24.

17 2 3
                                    

Bizimkilerin yanına gittiğimizde bütün gözler bize dönmüştü. Kolumun alçıya alınmış olduğunu farkeden canım arkadaşlarım ne olduğunu bile sormadan imza atmak ya da yazı yazmak için kalem arıyorlardı.

Mustafa "durun durun bende kalem var" diyerek uzun çorabını indirip kalem çıkardı.

Bunu yapanın Mustafa olduğunu düşününce durum bizi hiç şaşırtmamıştı haliyle.

Sırayla hepsi alçıya imza attıktan sonra Ozan "of çok sıkıcısınız, benimle ilgilenin" demesiyle eşdeğer olarak oyun havası açmıştı.

Kolum saolsun halaybaşı olmuştum. Aşırı kalabalıktık ve burada piknik yapan yabancılarda bize dahil olmuşlardı. Annem bu halimi görse onca kişi arasında halay oynanır mı diye kafamı kırabilirdi ama olsundu.  Hayata bir kere geliyorduk sonuçta tadını çıkarmam lazımdı.

Yorulunca aralarından ayrıldım ve onları videoyu aldım.

Şuan kim bilir kaçıncı oyunlarıydı.

Onlarda yorulmuş olacak ki yavaş yavaş herkes ayrılmıştı. Bu sefer de survivor parkuru kurmaya çalışıyorlardı.

Getirdikleri halatı iki ağaca bağlayarak atlamak için engel oluşturmuşlardı. burada nerden bulduklarını bilmediğim tuğlalar ve odunlar bulmuşlardı. Gerçekten de oynamaya değer mükemmel bi parkur oluşturdular. 2 tane de büyükçe kova bulup içine atmak için taş toplamışlardı. Artık parkur tamamen hazırdı.

Ceren ve Selinay kendilerini çoktan kaptan belirlemiş ilk oyuncuyu almak için aldım verdim oynuyorlardı.

Selinay kazanmasıyla tabiki ilk olarak beni aldı. Ceren Ozanı seçti.

Kısaca Selinayın takımında ben, Cem, Mustafa, İrem, Kadir ve Gökhan vardı.

Ceren'in takımında ise Ozan, Teoman, Taha, Vuslat, Gizem ve son anda nereden çıktığını bile bilmediğim Rüzgar.

Gürpınar sahilinden sonra ilk defa görüyordum. Yani canlı olarak ve yakından.

Oha ya bu bebekken daha mı tatlıydı ne. Tamam şimdi de yakışıklı ama olsun. Senin sevgilin var lan sanane elalemden Erva kendine gel. Mal mısın iç ses arkadaşım o zaten benim. Peki tamam erva öyle olsun. Peki sen konuşma sus. Tamam.

Rüzgarın yanına Cem ben Selinay gidip iyice bir sohbete dalmıştık. Sonunda bizimkiler dayanamamış Mustafa ayakkabısını çıkarıp buraya doğru fırlatmıştı.

Bundan habersiz Aysun Lan biri ayakkabısını mı çıkarttı çorap kokuyor diye yakındı.

Mustafa ayağını koklayıp doritos kokuyor lan neyini beğenmiyon diyip Aysuna yanaştı. Aysun ayaklanıp yanımıza geldi. Her neyse çok gereksiz bilgilerdi bunlar.

Kendimizce herkes karşı takımdan birini seçmişti. Karşı takımla da anlaşınca kimin kimle kapışacağı belli olmuştu.

İlk parkura çıkan isimler Ceren ve Selinay olmuştu.

Ozanın başla demesiyle yarışa başladılar. Engellerden hızlı hızlı geçiyorlardı. Aynı anda atışa geldiler.

Telefonumun çalmasıyla sesten biraz uzaklaşıp telefonu açtım. Kim bilir Egeceğim ne anlatacaktı?

"Nasıl oldu kolun iyi misin?" Ya şu ses bile insanı eritir mi bayılıyordum sesine. "İyiyim işte sınıftan birinin doğum günü için luna parka geldik piknik falan yapacağız. Lan bi dk senin doğum gününe az kaldı. Ege doğum gününde buraya geleceksin de mi?" Bu konuyu konuşmuştuk onun veya benim doğum günümün olduğu bir gün buraya gelecekti. Onun ailesi beni biliyordu. Maalesef ben aileme söyleyemiyordum ama olsundu.

"Babama bu akşam sorayım ona göre bileti falan ayarlarız." Kaç sene olmuştu ama ilk defa buluşacaktık. Şşt tamam sakin ol Erva
"Neyse hadi sen eğlencene bak seni seviyorum çikolatalı börek sütlü çöreğim." Bu dediğine kıpırdayıp "Ben de seni seviyorum iyi ki varsın" deyip telefonu yüzüne kapadım. Sonra utanıyordum ve yüzüm kızarıyordu da ondan yani.

Oyun alanına tekrar dönüp onları izlemeye başladım.

Oyun bittiğinde 10-9 karşı takım yenmişti. Olsun be gülüm olsun hep biz kazanıcaz diye birşey yoktu ya.

Oyundan sonra pastayı kesmiştik.

Şimdi ise hediyeleri veriyorduk. Canım sayko sınıfımdan da çok kaliteli hediyeler geliyordu. Mustafa kelepçe almış, Ceren bir sürü bebe bisküvisi almıştı.. ozandan bebe bisküvilerine kesinlikle konacaktım.

Arkadaşlar o kadar uzun zamandır buraya girmiyorum ki hikaye yazdığımı bile unutmuşum ki sizde böyle birşey olduğunu unuttunuz kesin yine de hızlıcana bir bölüm yazmak istedim bazen kafa dağıtmak için girer yazarım olmadı neyse hoşçakaallııınnn

Ayı Yogi / TextingHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin