5- Büyük Yakınlaşma

2.1K 78 3
                                    

Oylarınızı ve votelerinizi eksik etmeyin.
Seviliyorsunuz...

Sabah erkenden bavulları hazırlamış ve yola koyulmuştuk. Uçakla gidecektik. Orada da arabaları olduğu için arabayla gitmek istemediler. Uçakta ben pencere kenarını istemiştim yol tuttuğu için. Yanıma sevgili kocacığım(!), onun diğer yanına ise Ceren oturmuştu. Bayram Baba ve Yelda Anne de arka koltuğa oturmuşlardı.

Savaş oturur oturmaz kulaklığını takıp müziği açtı. Bari uçak kalksın iki dakika bekle!

Uçak kalkana kadar Ceren'le biriktirdiğimiz dedikoduları yapmaya başladık. Pilotun sesiyle konuşmayı bitirip kemerlerimizi taktık.

"Ahu ben kulaklık takıp dinleneceğim haberin olsun."
Başımı salladım , o da kulaklığını takıp gözlerini kapattı.

Tek başıma napıcam ben?

Savaş uyumuştu büyük ihtimalle. Ceren'in de ondan farkı yoktu. Uçak hareket ediyordu. Umarım en kısa sürede ulaşırız midem bulanmaya başlamadan.

Pencereden dışarıya bakıyordum. Bu manzara beni kesmeyince yanımdaki manzaraya döndüm.

Savaş'ın mükemmel yüzü beni yine yeni yeniden çekiyordu. Allah özene bezene yaratmıştı resmen. Teni sakallarına rağmen o kadar pürüzsüzdü ki bir bebeği kıskandıracak kadardı. Burnu bi erkek burnuna göre ne büyük ne küçüktü. Zaten o yeşil gözleri yok muydu beni benden alan?

"Mükemmel bi adamsın."dedim fısıltıyla ve geriye yaslanıp ben de uyumayı denedim. Ama dakikalar geçmesine rağmen uyuyamıyordum bir türlü.

"Off."deyip gözlerimi açar açmaz bana bakan Savaş'la karşılaştım.

"Ayy!" Ufak bi bağırmıştım. Ama bir kaç kişi dışında kimse duymamıştı.

"Sen ne diye bağırıyorsun?"dedi.

"Korktum birden. Uyanık olduğunu bilmiyordum."

"Bunda bu kadar korkulacak ne var?"

Gözlerimi devirmekle yetindim ve dışarıyı seyretmeye devam ettim.

Başım dönüyordu. Off yine mi? Sırf bu yüzden yolculuk yapmayı sevmiyorum. Mide bulantım da girince devreye kendimi daha berbat hissetmeye başladım.
Galiba kusucam!
Hemen ayağa kalktım ve WC ye ilerledim. Arkamda bıraktığım şaşkın Savaş'ı umursamadan. Klozetin kapağını açıp kustum. Tüm midemi boşalttıktan sonra sifonu çektim.Midem hala çok kötüydü. Başım dönüyor ve gözlerim kararıyordu hala.

Bi an kapı tıklatıldı.
"Ahu?"

Savaş? O mu gelmişti benim yanıma?
Yavaşça kapıya doğru ilerleyip kapıyı açtım.
Savaş bana endişeyle bakıyordu.

"Iyi misin?"dedi anlamaya çalışır gözlerle.

Sadece suratına bakıyordum. Tam ağzımı açıp bir şey söyleyecekken midemin tekrar bulanmasıyla klozete koştum. Midemden sadece yeşil sıvı geliyordu ve ağzımdan iğrenç bir tat bırakıyordu.
Ellerimle ittiğim saçlarımı başka bir el tutup yardım etti. Tabi ki bu Savaş'tı. Onun yanında kusarken utanıyordum ister istemez.

Midemden başka bir şey çıkmayacağını anladığımda yerimden kalktım. Savaş benden önce davranıp sifonu çekti. Şu halimleyken bile ona tekrar tekrar hayran oluyordum.

Kolumdan tutuyordu. Her an bayılacak gibi hissediyordum. Musluğu açıp soğuk suyla yüzümü yıkadı. Her su değmesinde irkiliyordum. Peçeteyi yüzüme yaklaştırırken peçeteye uzandım ve kendim sildim. Bi an duraksasa da onun yardımıyla tekrar koltuğa geldik.

TEK TARAFLI EVLİLİKHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin