TEK TARAFLI EVLİLİK

9- Mutlu Çift(!)

Yeni bölüm geldi umarım beğenirsiniz. Eğer yorum yaparsanız benim için çok iyi olur. Çünkü kitabı ona göre şekillendiririm. Iki gündür çok yoğundum. Ancak yazabildim. Sizi çok seviyorum. Kendinize iyi bakın. Hoşçakalın.

Oylarınızı ve votelerinizi eksik etmeyin.
Seviliyorsunuz...

Üzerimizi değiştirdikten sonra aşağı indik. Akşam yemeğine anca yetişmiştik. Tüm sofra kurulmuş sadece aile üyeleri bekleniyordu.

Bizim geldiğimizi gören Bayram baba " Çocuklar da geldiğine göre oturalım artık yemeğe soğumadan."dedi ve oturduğu koltuktan kalkıp masaya geçti.

Herkes masadaki yerini almış ve yemek yemeye başlamıştı. Savaş koluyla beni dürttü. Masadan aldığı küçük biberi oturduğumuzdan beri suratı asık olan Ceren'e fırlattı.
Ceren hissetmiş gibi biberi havada yakaladı ve tekrar masaya koydu asık suratıyla.

Savaş" Bakıyorum da reflekslerini baya geliştirmişsin. "Dedi gülerek.

Ceren ise Savaş'a bir şey söylemek yerine Bayram babaya dönüp
"Baba oğluna söyler misin benimle bir daha uğraşmasın! "
Deyip tekrar önündeki yemeğe döndü.

"O niye?"dedi Bayram baba da gülerken.

"Anlatmamı ister misin abi?"dedi sinsice gülerken.

Savaş tek kaşını kaldırıp
"Sana yapabileceklerimi duymak ister misin Ceren?" Burada neler döndüğü hakkında bir fikrim yoktu.

"N'oluyor burda? "Dedi Bayram baba olayı çözmeye çalışırken.

"Yok bir şey baba. Yine Ceren'in trip atmaya aradığı bahaneler. Değil mi abiciğim? "Dedi yapmacık şekilde gülümserken Savaş.

Ceren sadece bakmakla yetindi ve başka bir şey söylemeyip yemeğini yemeye devam etti. Yemekten sonra hep birlikte çay eşliğinde oturup televizyon seyretmeye başladık.

Biten çayımı tazelemek için mutfağa gittim. Ceren de kendine çay koyuyordu. Elimdeki bardağı önüne koydum doldurması için.
Suratıma hiç bakmıyordu.

"Ne oldu? Küstün mü bana?"dedim dayanamayarak.

"Yoo niye küseyim? Küs falan değilim."dedi. Ses tonu normaldi ama hala yüzüme bakmıyordu. Bu da neydi böyle!

"Niye yüzüme bakmıyorsun o halde?"

Biraz bekleyip "Utanıyorum da ondan."Dedi çayları doldurmaya odaklanırken.

"Utanılacak ne var ki?"dedim merak ederek.

Ceren bana bakıp "Odada sizi bastım ya ondan bahsediyorum Ahu. Ayrıca ben niye sürekli sizi basıyorum anlamış değilim!"dedi. Son cümlesi hafif sitemkardı.

"Ne basması?" dedim şaşkınlıkla. Ben hiçbir şey hatırlamıyordum.

"Ben seni uyandırmaya geliyordum her sabah olduğu gibi. Abimin de şirkete gitmediğini bilmiyordum. Ben kapıyı çalmadan odaya girdim birden bire seni korkutmak için. Kapıyı açtığımda şok oldum çünkü sen..."

"Ben ne?"dedim sabırsızca.

"Sen abimin üstünde koala gibi sarılmış yatıyordun. Geceliğin ise sırtına kadar toplanmış sadece iç çamaşırıyla yarı çıplak görünüyordun. Abimin eli ise tövbe tövbe... Anladın sen işte." Dedi konuşmayı uzatmayı istemediğini belirtircesine. Bunları bile bir çırpıda utanarak söylemişti. Ama ben neler olduğunu öğrenmeliydim.

"Hayır devam et Ceren! Sonra?"

"Sonra ise beni azarladı , sinirlendi ve odadan kovdu. Ben sizi bilerek basmamıştım ki. Ama kocan bilerek yapmışım gibi davrandı bana. O yüzden konuşmuyorum onunla." Dedi.