Sellam!
Naber?
Oy ve yorumu unutmayalım.
İyi okumalar.
İzel Hera'dan
"Tamam Bartu geliyorum ben şimdi. Bu akşamki sahne kaçta?"
"Sekiz buçuk."
"Yedide oradayım konuşuruz." Telefonu kapatıp Beren'e döndüm.
"Öptükten sonra ne oldu?"
"Cansu yanımızdan hızla geçip gitti. Koray bi'otuz saniye kadar hiçbir şey yapmadı. Sonra o çekip öptü beni." Ilgın, ikizim ve ben aynı anda Beren'in üstüne atladık.
"Böyle sevgili olacağınızı hiç düşünmemiştim."
"Valla bende ama Cansu'nun ima ettiği şeyler beni çok sinirlendirmişti." Güldük.
"O zaman bunu kutlamak için bu akşam Çiçek Bar'a gidelim?"
"Olur ne zamandır dışarı çıkmıyoruz."
"Ben Enis'i ararım." Güldüler.
"Siz de bi olamadınız he!"
"Evet aramızda bir şeyler var ama sevgili olacak kadar güçlü mü bilmiyorum. Ya sevgili olduktan sonra her şey berbat olursa? Arkadaş olarak kalmak en iyisidir belki." Ilgın koluna vurdu.
"Saçmalama gerizekalı. Çok güzel olacaksınız siz." Göz devirdim.
"Ben erken gideceğim Bartu çağırdı. Sekiz buçuk gibi gelin sizde."
"Tamamdır ikizo görüşürüz."
"Öptüm hepinizi." Arabama atlayıp önce butiğime doğru sürdüm.
Saat henüz beşti dikimlerime devam edebilirdim.
Geçen haftasonu tamamen dükkanda bir dikimle uğraşmıştım. Oldukça güzel bir iş almıştım.
Yarın Beren ablasıyla beraber gelinlik için gelecekti. Onunla anlaşabilirsek çok iyi olurdu.
Butiğe girmemle hemen etrafı temizleyip müşteri çekebilecek şekilde düzenledim ve arkaya geçtim.
Ayrıca butiğe yeni kıyafetler koymam gerekiyordu dolayısıyla anlaşmalı olduğum fabrikaya da gitmek gerekiyordu. Telefonumun çalmasıyla elbiseyi bıraktım.
Enis arıyor...
O kadar işin arasında çocuğa akşamı söylemeyi unutmuştum.
"Efendim Enis?"
"Naber?"
"İyiyim sen nasılsın?"
"İyiyim. Akşam senin çalıştığın yere gidiyormuşuz?"
"Evet arayacaktım seni ama butikte yoğunum biraz unutmuşum."
"Önemli değil. Ben alayım mı seni?"
"Yok ben erken gideceğim gerek yok."
"İşim yok zaten."
"Tamam o zaman yedi gibi gelirsin alırsın beni evden olur mu?"
"Tamam canım görüşürüz."
"Görüşürüz." Telefonu kapatıp elbiseyi güvenli bir yere bıraktım ve dükkanı kapatıp eve gittim.
Enis gelene kadar kıyafet bakabilirdim.
İzel'in giydiği kıyafet
ŞİMDİ OKUDUĞUN
İki Aşk Hikayesi -Tamamlandı-
Kurzgeschichteng×g değildir:) "Sana bir teşekkür hediyesi vermek istiyorum." "Hayır hiç gerek yok." Güldüm. "Seveceğine eminim." "Tamam nedir?" Tekrar gülüp gözlerine baktım. Galiba seviyordum. Hızlanan kalbime bakılırsa baya seviyordum. Hiç kimseye güvenmeyen b...