Tao eşyalarını öğretmeni sehunun eşyalarının yanına yerleştirmeyi bitirince yorgunca yatağa oturdu. Yatak mevzusunu nasıl halledecekti bilmiyordu ama odada tek bir yatak vardı o da oldukça genişti rahatça sığabilirlerdi yine de tao luhan ile uyumayı tercih ederdi fakat başka şansı yoktu.
Kapının açılması ile öğretmeni sehun içeri girmişti. Kapıyı kapatarak bir süre ayakta dikilip daha sonra yatağın diğer ucuna oturmuştu. Görücü usulü evlenen çiftin gerdek gecesi havası vardı.
"Kahvaltıya inecek herkes ama diyorum ki çıkıp dışarda yesek mi beraber?"
Bu teklif sayesinde kahvaltıda onu görmeyecekti bu yüzden onun için reddedilemez bir teklifti.
"Elbette, bir değişiklik olur."
Öğretmen sehun bu cevabı beklemiyordu ama taonun kabuk etmesi onu mutlu etmişti. Gülümseyişi daha da büyürken tao da gülümsemişti.
Öğretmeni sehun hoş bir adamdı.
Ama öğretmeni yifan da hoş bir adamdı.
Tao kaşlarını çatarak kendine kızdı. Ne bok yemeğe ikisini kıyaslıyordu ki? Başını iki yana sallayıp dolaba gitti üzerine giymek için bir pantolon ve tişört aldı.
"O halde ben giyineyim sonrasında çıkarız olur mu?"
"Elbette."
Tao elindekilerle banyoya gitti ve kısa sürede giyindi pijamalarını katlayarak odaya geri döndü. Elindeki pijamaları yatağın sol tarafına koyarken öğretmen sehun cüzdanı ve telefonunu almıştı güneş gözlüklerini takıp saçlarını düzeltirken tao nefesini tutmuştu.
Cidden hoş adamdı.
"Hadi bakalım gidiyoruz."
Beraber odadan çıktıklarında kapının önündeki luhanla karşılaşmışlardı luhan sevimlice gülümseyip luhana sarıldı.
"Öğretmenim! Odada kazağım kalmış onu almaya geldim."
Sehun gözlerini devirerek başını salladı. Luhan ise odaya girip kısa sürede elinde kazağıyla çıktı.
Sehun taonun bileğinden kavrayıp asansörlere sürükledi çünkü biraz daha dururlarsa luhan üçüncü teker olmaya çalışacaktı. Beraber asansöre bindiklerinde sehun zemin kat tuşuna bastı ve asansörün kapıları kapandı. 70. Katlarda oldukları için zemin kata inmeleri 4 dakika sürmüştü. Asansörün kapıları açılınca sehun taoya yol verdi ve peşinden çıktı. Onu yönlendirmek amacıyla kolunu beline sardı ve çıkış kapısına yöneltti.
"Burda kahvaltı yapılacak yer biliyor musunuz?"
Tao merakla sorduğunda sehun gülümsedi ve başıyla onayladı. Otelin önündeki taksilerden birine bindiler ve sehun şoföre gidecekleri yeri tarif etti daha sonra araba çalışarak otelden uzaklaşmaya başladı.
.
.
.Tüm kadro otelin restorantında bir masaya toplanmış kahvaltı ediyordu. Yifan en başta oturuyordu ve yaklaşık 20 dakikadır kahvaltısına dokunmadan taoyu bekliyordu. Parmaklarını masaya vurarak gözlerini kapıya dikti. Sinirleri gerilmeye başlamıştı çünkü masada sehun da yoktu. Sinirle saçlarını geriye yatırdı ve çenesini ovalayarak beklemeye devam etti.
"Geç kaldım kusura bakmayın."
Luhan çocuk gibi koşup yifanın tao için ayırdığı yere oturarak heyecanla kahvaltılıklara baktı. O sandalyeyi tao ile yan yana olabilmek için ayırmıştı ama şimdilik bunu es geçecekti.
"Taoyu gördün mü?"
Öğretmeninin sorusu ile başını salladı ve ağzının dolu olmasını umursamadan cevapladı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
A H M A N E T
Historical FictionAsırlar boyu dilden dile dolanan bu rivayet destanlaşmış ve nesilden nesile aktarılmış. Herkes ahmanetin bir yaratık olduğunu kabullenmiş ve ahmanete lanetler okumuştu. Ahmanetin kaybolan mezarı ile halk, tanrıların ahmaneti batıya ölüler diyarına b...