Yolculuk

802 99 27
                                    

Tekrardan herkese merhaba :) Ikinci bölüm ile karsinizdayim. Umarim begenirsiniz. Vote ve yorum atmaniz benim icin cidden cok önemli. Hepiniz öpüldünüz :*

Mini Cooper yerine ikinci büyük ödül olan üc haftalik Bodrum tatilini kazanmistim. Cocuklugumdan beri en cok Bodrum'a gitmeyi istiyordum, sonuc ise hep Tekirdag'daki yazligimizda son buluyordu. Büyük bir heyecanla zarf ile birlikte annemlerin yatak odasina kostum. "Annelerin en güzeli ve babalarin en yakisiklisi sizinle bir sey konusmam lazim, bana bir dakikanizi ayirabilirmisiniz?" diye basladim. Ne yapip ne edip Bodrum'a gitmem lazimdi. Sonucta bunun ucunda Hilton Otel'de 3 haftalik tatil var. "Hayrola Ada? Yüzünde güller aciyor söyle bakalim nedir bunun sebebi?"
 "Sey.. Hani cekilise katilmistim ya araba icin" diye baslarken annem merakli bir sekilde "Eeee yoksa arabayi mi kazandin" diyerek lafimi kesti. "Sey yok maalesef, ama." derken bu kez babam lafimi "Kizim uzatip durmasana ya. Anladik arabayi kazanmadin bunun icin sevinmiyorsun herhalde." diye kesti. "Ya bir beni dinleyin lafimi kesmeden! Mini Cooper'i maalesef kazanamadim, ama onun yerine ikinci büyük ödülü kazandim. Yani kisaca Bodrum Hilton Otel'de 3 haftalik bir tatil kazandim."

Ailem buna sasirmis olmali ki ikisi ayni anda "Ne Bodrum mu!!" diyerek bana saskin saskin baktilar. "Evet Bodrum. Ve ben bu tatile herseyden cok gitmek istiyorum. Biliyorsunuz ki ben kücüklügümden beri Bodrum'a gitmeyi cok istiyordum, ama biz bir türlü gidememistik." Annem ile babam birbirilerine saskin saskin bakiyorlardi. Suskunlugu annem bozmustu. "Ne dersin Murat? Sonucta kizimiz 23 yasinda, artik hayatinda yenilikler yasamali sonucta. Babam bu durumdan pek hosnut olmasada " Ada kizim seni uzun zamandir bu kadar mutlu görememistim. Itiraf etmeliyim ki pek memnun degilim seni oralara yalniz basina göndermeye. Ama sanirim annen hakli. Sonucta büyüdün ve artik hayatinda azicik olsa da yenilikler lazim. O yüzden gitmene izin veriyorum." Sevincten dört köse oldum ve annem ile babamin yanaklarina sulu bir öpücük kondurup "Cok tesekkür ederimm!!" diye ciglik atip odama dogru kostum. Bavulumun icine günes yaginida yerlestirip son kontrolleri yaptim. Yarin Bodrum yolcusuyuum. Bekle beni Bodrum!!

Tüm gece yatagimda bir sag bir sola kivranip durdum. Heyecandan gözüme uyku girmiyordu. Uykum gelir diye cep telefonumu alip sosyal medyalarda takildim ve wattpad'ta en sevdigim hikayelerden biri olan "Karsimdaki Italyan"i okudum. Saat 03:15'e geldiginde ise göz kapaklarimin agirlastigini hisettim ve misil misil uyudum.

Sabah hepimiz erken kalktik ve kahvaltimizi yaptik. Heyecanimi gören Annem ise bana bakip gülmeye basladi. "Ah su genclik ne kadar güzel bir sey" diyip gülümsemeye basladi. Anneme tatli bir gülücük atip babama baktim. Pek memnun görünmüyodrdu acikcasi. "Hayirdir babacigim? Bugün pek bir sessizsin?" diyip yanina yaklasip yanagina bir öpücük kondurdum. "Bak kizim, seni yalniz basina oralara gönderdigim icin icim pek rahat degil. Gitmene izin verdim ama sen bizi her gün arayip bize rapor vereceksin. O telefon hep acik kalacak Ada. Hele acma o telefonu Bodrum falan dinlemem gelir seni alirim."  Babamin endisesini anlayabiliyordum cünkü benimde bir kizim olsaydi bende onun icin cok endiselenirdim. "Merak etme babacigim, sizi hergün arayacagim ve telefonum hep acik kalacak."

Evi toparladiktan sonra bavullari arabaya yerlestirmeye basladik. Annem ile babam beni havaalanina biraktiktan sonra ordan tekirdaga gececekler.  Sira benim bavuluma geldiginde ise babam yüzünü eksitti. "Kizim bu bavulun icine ne koydun? Icinde bir tek ben eksigim" diye homurdanmaya basladi. "Of babacim ya sizinkinde ne varsa benimkindede o var iste" diyerek cevabi suratina yapistirdim.

Yaklasik 20 dakika sonra Atatürk Havalimanina varmistik. Check-in'i yaptiktan sonra sira ailem ile vedalasmaya geldi. Bu yasima gelmistim ve ilk kez ailemden ayri bir yere gidiyordum. Annemin gözleri sulanmadan cabucak vedalastik ve cikis kapisina dogru yürüdüm. Ucagimin gelmesine yaklasik daha bir saat vardi. Bekleme salonunda beklerken Facebook'ta "Bekle beni Bodruum!" yazarak yer bildirimi atmistim.  Etrafima bakindigim ise parfüm satan Duty -Free shop'lardan birini görmüstüm . Nasil olsa cok vaktim var diye oraya dogru yürüdüm. Parfümlere adeta dalmistim. Hepsini teker teker bakip kokluyordum.  Sonunda aradigim parfümü bulmustum. Sansim vardi, cünkü o parfümden tek bir tane kalmisti. Parayi ödediken sonra saatime tekrar bakmistim. Ucagimin gelmesine az bir vakit kalmisti ve ben hala buralarda dolaniyordum. Tekrardan bekleme salonuna yürümek isterken birden yere kapaklandim. Öküzün teki bana carpmis, elimdeki parfümü kirmisti. "Önüne baksana hayvan herif" diye cigligi bastim. Cocugun yüzünü gördügüm an "Hayvan" lafini kullandigima pisman olmustum. O kadar yakisikliydi ki..

"Cok ama cok özür dilerim! Birsey olmadi ya?" dedi saskin bir halde. "Bana degil ama parfümümü kirdin lan!!" diye yakisikliya bagirdim. Cidden cok sinirliydim, cünkü o parfüm kolay kolay bulunmayan bir parfümdü ve oda ellerimin arasindan kayip gitti. "Gercekten özür dilerim. Hemen simdi gidip aynisindan aliyorum. Bekle hemen geliyorum!" dedi. "Kolaysa bul o zaman! Ben her yerde bu parfümü aramistim ve burda tek bir tane kalmisti oda senin sayende ucup gitti!!" dedim en uyuz sesle. "C-ciden cok özür dilerim. Hemen parasini verebilirim." . "Istemez lan paranda senin olsun parfüm'de" diyip cikis kapisina dogru kostum. Sinirden adeta köpürüyordum.

Nihayet Bodrum ucagi gelmisti ve Boarding kartima bakip oturacagim koltuga yöneldim. Millet yavas yavas yerini aliyordu. Yanima nasil bir tip oturacak diye merak ederken yanima yaklasani görünce sok'a kapildim..

Bir Dilim AşkHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin