AŞK-I BEKÂ EFSUNKAR (+18) Devam ediyor...

4- TEKLİF!

Sınır 140 vote 140 yorum

Bu defa bir farklılık olsun ve herkes en sevdiği renkleri yazsın.

Benim siyah, mor ve yeşil🖤

Okumaya başladığınız saat buraya 👈

İyi okumalarrrr

Şehzade, kuzeninin sesini duyduğu an sinirle kafasını çevirdi. Bu tek amcasının, tek oğlu Ahmet'ti.

İki koluna da bir kız takmış gelmişti bir de. Şehzade'nin dünya üzerinde bir kişiyi öldürme hakkı olsa emin olun ki kuzeni Ahmet'i öldürürdü.

"Hala kadın peşindesin demek?" Ahmet'in konuşması üzerine Şehzade alayla güldü.

"Sen akşam yemeğine geldin sanırım." Ahmet'in sinirle kaşları çatıldı. "Senden önce evleneceğimi biliyorsun değil mi?"

Şehzade kuzenine göz kırpıp kafası ile sağında ki ve solunda ki kızları gösterdi:

"Hangisiyle? Neyse sana iyi eğlenceler." Ayağa kalktığı an ardından Serdar kalkmıştı.

Alin iki gencin ayaklandığını görünce o da kalkmış ve Şehzade'nin koluna tutunmuştu. Şehzade kasılsa da bir şey yapmadan yoluna devam etti.

Bar'ın önüne geldikleri zaman Serdar Şehzade'ye döndü. "Abi nereye?" Şehzade önce Alin'e ardından arkadaşı Serdar'a baktı.

"Eve gidiyoruz Serdar eve."

Alin şaşkınlıkla gözlerini açtı. "Bende mi geliyorum?" Şehzade burun kemerini sıkarak sabır dilendi ve gelen arabasına binerek Alin'in binmesini bekledi. Alin'de yanında ki koltuğa yerleşince hızla gaza bastı. Bu kızı iyice tanımadan ailesinin karşısına çıkaramazdı...

Alin önünde durdukları villalara bakarken şaşkınca adama döndü. Ne yani kendisini evine mi getirmişti?

Adamın düşünceli olduğunu görünce, kısaca süzüp önüne dönmüştü.

Her ne kadar belli etmese de bu adama hayran kalmıştı.

Adam arabadan inince o da takip ederek peşinden indi. Adam kızı beklemeden kapıyı açtı ve eve girerek kapıyı açık bıraktı.

Alin'de peşinden içeriye girdikten sonra kapıyı kapattı. "Ben neden seninle geldim, anlamış değilim."

Şehzade kızın gözlerine baktı. "Konuşalım, otur." Alin adamın karşısında ki koltuğa oturarak adamın hareketlerini takip etmeye başladı.

Adam dirseklerini dizine yasladı ve başını ellerine yaslayarak saçlarını dağıtarak başını kaldırıp kıza baktı.

"Bak öyle uzatıp laf kalabalığı yapmak istemiyorum. Karım ol, yani öyleymiş gibi davran." Alin kaşlarını kaldırdı.

"Karın mı, öyleymiş gibi mi? Neden böyle bir şey istiyorsun yani bu kadar zenginken?"

"Çünkü öyle gerekiyor." Alin ellerine baktı. "Bilemiyorum, sonuçta her gün karım ol diye teklif almıyorum." Şehzade sırtına yaslanarak derin nefes aldı.

"Erkek arkadaşın varsa anlarım?" Alin başını iki yana salladı.

"Şaşıracaksın ama hiç olmadı." Şehzade bakışlarını Alin'e odakladı. Düşündü, hiç ilişkisi olmadıysa eğer daha da çok istiyordu.

"Ne diyorsun, kabul edecek misin?" Alin ayağa kalktı. "Yani, biraz düşünmeme izin ver. Seni tanımama, teklifine anlam vermeme müsade et." Şehzade'de ayağa kalkarak karşısına geçti.