"Bak, ben eskiden böyle bir adam değildim. Duygularımı hissettirmem gereken hiçbir kadın olmadı daha önce hayatımda."
Kafamı kaldırdım, mavilerimi mavilerine sabitledim.
"Şimdi ben varım ama, sevgini hissetmeye muhtacım. Neden beni görmek istemiyo...
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
İyi okumalarrrr
"Ne yapacağız?" Adam dönüp kıza baktı, ardından artık herkesin kendi halinde takıldığı masada ki ailesine. Alin'in esnediğini fark edince sırtına yaslanıp Alin'in arkasından dedesine seslendi.
"Dede," yaşlı adam ciddiyetle torununa döndü. "Alin'in uykusu var, biz kalkıyoruz." Yaşlı adamın kaşları çatıldı. Masadakilere göz gezdirdikten sonra kaşları ile torununun ayağa kalkmasını işaret etti. Şehzade başını salladı. "Dedem ile konuşacağım." Alin'in kulağına fısıldadıktan sonra dedesinin peşinden yan masaya yürüdü. Şehzade kalktığı gibi Serdar da Şehzade'nin yerine geçmişti.
"Sıkılmış gibisin?" Alin dönüp Serdar'a baktı ve onun gibi fısıldadı. "Çok mu belli?" Serdar gülerek başını salladı.
"Baya. Şehzade'yle nasıl gidiyor?" Kızın yüzünde belli belirsiz bir gülümseme yer edindi.
"Bazen çok tatlı, bazen ise sanki benimle ben değilmişim gibi?" Serdar kaşlarını çattı.
"O ne demek?" Alin omuzlarını kaldırıp indirdi. "Çok şifreli konuşuyor bazen anlamıyorum ki acaba iş dünyası kelimeleri mi diyorum." Serdar güldü.
"Değil değil senin anlamanı bekliyor o bazı şeyleri." Göz kırptı, "Anla artık sende yanii." Kız sadece gülümsedi. Alin kendi duygularından başka bir şeyi anlamak istemiyordu bu aralar.
"Aynı evde mi kalıyorsunuz?" Şehzade kıza baktı kısa süreliğine, "Evet," dedesi başını iki yana salladı.
"Olmaz, bize yakışmaz. Evli değilsiniz daha," dedesi kendi kendine konuşup düşünüyordu.
"Ne zaman evleneceksiniz?" Şehzade başını salladı. "Tek başıma verebileceğim bir karar değil bu."
Yaşlı adam başını salladı.
"O zaman çağır gelin kızımı, birlikte karar verin." Şehzade dedesine baktı.
"Şimdi mi?" Yaşlı adam başını salladı. Şehzade gülümsedi ve ayaklandı. Alin'in arkasından masaya yaklaştı.
Ellerini kızın omuzlarına koydu ve eğilerek başını öptü. "Güzelim bakar mısın?" Alin, Şehzade'nin ani öpücüğü ile şaşırsada ayaklandı ve kucağında ki ceketi Serdar'a uzattı. Masadakiler Şehzade ve Alin'e baksalar da ikiside umursamadı. Serdar ceketi aldıktan sonra kız masadan ayrılmadan önce masanın üstünde duran Şehzade'nin telefonunu da eline aldı.
"Ne oldu?" Adam elini cebine koydu. "Dedemle halletmemiz gereken bir konu var." Kız sadece başını salladı. Nedense yaşlı adam yokken bile dedem kelimesinden sonra üstüne başka söz söylenemez gibi geliyordu kıza.
