one, hope.

1.8K 106 34
                                    



12 Ekim, Perşembe.




Gidişinin üstünden tam olarak 1 ay, 12 saat, 25 dakika geçti ve ben sonunda psikoloğumun ricası -daha doğrusu psikolojik baskısı- sebebiyle kendimi açıklamak ve açıkçası insanlarla konuşamadığım için içimde kalan bazı şeyleri kağıda dökmek için, bir günlük tutmaya karar verdim. Bu günlük işini yaklaşık 2-3 haftadır erteliyordum, ertelememin sebebiyse her pazartesi başlayacağım diyip o gün geldiğinde gerekli cesareti kendimde bulamamam ve bir sonra ki pazartesiye kadar kendimi oyalamamdı. Aslında Bucky olmasa yüksek ihtimalle hala bunu erteliyor olacaktım fakat bugün odama dalmış ve kaba kuvvet uygulayarak beni çalışma masama oturtmuştu. Küçük bir kavga etmiş, ardından el mahkum kalem ve kağıdı elime almıştım, şu an da sana yazıyorum. Daha doğrusu, yazdıklarımı görmeyeceksin çünkü Peggy'le şirin evinizde şirin çocuklarınızla meşgulsünüz, ama sana yazıyorum işte. Salağım çünkü ben.

Bucky yatağımın üstüne oturmuş, elinde ki koca cips kasesiyle televizyondan How I Met Your Mother izliyor bense burada sana salakça bir günlük yazmakla meşgulüm, ahhh... Cehenneme kadar yolun var James.

Her neyse, sana aşırı sinirliyim, o kadar sinirliyim ki şu an karşımda olsaydın seni akşama kadar tokatlayabilirdim. Umarım vicdanın rahat değildir, umarım beni arkanda bıraktığın için pişmanlıktan kıvranıyorsundur. Peggy yanındayken aklına geldiğimi sanmıyorun ama neyse. Gerçekten o kızdan nefret ediyorum.

Önce bana umut verdin, sonra da geçmişte geberen sevgilinle düzüşmek için beni terk edip şu salak zamazingoyu kullanarak geçmişe gittin ve ben bunu Bucky'den öğrendim. Bu kadar korkak bir adamsın sen Steve Rogers, bana veda edecek cesaretin bile yok. En azından bir açıklamayı hakediyordum bence, 'Sen eski sevgilimin yerini dolduramadığın için hala ona karşı bir şeyler hissediyorum ve geçmişe gidip mutlu bir yuva kuracağım' diyebilirdin mesela. Buna bile razıydım ama bana bıraktığın tek açıklama sabah uyandığımda yan tarafımda ki boşluktu. Yalnız uyanmaktan ne kadar nefret ettiğimi bilirdin, kahretsin Rogers.

Uzun lafın kısası, hayatımda gördüğüm en büyük orospu çocukluğunu yaptığın için sana çok öfkeliyim. Umarım Peggy'le mutlusundur, mutlu olmamanız için her gün tanrıya dua edeceğime emin olabilirsin.



Sevgiler daha doğrusu öfkeler, Amelia.

As long as it takes you  ➽  Steve RogersHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin