Sekiz.
Bana göletlerin sahiplerinin olduğundan hiç bahsetmemiştin Wei Ying. Saat akşam dokuzu çoktan geçti ve uyumalıyım. Yunmeng hala çok kalabalık. Lotus göletinin çevresinde adımlarken yalnız olduğumu sandım. Oradalardı, lotus tohumları.
Ben... Ben dayanamadım. Başıma ne geleceğini bilmiyordum ama bir anda elimi uzatıp onları kopardım. Yaşlı bir adam fark etti ve köpeğini beni yakalaması için üstüme saldı. Kaçmadan önce biraz para bırakmayı başardım. Biliyorum, hızlı yürüyerek kurallarımızdan birini çiğnediğimi duymak sana eğlenceli geliyor. Yanlış hatırlamıyorsam belirli klan kurallarını birkaç kere yazmıştın. Bana hiç yakışmıyor. Shufu kesinlikle bundan hoşlanmayacak. Gülümseyişini hayal edebiliyorum. Gülümsüyor musun, Wei Ying?
Köpeğin kovalaması bana bir şeyleri hatırlattı. Sözde Jin Zixuan evcil hayvanını buraya getirmemeliydi çünkü Bulut Kovuğu'nda evcil hayvanlar yasaktır. Ama ben kimim ki neyin olup neyin olmayacağını söyleyeyim? Neticede o gece nöbet sırası bende değildi fakat seni görmek istedim. Orada uzun süre beklemekten ağaç olman benim suçumdu. Özür dilerim, daha erken gelemedim.
Bunu sana henüz söylemedim ama Bulut Kovuğu'ndan ayrılmadan önce bana hediye ettiğin iki tavşana çok iyi bakılıyor. Evlerini Bulut Kovuğu'nun arkasındaki dağlara yaptım. Xiong-zhang onları öğrenen ilk kişiydi ve aramızda kalacağına söz verdi. Hatta bizim olan ikisine arkadaşlık etmeleri için daha fazla tavşan getirdi. Ama o ikisi... diğerleri olmadan sadece beraber olmayı tercih ediyorlar.
Biri senin gibi oyuncu ve enerji dolu. Bence kendini ona benzetirdin.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Dear Wei Ying, [Türkçe]
FanfictionBu kitapta Wangji'nin, Wuxian'ın yokluğunda, Wuxian'a yazdığı mektupların çevirisini bulacaksınız. Çeviri hariç hiçbir şey bana ait değildir. Link: https://archiveofourown.org/works/24660799 |Tamamlandı.