Hemen 5 dakika içinde hazırlanıp çıktım odadan. Kolumdan tuttuğu gibi arabaya bindirdi, neler oluyordu?
"Hey, saçmalamayı kes artık!"
"Sence saçmalayan ben miyim?"
"Ya bir de dalga geçiyorsun."
"Ne dalgası geçeceğim? Seni kendine getireceğim."
"Kendime mi getireceksin? Zaten kendimdeyim, alkol almadım!"
"Öyle değil, aptal. Gözünü aç artık. Mete'desin sen, kendinde değil!"
"Mete olayını açıp durma artık! Daha fazla zırvalamayı kes!"
"Eliz, seninle iyi anlaşabiliriz. Seni o zor günlerden kurtarabilirim. Doktor-hasta şeklinde değil de iki arkadaş gibi görüşerek senin kendini toparlamana yardımcı olabilirim,inan bana."
"Kendimde değil miyim zaten?"
"Aklın da kalbin de, her şeyin Mete'de. Ama bundan kurtulman gerek artık. Güçlü kız olma vakti geldi."
"Zaten başıma ne geldiyse bu güçlü kız rollerinden geldi."
"Artık rol gereği değil, gerçekten güçlü kız olacaksın."
"Bunu istemiyorum."
"Her gece ağlayarak uyumaktan yorulmadın mı? Sesini kimse duymasın diye sessizce ağlamaktan bıkmadın mı? Odana her girdiğinde çökmekten sıkılmadın mı?"
Daha ne kadar ileri gidebilirdi ki?
"Oğuz,yeter."
"Gerçekleri duymak canını acıttı, değil mi?"
Nasıl her şeyi böyle doğru anlayabiliyordu?
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Yıldız Tozu
Novela JuvenilBir kazayla başladı her şey. Kazayla tanıştılar,kazayla sevdiler,kazayla aşık oldular. Parçalanan yıldız tozları kazayla bir araya gelir mi? Evrene dağılan tozlar Eliz'in hayatında birleşecek.