Uyku yarı ölümse öyleyse, düşer gibi olduğumuz zamanlardan ölümün kıyısından dönebiliyorsak demek ki hayatta her şeyin bir dönüm noktası olabildiğinin kanıtıdır bu.
Olgunlaşmanın,
Acının,
Sevmeyi öğrenmenin,
Tek başına da bir şeyleri başarabilmeyi öğrenmenin dönüm noktasıdır.
Seni gördüm hissizliğimin ortasında, kurak bahçemde ekilmiş en güzel tohumumdun. Sonra anladım ki sen köklü bir ağaçsın hep başkasına bağımlı diğer yarın olmadan hareket edemeyen demiştim ki!
Senin diğer yarın benim.
İzin verirsen ben hep burdayım.
Saatin kaç olursa olsun.
Sabah 5'e çeyrek kala
Veya gece 10'da
Bazen 7'de erkenci oluyorsun, çünkü erken kalkmayı seversin.
Bak çenendeki çıkıntıya kadar ezberlerdim bütün hatlarını, erkenden kalkıp seni sevmeye başlıyorum benim koca günüm böyle geçiyor köklü ağacım, diğer yarım...
Senin günün nasıl geçiyor diye sormayacağım, beni köklerimden koparttın diğer yarımı aldın.
Küskünüm sana.
Günüm iyi geçmiyor,
Hatta günüm geçmiyor
Aymıyor
Yatağımdan kalkar kalkmaz herkesin ağzında bir günaydın
İyide bana günaymadı ki!
Bir insan diğer yarısını kaybedince, hiç ayarmıymış günü, iyi geçermiymiş gecesi.
Geçmezmiş.
Ama geçmek zorunda çünkü sen acı çekerken zaman durmuyor,
Vazgeçme evresine gelince aşk kalbe kilit vurmak demekmiş.
Dilin ise acılaşması,
Kafanın durgunlaşması,
Bedenin yorulması,
Ama en kötüsüde; Kalbinin intihar etmesi.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Eftelya
Non-Fiction"Her şeyin farkındayım ama hala ona sarılarak titreye titreye onun kollarında ağlamak istiyorum başımı dizlerime koyup değil." Esra K.