My Tears Ricochet

64 9 5
                                    

En tepeye çıkmak için koştum koştum ve koştum. Oraya varırım sandım. Başarırım sandım. Kendime güvendim.

Ama bu karanlık gecede yolumu kaybettim. Hiçbir şey göremedim. Kendimi savunamadım. Savaşamadım. Yaralarım kanamaya devam etti.

Ve şimdi her gün yeniden başlasam da bazı günler öyle boğucu oluyor ki! Önümü göremiyorum. Nereye gideceğimi bilmiyorum. Korkuyorum.

Bu ağır taşların ezilirim diye korkuyorum. Yılanlar tarafından zehirlenirim ve nehirde boğulurum diye korkuyorum.

Ellerim üşüyor bu soğuk gecede.

Cadılar beni avlar ve öldürür diye endişeleniyorum. Güzel günler görebilecek miyim emin değilim. Kendimde daha fazla bu ormanda koşacak güç bulamıyorum. Yolun sonuna gelmişim gibi hissediyorum.

Sorun olmadığını ve iyileşeceğimi söyledim kendime. Daha güçlü olduğumu sandım. Ayakta durabilirim sandım. Ama yanılmışım.

Her gün daha da acıtıyor. Devam etmek istemiyorum. Her şeyi burada bitirmek istiyorum. Cadılar beni yakalamadan önce kendimi zehirleyip, öldürmek istiyorum.

Sanki lanetlenmiş gibi içimde bir yerlerde mutlu olamıyorum. Bana acı çektiren şeytan o kadar mutlu ki! Onu bazen gülerken görebiliyorum. Yere düşmemden büyük bir zevk alıyor.

Bunca yıl o beni öldürmeden ben onu öldürmek istedim. Bir savaşçı olmak istedim. Pes etmedim ve daha çok savaştım. Her düştüğümde göz yaşlarım beni tekrar yeniledi. Tekrar ayağa kalktım ve tekrar savaştım. Tekrar ve tekrar...

Şimdi ne savaşacak gücüm ne de yaşamak için enerjim kaldı.

"Her şey güzel olacak" diyorum kendime. "Güzel günler yaşayacaksın. Sen bunu hak ettin."

"Sen bu hayatı dibine kadar yaşamayı hak ettin. Kimse öldüremedi seni bu vahşi ormanda."

13.09.2020

2020

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

ANKSİYETE GÜNLÜĞÜMHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin