• • •
'Adı hakkında bir şeyler aklına oturdu mu?'
Üzerime savurduğu kılıç, kolumu sıyırırken yere damlayan kan damlalarını umursamadan kılıcı bir tur çevirdim. Gözleri endişe ile kolumda gezinirken, üzerine kılıcı savurdum. 'Özür dilerim! Müdahale etmelerini isteyelim mi?' Gözlerimi devirip olduğum yerde durdum.
'Tatlım, Adeline... Az sakin ol! Daha önce almadığım bir yara değil farkındaysan. Aklımda birkaç tane isim var lakin aralarından bir tanesi beni kendine o kadar çekiyor ki... Büyük bir ihtimal ile aklımda kardeşimin ismini kısmen tamamlamış durumdayım.'
Elinde ki kılıcı yere atıp, elimden tutarak yanımızda ki saman yığınına oturtturdu.
'Beş dakikacık bekle de hemen sargı bezi alıp geleyim. Mikrop kapmasın bir de.' Koşarak karşıda ki çadıra giderken, elimde ki kılıcı sertçe yere bıraktım. Sızısı hafiften kendini belli ederken, ufak bir nefes bıraktım rüzgâra.
'Prenses!'
Sesin geldiği yöne dönüp ayağa kalktım. Kath, endişe ile gelirken adımlarını yavaşlattı. Neredeyse tamamı kan olan koluma bakıp, tişörtünün alt kısmını yırttı. Kolumdan geçirip sıkıca sıkarken homurdanmaları komiğime gidiyordu. Bu yara diğerlerine nazaran sanki sinek ısırığı gibiydi.
'Hayır, efendim anlamıyorum. Burada bir sürü kan akıyor siz oturup sadece bekliyorsunuz. Neden kolunuzu sarmıyorsunuz prenses? Nasıl oldu bu yara acaba?'
Sıkıca bağladığı parçaya bakıp sırıttım.
'Teşekkür ederim tişörtünü yırttığın için. Adeline ile talim yaparken kesildi, yani pek önemi yok. Sorun teşkil etmiyor... Sen ne zaman geldin, mektubun daha yeni ulaştı elime?' Dudaklarını dişleyip kollarını geride birleştirdi.
'Prenses... Sizi bilgilendirmediğim için lütfen özürlerimi kabul edin. Sadece bana vermiş olduğunuz görev hakkında biraz daha çevre edinmeye çalışıyordum. Belki içerden adam bulabilirim diye. Ekstra olarak Harvey hakkında birkaç araştırmalarda bulunuyorum. Bunun için belki daha fazla şey ekleyebilirim diye mektubu geç yollamak istedim. Kusura bakmayın ama bir şey sormak istiyordum?'
Devam etmesi niteliğinde kafamı sallarken hemen devam etti. 'Bu çocuk hakkında dediğim gibi araştırma yaparken gerçekten çok salak olduğuna dair inanın bir sürü insandan bilgi aldım. Tam olarak kim ve sizin için ne önemi var?'
Adeline, koşar adımlarla yanımıza gelip yanıma oturdu. 'Selam Katherina! Ne zaman geldin? Bu delinin ağzından düşmedin kaç gündür.'
Katherina, hemen eğilip geri kalktı. 'Merhabalar prenses. Gün doğumunda geldim efendim.' Beklentiyle yüzüme baktığımda kolumda ki parçayı çekip, etrafında ki kanları temizledim. Yanıma gelmesini işaret ederken, Adeline daha malzemeleri hazırlıyordu. Kulağına yaklaşıp fısıldadım.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
İÇİMİZDEKİ GÖLGE - [DEK-2]
Fantasy|𝔇ö𝔯𝔱 𝔈𝔩𝔢𝔪𝔢𝔫𝔱 𝔎𝔯𝔞𝔩𝔩ığı 𝔖𝔢𝔯𝔦𝔰𝔦 2.Kitap| İkinci kitap kaldığı macera ile devam ediyor... Krallığına dönüşünden sonra her şeyi yoluna oturmaya uğraşan Prenses, Kral Tut ile olan ilk düellosunda kaybetmiştir. Kral Tut'un ona karşı...