14.SONUN BAŞLANGICI

18 0 0
                                    

Beklenmeyen bir itirafın ardından hiçbir şey eskisi gibi olamayacaktı.

Uras'ın söylediklerinden sonra Beren kendisini Uras'tan yavaşça ayırdı. Duydukları karşısında şaşkınlığını gizlemeye çalışsa da kalbinde oluşan kırgınlığı asla saklayamazdı. Uras cevap ararmışçasına Beren'in gözlerine kaçamak bakışlar atıyordu. Bir süre daha aralarındaki sessizlik bozulmadı.

-Özür dilerim.

Sessizliği bozan Uras'tı. Karşılık bulamayınca sözlerine devam etti.

-Özür dilenecek bir şey söylemedim fakat tek özrüm bunu daha önce söylememiş olmam. Belki de bu yaşananların hiçbiri yaşanmayacaktı. Belki de biz daha mutlu olacaktık. Sen ve ben... Dedi ve sözünü tamamlayamadan Beren konuşmaya başladı:

-Uras söylediklerinden bir şey anlamıyorum. Biz zaten mutluyduk. Ne diyeceğimi bilemiyorum. Birbirimizi yıllardır tanıyoruz. Ne zaman bu hâle geldik.

Kısa bir sessizlikten sonra Uras söylediklerinden pişmanlık duydu. O an aklından Çağan'ın ihaneti geçiyordu. Nasıl bir an da ağzından aşk itirafı çıkmıştı o da şaşkındı. Şimdi bildiklerini söylese de Beren inanmazdı. Zaten kanıt olmadan asla söylemezdi. Belki de hiç söylemezdi. Beren'in üzülmesine katlanamazdı. Ne yapacağını o da bilmiyordu. Şimdilik söylediklerinin altını doldurması gerekiyordu. Beren onun konuşmasını bekliyordu.

-Uzun zaman önceydi. İlk hislerimi üniversitenin başlarındayken anladım. Aslında ben değil Bade fark etmişti. Onunla da o yüzden ayrıldık. O yüzden seninle arasına mesafe koydu. Çoğu defa sana anlatmak istedim fakat sen gitgide Çağan'a bağlanıyordun. Sonra da annen olayı işte... O zaman benimle görüşmedin bir süre. Sadece Çağan'la görüşüyordun. Seninle daha da kopmaktan korktum. Almanya'ya da senin için geldim. Aramızda daha fazla uçurum oluşmasın diye.

Uras göz yaşlarını son sözlerinin ardına sakladı. Sesi kesik kesik gelmeye başlayınca durakladı. Beren'in gözlerinde de yaşlar belirmeye başlamıştı. Beren onları usulca geriye atarak konuşmak için cesaretini topladı:

-Uras, bunu sonra konuşalım. Bana biraz zaman ver. Sen benim dostumdun ve seni kaybetmek istemiyorum. Dedi ve oradan hızlıca uzaklaştı.

Uras arkasından sadece bakabildi ve kısık bir sesle tekrarladı:

-Sen benim dostumdun.

Bu cümleyle artık hiçbir şeyin eskisi gibi olmayacağını o an anlamıştı. Zaten o da hiçbir şeyin eskisi gibi olmamasını istiyordu. Beren'i Çağan'dan ayıracak ve onun daha fazla aldatılmasına göz yummayacaktı.

Günler birbirini kovalıyordu. Beren o günden sonra bu konu hakkında ne kimseye tek kelime etmişti ne de Uras ile bu konuda konuşmuştu. Hâlâ kendisinde Uras'la konuşacak cesareti bulamamıştı. Çağan'da bir terslik olduğunun farkındaydı, sormuştu da birkaç defa ama cevap alamamıştı. Sonraları daha da üzerine gitmedi.
Uras itirafından sonra rahatlasa da Beren'in soğuk tavrı kalbini acıtıyordu. Ne derse desin ondan gelecek tek kelimeyi bekliyordu. Finaller bitmiş, ara tatile de az bir vakit kaldığı için okula ikisi de geliyordu. Hem derste hem de projede birliktelerdi ama o kadar. Gerekmedikçe konuşmuyorlardı. Duru ikisini de konuşturmak için elinden geleni yapıyor ama niye bu durumda olduklarının cevabını alamıyordu.

Almanya'da noel kutlamaları aralık ortalarından itibaren başlamış, her yerde karnaval havası hakimdi. Soğuk havaya rengarenk süslemeler eşlik ediyor, şehir yeniden hayat buluyordu. Beren ve Uras proje grubuyla yılbaşını kutlamak için sözleşmişlerdi. Uras mekan bulma işini kendi üzerine alarak planın organizesini kendisi yapmak istemişti. Aynı zamanda aklındaki planları uygulamaya koymak için de ilk adımını atmıştı.
Yapması gereken ilk şey Emma'yı bulmak oldu. Telefon numarasını evine gittiği gece kaydetmişti. İki kere aradıktan sonra Emma çağrısına geri döndü. Tanımadığı bir numara olduğu için önce kim olduğunu sorgulasa da Uras buluşmak için tanıştıkları barda o akşam randevu ayarlayabildi. Akşam olunca Uras bara gitti, bir süre bekledi. Her kapı açılışında dönüp arkasına baktı, tam gelmeyeceğini düşünmeye başlamışken kapıdan içeriye girdi. Emma etrafına birisini arar gibi uzunca baktı. Uras hemen kalkıp Emma'nın yanına gitti ve onu oturduğu masaya davet etti. Yarı Almanca yarı İngilizce ile karışık durumunu anlattı. Barda gözüne kestirdiği erkeklerin cebine adres yazılı kağıt bırakıp onlarla birliktelik yaşayarak parasını kazanıyormuş, Çağan'da onlardan birisiymiş sadece. O gece birlikte olmuşlar. Zengin olduğunu anlayınca da o yüzden telefon numarasını gizlice kaydetmiş... Gibi bilgileri aldıktan sonra Uras, Emma'yı yılbaşı gecesine gelmesi konusunda bir miktar para karşılığında ikna etti. Amacı Çağan'ın huzurunu kaçırıp itirafı kendisinin yapması yönündeydi.

31 Aralık sabahı Uras herkese mekanın konumunu gönderdi. Beren mesajı gördüğünde gidip gitmeme konusunda kararını sorguluyordu. Son anda bir bahane uydurup Çağan ile evde kutlama yapmak gibi planları düşünüyordu. Uras'la hâlâ konuşma cesaretini bulamamıştı. Bu akşam gidip bu konuyu tamamen kapatacaktı. Eskisi gibi de olamazlardı. Haftaya İstanbul'a tatil için bir aylığına döneceklerdi. Orada bu konuyu daha detaylı konuşabiliriz diye düşünüyordu.

Beren, Çağan'ı uyandırmak için yanına gidip biraz dürttü. Uyanmayınca yanına yattı sıkıca arkasından sarıldı. Ona eskisinden de ihtiyacı var gibi hissediyordu. Uras'la da son zamanlarda konuşamıyor, bu onu daha da yalnız hissettiriyordu. Böyle düşündüğü her zaman sevgilisine sarılıyordu.
Çağan, Beren'e eşlik edip ona sıkıca sarıldı. Bir süre daha yatakta oyalandılar sonrasında kalkıp kahvaltı yaptılar. Biraz televizyon izleyip akşam için hazırlanmaya başladılar. Akşam olunca Çağan nereye gideceğinden habersiz arabaya yöneldi. Beren gidecekleri yerin yakın olduğunu söyledi ve yürüyerek Çağan'ın hiç de yabancı olmadığı bara gittiler. Çağan'ın o geceye dair hatırladıkları ona huzursuzluk vermeye yetmişti bile ama artık çok geçti geri dönmek için. Herkes oradaydı. Uras'ta herkesi görebilmek için yüzü kapıya dönük oturmuştu. İkisine de selam verip bir süre Çağan'ın yüzündeki tedirginliği seyretti.

Bir süre sohbet devam etti, sonra kalkıp dans ettiler. Uras, Beren'le Çağan'ın dansını izlerken bir an da ayağa kalkıp Çağan'dan izin isteyip Beren'i kollarına aldı. Birkaç dakika sessizce birbirlerine bakmadan dans ettiler. Sessizliği Beren bozdu:

-Ben de seninle konuşacaktım ama kendimi toparlayamadım. Haftaya İstanbul'a gideceğiz. Bunu evimizde uzunca konuşuruz hallederiz ama şimdilik bu konuyu hiç duymamış gibi yapacağım. Sen de hiç söylememiş gibi yap. Seni kaybetmek istemiyorum. Sakın Çağan'da duymasın. Seni ona karşı savunamam.

-Beren ben savunulacak bir şey yapmadım. Çağan'a bir şey açıklamak zorunda da değilim. O önce kendi yaptıklarını açıklasın.

-Ne demek istiyorsun? Seninle meselemizi neden Çağan'a yüklüyorsun.

-Ona çok güvenme diyorum.

-Uras seni tanıyamıyorum. Bu konuşmayı kes ya da bir süre hiç konuşmayalım.

-Tamam susuyorum ama haksız olduğum için değil. Sana her şeyi göstereceğim, dedi ve dansı sonlandırıp yerlerine geçtiler. O sırada Uras, bara yeni giren Emma'yı gördü ve başını selam verirmişcesine hafifçe salladı. Emma tam karşılarındaki masaya oturdu. Bir süre Çağan'ın dikkatini çekmek için bakışlarını onda sabitledi ama Çağan sadece Beren'e bakıyordu. Bir süre sonra telefonla aradı ama engellenmişti.

Saat 23.45 civarıydı. Yeni yıla dakikalar kala Beren, Duru ile lavaboya gidip makyajını tazelemek istedi. Emma bunu fırsat olarak gördü, Çağan'ın yanına gitti ve onu dışarıya çağırdı. Beren'in görmesini istemediği için onun ardından dışarıya çıktı. Çağan ne istediğini sordu. Bir süre birbirlerinin dillerini anlayamadıkları için konuşma uzun sürdü. Beren geri döndüğünde Çağan'ın nerede olduğunu sordu. Uras onun birisiyle dışarıya çıktığını söyledi. Beren ne olduğunu anlamak için dışarıya çıktı. O sırada Uras arkadaşının çok üzüleceğini bildiği için yaptığından pişmanlık duyarak Beren'in arkasından koştu fakat olan olmuştu bile. Beren Çağan'ı başka bir kadınla konuşurken görmüştü. Tam kapıdan çıkıp yanlarına gidecekken Uras onu bileğinden yakaladı.

-Beren sana bir şey söyleyeceğim, diyerek onu oyalamak istedi.

-Şimdilik her şeyi konuştuk. Bence bu gecelik yeter.

Dedi ve kapıyı açarak dışarıya çıktı.
Uras'ta onunla birlikte çıktı. Bu sırada bardan yeni yıl için 10'dan geriye sayım başlamıştı. Beren bu anı sevgilisiyle yaşamak istiyordu ama o sırada Emma geri sayımı duyunca Çağan'ın dudaklarına yapışmıştı bile.

10,9,8,7,6,5,4,3,2,1...
Mutlu Yıllar.

BENİ BANA FISILDAHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin