Aşağıya indim ve evi biraz toparladık. Çok yoruldum ve acıktım. Babam da alışverişten geldi. akşam yemeğinden sonra odama çıktım. Kapıdan içeri girerken yine o lanet olası pencere gözüme çarptı. görmemezlikten gelip yatağıma uzandım. Telefonlar çekmiyor kahretsin nasıl biryer burası diye kendi kendime bağırdım. müzik dinlemek istiyorum. kulaklığımı ararken odamın köşesindeki kutu gözüme çarptı. çok tozluydu. yanına yaklaştım ve yavaşça açtım. içinde sadece eski gazeter vardı okumaya başladım. Haber başlıklarından bir tanesi gözüme çarptı. "Karanlık Konağın Sırrı" okumaya basladım.
Bir aile katliamını anlatıyordu. Baba ilk önce karısını sonra çocuklarını en son kendini öldürmüştü. Okurken bile içim titredi. Kahretsin!! En önemli yeri yırtılmış. korkmak yok çocuk değilsin gizem deyip şu lanet olası cama gazeteleri yapıştırdım. çok uykum vardı sadece uyumak istiyordum. babam zaten beni merak bile etmiyordu. etse bi yanıma gelirdi. hiçbirşey düşünmeden yatağıma yattım ve direk uykuya dalmışım.
..
Sabah uyandığım da direk yine o pencere gözüme çarptı. "Oha artık "diye bağırdım. çünkü gazetenin orta kısmı yırtılmıs yok olmuştu. bu nasıl olabilirdi? Pencereye doğru yürüdüğüm de konak haberinin olduğu tarafın yırtıldığını gördüm. bu beni daha da korkutmuştu. hemen gidip elimi yüzümü yıkadım. annemle babamda çoktan uyanmıştı.