1

644 67 180
                                    

Hava soğuktu. Soğuk bir esinti çam ağaçlarını sallıyordu. Bir zil sesi duyuldu sıcağın rahatça hissedilebildiği 2 katlı evde. Bugün gelen misafirler vardı. Bugün bir parti vardı. Ama yanlızca bu da değil, bu günü özel kılan yılbaşı partisi olmasıydı.

Evin sahibi Iida Tenya, gözlüklerini düzelterek kapıyı açtı arkadaşlarına. Çoktan bordo renkli üzerinde geyik deseni olan kazağını giymişti.

"Hoşgeldiniz!" dedi el ve kollarını sallayarak.

"Hoşbulduk." diye yanıt verdi 1-A sınıfı. Herkes buradaydı. Akademinin son yılı.. Yanlızca 4 ay.. Kahraman olmalarına yanlızca 4 ay vardı..

"Haydi geçin, öyle bakışacakmıyız?" diye mantıklı bir öneride bulundu Momo.

"Pizzalar soğuyor!" diyerek ilk içeri giren isim ise Kirishima'ydı.

Geri kalanlarda ayakkabılarını çıkartarak içeri geçmeye koyuldular. En arkada yanlızca iki isim kalmıştı, Bakugou Katsuki ve Midoriya Izuku...

Deku elleriyle ayakkabılarının cırcırtlarını kavradı. Bir an önce içeri geçip ısınmak ve Kacchan'la baş başa kaldığı süreyi en aza indirmek istiyordu. Katsuki için ise durum farklıydı. Bilerek yavaş hareket etmişti. Deku'ya söylemeliydi. O küçük sırlarını.

Hala ayakkabısının cırcırtını açan çocuğa ilişti gözü. İnce bileğini tuttu yeşil saçlının. Dün geceden kalma kendi parmak izlerini görebiliyordu kızarmış bilekte. Deku Kacchan'ın tutuşu ile titrek bir nefes verdi.

"N-ne var?"

Çömeldiği yerden kalktı. Kacchan ile göz göze geldi. Bunun için hafifçe kafasını yukarı kaldırması gerekliydi çünkü sarışın ondan daha uzundu.

"Bu gece saat 11'de misafir yatak odasında." dedi Katsuki yeşilliye aldırmadan.

Midoriya gözlerini kapattı. Olmasından en çok korktuğu şey olmuştu işte.

"Hayır." dedi net bir ses tonuyla. Hava gerçekten çok soğuktu. Yanlızca içeri girmek istiyordu. Yeşil atkısına sıkıca sarıldı. Yanaklarının kıpkırmızı olduğundan emindi.

Sarışının tek kaşı havaya kalktı. Ellerini ceplerine soktu. Bunun ne demek olduğunu biliyordu Midoriya.

' Bana karşı mı geliyorsun?' yüz ifadesi.

Cesareti biraz kırıldı, ama yakalanma korkusu hala ordaydı.

"B-burda olmaz."

Nefret ediyordu bundan. Kekelemesinden, sesinin titremesinden, sarışının gözlerinin içine bakamamaktan.. Ona eskisi gibi hissettiriyordu. Güçsüz.

Sarışın başka bir şey demedi. Bir ayağını ayakkabısından çıkardı ve diğerinin topuğuna bastırarak ayakkabılardan kurtuldu. Salona doğru ilerlerken arkasında olduğu yerde kalakalan Midoriya umrunda değildi. Biliyordu çünkü, gelecekti.

Arkasında kalan yeşilli ayakkabılarını çıkarttı, kapıyı kapattı. Ağlamak istiyordu, bunu neden yapıyorsun diye bağırmak istiyordu. Gözlerinin hafifçe dolduğuna emindi, bu yüzden yönünü tuvalete çevirdi. Iida'nın evine daha önce geldiği için yolu biliyordu.

Tuvalete girdiğinde aynaya baktı. Gözleri tahmin ettiği gibi kızarmıştı ama akan damlalar yoktu. En son o gece ağlamıştı. Bir daha ağlamayacaktı, bir daha Kacchan için ağlamayacaktı. O güçsüz değildi, o ezik değildi. Kılıflara oturtulmaya çalışan bir çocuktu sadece.

Ah, hala hikayeyi bilmiyorsunuz değil mi? Deku'nun neden böyle hissettiğini, sarışının neden böyle davrandığını..

Her şey 3.sınıfın sonunda olmuştu. Her şey güzeldi. Her şey mükemmeldi hatta. Kacchan artık ondan nefret etmiyordu. Sınıftakilerle çok iyi anlaşıyordu, villain saldırıları azalmıştı. One for all gittikçe güçleniyordu... 3.sınıfın son gecesi.. Artık reşitlerdi. Yıl bitmişti. İçki içiyordu, isteyerek değil, Uraraka içmesi için zorlamıştı çünkü o da en az Kaminari kadar sarhoştu.

Klasik ve klişeydi yaşananlar. Tuvalete girdi yüzünü yıkadı ve kabinin kilidini açtı. Bakugou'yu karşısında bulmayı beklemiyordu tabi...

Gözleri görmüyordu, bulanıktı her şey. Hatırlamıyordu. Sadece çıktığı kabine sertçe  geri itildiğini hatırlıyordu. İçkiden dolayı kırmızılaşmış yanaklarında gezinen parmaklar, kıpkırmızı gözler görüş alanındaydı.

Çenesini tuttu aniden yanaklarını usulca okşayan parmaklar.. Bacaklarının arasına kırılarak giren bir diz ve bileğini sıkıca kabinin duvarına sabitleyen el..

"Yolumdasın.." dedi sarışın. Yanlızca bunu hatırlıyordu. "Ve ben yolumdaki taşları ezmeye bayılırım."

Masum değildi, kesinlikle değildi. İçki kafasını bulandırmıştı, cümlelerini toplayamıyordu, gülmek ve ağlamak istiyordu. Dudaklarının başkasının dişleri tarafından koparılmak üzere olduğunu farkettiğinde saf acıyı bir parça olsun hissetti ve uyandı. Bileğini tutan ellerden kurtulmaya çalıştı, hayır tecavüz değildi. İki saniye sonra kendini bırakmıştı yeşilli..

Bunca zaman seni sevsin diye uğraşmamış mıydın? dedi zihni ona. Bu yüzden pes etti. Hazırlıksız yapılan bir giriş, boynunu kaplayan bolca ısırık izi ve kanayan dudakları. O günden geriye kalan tek izler bunlardı. Fiziksel tek izler bunlardı demek daha doğruydu aslında..

O günden sonra ise düzene girmişti. Kacchan'ın neyi olduğunu bilmiyordu, muhtemelen hiçbir şeyisin diye fısıldadı kendi zihni ona. Kullanıp atılan bir oyuncak.. O halde neden bunu kabul ediyordu, kendisi de bilmiyordu..

Gözlerini kırpıştırdı, yanağına değen her bir kirpik tanesi kendisine gelmesine yardımcı oluyordu. Yüzünü yıkadı bolca soğuk suyla, nihayet iyi olduğundan emin olduğunda ise banyodan çıktı. Bir karar vermişti. Buna daha fazla katlanmayacaktı.

Son yılının ilk dönemini çoktan berbat etmişti.. Geceleri düşünüp durmaktan, kafası dağınık olduğu için sürekli bir şeyleri unutmaktan sıkılmıştı. Bitirecekti bunu, o Kacchan tarafından sevilmeyi istemişti bunu değil.

Mutfağın önünden geçtiği sırada kahverengi küt saçlı kız onu farketti.

"Midoriya!" Çocuk kızın olduğu tarafa çevirdi başını usulca.

"Pizza yiyiyoruz, aç mısın?" dedi gülümseyerek Uraraka.

"Hayır, teşekkürler." dedi ve gitmek için bir hamle yaptı. Aç mıydı bilmiyordu ama midesi bulanıyordu. Kız onu bileğinden yakaladığında hızla bileğini kurtardı Midoriya.

"Sen iyi misin?" dedi Uraraka endişeli bir sesle.

Midoriya kafasını salladı. Birkaç saniyelik sessizlik oluştu aralarında. Herkes kendi işinde gibi gözüküyordu bu yüzden bir adım yaklaştı yeşilliye Uraraka.

"Yine yaptı değil mi?" dedi fısıltıyla. Deku kafasını salladı sadece.

"Şu an bile bize bakıyor." Kızın söylediği şey ile sandalyede oturmuş elindeki pizza dilimini tutan ve kırmızı gözleriyle onu izleyen Katsuki'ye baktı Deku. Şüphesiz onu izliyordu.

"Beni dinle." diyerek çocuğun omzundan tutarak aşağı eğilmesine zorladı Uraraka.

"Onun sana böyle davranmasına izin veremessin.  Eskiden tanıdığım Deku ol. Her şeyi başarabilecek olan Deku ol."  diye fısıldadı Uraraka yeşil saçlının kulağına.

Midoriya kızın kararlı gözlerine baktı. Haklıydı o. Pısırık ve ezik davranmak en çok ona zarar veriyordu. Kacchan'ın öfkesi en çok ona zarar veriyordu. Bu olanlar en çok ona zarar veriyordu ve ne olursa olsun en çok zarar gören olmaktan bıkmıştı. Bitirecekti bu ilişkiyi.

"Haklısın." dedi Izuku kararlılıkla.

"Bunu bitireceğim."

•••

ARKADASLAR MERHABAAAAAAA

bu kurgum 2020den beri taslaklarda duruyordu ve hikayeyi gelistirip yayına soktum

bu sene benim sınav senem bu yüzden kafamı dagıtabilecegim bir şeylere ihtiyacım var ve ders çalışmaya başlayalı 2 hafta olmasına rağmen 10 tane bölüm var kısaca taktik işe yarıyo

neyse umarım hayırlı bi kitap olur herkes için sizden isteğim bol bolll yorum canlar sonra yavaş yavaş yıldız hedefi de koyarız öptüm hepinizi canımsınız 🤍🌝


Last Chance || 🄱🄰🄺🅄🄳🄴🄺🅄  Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin