım. Neden gelmemişti? Dersin ilk beş dakikasında hoca yoklama almaya başladığında, kapı tekrar çalınmıştı. Jimin sakin adımlarla içeri girdiğinde, arkasından onun bedeninin girmesini beklemiştim fakat yoktu. Jimin tek gelmişti.

Hocadan özür dileyerek yerine oturduğunda ders başlamıştı. Okul çıkışına kadar bazı dersleri dinlemiş bazılarını dinlememiş, bazen de uyumuştum. Hoseok bu halime alışık olduğundan dolayı bir şey dememiş, tam tersine o da bana ayak sağlamıştı. "Çıkışta ne yapıyoruz?"

"Önce eve gidip üstümüzü değişelim öyle gideriz." Dediğim şeyle Yoongi kafasını salladı. "Evet ama yine annen yakalarsa suçlu biz değiliz ona göre." Hoseok ile kahkaha attıklarında gözlerimi devirdim. "Beni aradığınız için anneme yakalanmıştım. Sizin yüzünüzden yani"

"Bugün nerede buluşuyoruz?"

Hoseok sorduğunda Yoongi yanıtladı. "Sahilin orada buluşalım. Dolaşırız biraz yakın zaten." Onu onayladığımızda çıkış zili çalmıştı. Ayaklanarak sınıftan çıkarken, koşarak çıkmaya çalışanlara gözlerimi devirdim. "Bir alt sınıftaki Jeno sevgilisinden ayrılmış." Hoseok mırıldandığında şaşırarak ona döndüm. Bir yandan da merdivenlerden iniyorduk. "Baya uzun bir ilişkileri vardı, neden ayrılmışlar."

Omzunu silkti. "Kız onu son sınıftaki bir oğlanla aldatmış." Ben şaşırarak ve birazda üzülürek bakarken, Yoongi bize kıkırdamıştı. "Okula yeni gelsem, okuldakileri tanımak için ihtiyacım olan tek şey siz ikiniz olurdunuz."

Havalanarak omzuna vurdum. "Yaa, kıymetimizi bil."

Yoongi gözlerini devirdi."Ama ben okula yeni gelmedim." Ters ters ona baktığımda, okul binasından dışarı çıktık. Kalabalık bahçede çıkış kapısına doğru yürürken, kapının önündeki bedeni görmemle heyecanlanmıştım. "Kapının önündeki seninki mi yoksa senin sürekli onu anmandan dolayı oluşan bilinçaltımın gördüğü bir halüsinasyon mu?" Ters ters ona baktığımda gülmeye çalıştı. "Tamam biraz abartmış olabilirim bakma öyle."