Bölüm gecikti arkadaşlar özür dilerim. İyi okumalar...
Apartmanın girişine oturdum, baya da düşündüm, ama kendimi haklı çıkartacak tek birşey bulamadım. Elime telefonumu aldım ve Nida'yı aradım.
"Nida ben çok salağım." Ağlamaya başlamıştım bile
"Kanka ne diyorsun ya ne salağı?"
"Nida ben çok büyük bir yanlış yaptım."
"Gizem tamam ağlama, ben şimdi gelip seni alıyorum benim eve geçiyoruz."
"Olmaz kanka gelme zaten siz de kalamam ev arkadaşın rahatsız olur."
"Kanka salak mısın? Ev arkadaşım yok artık ben tekim."
"İyi sen gelme ben gelirim."
"Salaksın sen Gizem taşındım ya ben o evden, yoksa ben niye gelip alayım seni."
"Ha tamam ben yukarı çıkıp çanta hazırlayayım kendime."
Suratına kapattım ve yukarı çıktım anahtarım ile kapıyı açtım, sessizce içeri girdim ayakkabımılarımı çıkardım. "Abla neredesin sen, saat 8." Egemen'e yakalandığım için kafama vurdum ve arkamı döndüm. "Şey biz yemek yedik bizimkilerle, Nida dedi ki ille de gel yeni evimi bir gör falan, işte bende gideyim bir dedim göreyim, kalayım bir iki gün zaten hafta sonu, pazartesi okula oradan giderim diye düşündüm." Genişçe gülümsedim ve Egemen'e baktım. "Abla Yankı biz de kalıyor ya hani, sen misafiri bırakıp başka eve mi gideceksin?" Tabi ya Yankı biz de kalıyordu dimi, tam konuşacakken Egemen beni susturdu. "Şaka yaptım Yankı bugün gitti annesi çağırmış iyi hadi git bakalım Nidacığına. Ha bu arada annemler 1 hafta daha yokmuş bugün geldiler eve alışveriş yaptılar kendilerine kıyafet aldılar ve bize para bıraktılar, dedem de para göndermiş bize." Elini cebine attı ve tam 500 lira çıkardı. "Al abla." Parayı elime aldım. "Dedem çok mu hastaymış?" Egemen gülümsedi. "Dizinden ameliyat olmuş, annemlerde bakmaya gitmiş hastalık falan yok yani." Derin bir oh çektim. "İyi o zaman belki ben çarşambaya kadar kalırım belli olmaz işim." Egemen'in yanağına bir öpücük kondurdum ve hızlıca odama girdim.
Sırt çantama gereken kitaplarımı koydum, Mini boy valizimi çıkarıp içine okul forması, 2 tane sweet, 3 pantalon, iki pijama takımı, 2 kazak, beyaz kapşonlum, deri ceket, kot ceket, siyah bot, iç çamaşırı ve tarağımı koydum. Hızlıca banyoya gidip diş fırçamı ve bornozumu alıp koşar adım geri odama döndüm, Valizimi kapattım.
Üstüme siyah kazağımı, altıma da beyaz pantalonumu giydim ceket olarakta mor montumu giydim. Sırt çantamı ve valizimi alıp kapının önüne ilerledim beyaz ayakkabılarımı giyip, ayna da son kez kendime baktım. "Abla bu valiz küçük daha büyüğü yok mu?" Egemen'e cevap vermek için döndüğümde siyah pofuduk panduflarımı gördüm sırt çantamı taktım valizimi elime aldım ve panduflarımıda boştaki elime aldım. "Sanane belki taşıncam Allah Allah."
Kapıyı kapattım ve dışarı çıktım aklıma gelen şey ile kapıya tekme vurmaya başladım. Egemen kapıyı açtı. "Ne oldu abla?" Egemen'e gıcık bir bakış attım. "Paramı ve telefonumu unuttum." Egemen içeri girdi ve istediklerimi getirdi. "Ellerim dolu montumun cebine koy." Egemen koydu ve geri çekildi. "Evladım fermuarını kapat o telefon düşer camı kırılırsa, tamir ettirmek için kredi çekmemiz gerekebilir." Egemen bıkkınca nefesini verip montumun fermuarını kapattı ve içeri girip kapıyı kapattı.
Yavaş adımlarla hiç kullanmadığım asansöre ilerledim, içine binip zemin kata bastım. Zemin kata gelince apartmanın kapısına ilerledim, kapıyı açıp dışarı çıktığımda kapının önünde duran 'ben çok parayım' diye bağıran siyah araba ile karşılaştım. Bir süre araba ile bakıştık o sırada sokağın başında elinde poşet ile koşan bir adet Nida belirdi.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Kirlenen Duygular
ChickLitKırılmaktan yorulmuş bir kız ve kırmaya doyamayan bir adam Genç kızın aşkı yetecek mi?yoksa tükenecek mi?