Üç.
Xiong-zhang az önce geldi ziyarete. Yenidünya ve lotus tohumları getirmiş. Evet, kökleriyle, Wei Ying. Ona kökleriyle daha iyi olduklarını söyledim. İki şekilde de tadınca bana hak verdi. Seninle ilgili konuşmaktan kaçındığını söyleyebilirim. Onun nasıl hissettiğini biliyorum, tıpkı onun da benim nasıl hissettiğimi hep bilmesi gibi. Aslında bu bazen sinir bozucu oluyor.
Biz Biling Gölün'de yaşanan su sıkıntısına bakmak için Caiyi'ye giderken Jiang Wanyin'in peşimizi bırakmayışını hatırlıyor musun? Gelmeni istedim ama endişeliydim ve korkuyordum. Abim içimden geçenleri anlayınca siz ikinizi de davet etti. Sanırım kendimi asla Xiong-zhang'dan gizleyemeyeceğim. Efsunculuk dünyasının geri kalanıyla birlikte durup senin yıkılışını bir parça da olsa etkilediğinden vicdan azabı çekiyor. Ayrıca benim duyduğum gibi o da ikinci bir flütün sesini duymuş. Oradaki kargaşa gerçekten büyüktü fakat abim ve ben duyduk. Yoksa çalmayı bırakmanın sebebi bu muydu? Sen de duydun diğer flütün sesini, değil mi? Bunun ne anlama geldiğinden tam olarak emin değiliz. Tek bildiğimiz olanların göründüğü kadar basit olmadığı. Ama bunların hiçbir önemi yok, haksız mıyım? Ne de olsa sen artık burada değilsin.
Abim yokluğumda A-Yuan'a bakacak. Söz verdi. Wei Ying, endişe etme. Aynı senin gibi güçlü. Aynı senin gibi iyi bir adam olarak büyüyecek. Onu koruyup kollayacağım, sana yapamadığımın aksine. Özür dilerim.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Dear Wei Ying, [Türkçe]
FanfictionBu kitapta Wangji'nin, Wuxian'ın yokluğunda, Wuxian'a yazdığı mektupların çevirisini bulacaksınız. Çeviri hariç hiçbir şey bana ait değildir. Link: https://archiveofourown.org/works/24660799 |Tamamlandı.