My Ego Boss

28𝔅𝔬𝔩𝔲𝔪 🌰

Hola ben geldim yüce 🥑 bi

hoşgeldin alırım neyse bu bölümü

yazarken ben gülmekten bittim

yani birde bu bölümde diğeri gibi

ben yazdım aplam yene

#sençalkapımı adlı diziyi izliyorda

bu aralar kerem eniştenize

düşüyor -artik kaç eniştem oldu

sayamadım- neyse iyi okumalar...

......

Yoongi'nin poposundan~

Hayatım demesiyle gözlerimi Miran a çevirdim.  Ah Hayatım kelimesi ağzına ne kadar da çok  yakışıyor. Aman tanrım yoongi sen ne diyorsun.

Elimin üstün deki elini hafifçe dudaklarıma götürüp öptüm. Oyunu biraz daha devam ettirelim değilmi.

"Daha dün gibi hatırlıyorum,bebeğim nasıl unutabilirim  ki, seninle ilk öpüşme mizi hatta ve hatta ilk seviş-"

eli ile beni susturduğun da "s saçmala yoongi sen ne diyorsun" "ah hayatım,bunda utanılacak bir şey yok,nede olsa hergün yaptığımız
şey"

deyip burnumu burnuna sürtmüştüm. Elini göğsüme koyup beni biraz iteklemişti. "Y yoongi yapmasana"

onu daha da utandırır Ken elimi beline koyup kendime doğru çektim. "Neden bebeğim, utanıyor musun. Ama bunlar senin en sevdiğin şey." Onu

utandırmanın bu kadar eğlenceli olacağını bilseydim çok önceden yapardım. Ama bir detayı atlamamak

lazım utanınca çok tatlı oluyor ve bu haddinden fazla. "Ah hayatım baksana bu çocuklar birbirine ne kadar da
aşıklar."

Cristian beyin  bunu söylemesiyle gülümsemiş tim . Aslında bu bir oyun olmasa gerçektende çok güzel bir çift olurduk . Düşündükçe neden içim kıpır

kıpır oluyor bu garip. (Ay bu jojuk şebek ya>.<) "evet te maşallah kızımız da pek azgın çıktı. Şimdi siz , yani siz her gün her gün sevişi-"

Miran ellerini öne doğru sallayıp konuştu " hayır hayır öyle bir şey yok ,yoongi bin bok yemesi" bana

küfür etmesini es geçip "ah Maria hanım siz aldırmayın, Miran çok utangaçtır da " "belli ama bâzı şeyler de hiçte değil.sizde bundan memnun sunuz galiba değilmi"

kafamı salladım "ben Mira'nın her şeyi ile memnunum" "neyse hayatım biz artık kalkalım,bay min sizinle de tekrar görüşmek üzere. Bu konuşma

biraz kısa sürdü ama diğerini uzun tutmaya çalışalım, mâlum şimdi sizin işiniz vardır kızımız cazgır çıktı da  "

bana yan bir gülümseme atmasıyla ben de Cristian beye aynı şekilde gülümsedim. "Peki ,iyi günler" odadan

ayrılma larıyla Miran bağırmaya başlamıştı bile . "Bay min siz nasıl böyle konuşabildiniz sizin yüzünüz den

azgın gibi göründüm. Bunun. E kadar kötü bir şey olduğunun farkındasınız dır değilmi?"ellerini göğsünün üstünde birleştir mişti.

"Zaten öyle degilmisin?"
"Ne hayır ben çok edepli bir kızım,asla öyle bir şey yapmam mesela yolda kaslı, yakışıklı hatta döğmeli bir adam görsem,asla başımı o tarafa çevirmem"

"peki neden,seni taşıdığım zaman popomu süzdün?" Bakışları kızgınlık tan şaşkınlığa dönerken "bunuda nereden çıkardınız?" 

"Seni sırtıma aldığımda hiç ses etmeden,hatta kafanı bile oynatmadan popoma baktığını anladım. Yani seni sapık olarak tanıtmam da bir sorun görmüyorum"

bunu soylemem le sol kaşımı kaldırdım. "yoo bikerem ben sapık değilim tamam mı , hem ben sizin güzel gotünüzü süzmüyor dum.

Arabanız çok uzakta olduğu için beni götürmeniz uzun sürdü ve bende uyudum tamammı." Odayı benim kahkayam dolduruyordu.

"mükemmel bir bahane hem ozamn araba nın yanına bile goturmedim." çantasını alıp "bu bahane değil bu gerçek" deyip arkasın da kahkaha atan beni bıraktı.