Her geçen gün daha fazla kişi tarafından okunmak çok güzel bir duygu... Vote ve yorumlarınızı eksik etmeyin... Bu bölümü canım arkadaşım meleğim prensesim kısacası herseyim olan iclalime yani (kirazmevsimioyaz)a hediye ediyorum... Bölüm şarkımız Nil Karaibrahimgil Hadi İnsallah medya bölümünden dinlemeyi unutmayınız...
Kapıda ki o olamazdı değil mi ?? Hayatımı mahvettikten sonra hangi yüzle tekrardan gelirdi...
"Siz kimsiniz "diye sordu Ayaz.
"Ben Öykü'nün eski sevgilisiyim asıl sen kimsin ? " diye bağırdı Kaan...
Ayaz "Tanıştırıyım canım" diyerek Kaana
kafa attı.
Tabi bunu gören Kaan dururmu hemen Ayaza yumruk attı.
"Ayaz" diye bağırarak onları ayırmaya çalışıyordum...
O sırada Beren kapıyı açtı bende Ayaz'ın elinden tutarak onu içeriye soktum...
Kaana da "git burdan" dedim ve kapıyı yüzüne kapadım.
"Bu iş burda bitmedi Öykü " diye bağırdı.
Ayaz'ı tutmasaydım gidip ağzını burnunu kıracaktı...
"Öykü kim bu manyak herif ?? "
"Eski sevgilim" dedim başımı öne eğerek...
"Eskiyse burada ne işi var" diye bağırdı Ayaz onu ilk defa böyle sinirli görmüştüm.
"Bil-bilmiyorum" diyerek ağlamaya başladım. Koşar adımlarla odama çıktım.
Kapıyı kilitleyerek hıçkıra hıçkıra ağlamaya devam ettim... Bana bağırarak kalbimi çok fazla kırmıştı.
Beren'in "ona bir şekilde kendini affettirmelisin" dediğini duyar gibiydim...
Kendimi kapıya yaslayarak başımı bacaklarımın arasına aldım. Odama doğru yaklaşan ayak sesleriyle irkildim.
"Öyküm Beren o adamın sana yaşattıklarını anlattı ben - ben çok özür dilerim beni affet" dedi ve o da ağlamaya başladı...
"Ayaz yalnız kalmak istiyorum " diyerek kendimi yatağa fırlattım".
Ayak sesleri uzaklaşmaya başladı. Sanırım gidiyordu... Gözlerimi kapayarak kendimi derin bir uykunun kollarına bıraktım...
☆☆☆
Uyandığımda saat 16.14 geçiyordu. Beni uyandıran seslerin Elif ve Elaya ait oldugunu tahmin etmek zor degildi.
"Ablacım seni çok özledik" diyen Elif birazcıkta olsun beni gülümsetmeyi başarmıştı.
Ela "Sanırım ablam Ayaz abi yüzünden bunalıma girdi" diyerek kıkırdadı...
"Ablamla Ayaz abi evlense ne güzel olur değil mi ??? " dedi Elif.
"Ya öyle mi ? " dememle kızlar "eyvah" diyerek kapıdan uzaklaştılar...
Saiden biz evlenseydik ne kadar güzel olurdu. Belkide bu hayal gerçek olurdu. Belkide gerçekten evlenirdik çocuklarımız olurdu...Şöyle evde babacım annecim diye dolaşan çocuklar çok tatlı olmaz mıydı ??
Kızlarıma mini elbiseler oğullarıma da takım elbiseler alırdım... Çocukken arkadaşlarımla çocuklarımıza ne isimler koyacagımızı düşünürdük. Ben hep kızlarım olursa adlarının Yaren ve Dila olmasını isterdim. Neden bilmiyorum ama bu isimleri çok seviyordum. Bir de bakmışım bu hayal gerçek olmuş.
Kitaplığımı karıştırırken elime çocukken okuduğum ve benim için dünyanın en güzel kitabı olan Sevim Ak'ın Mahalle Sineması kitabı geldi.
Bu kitabı tekrar okumayı o kadar çok istiyordum ki hemen okumaya başladım.
☆☆☆
Kitabı bitirdiğimde saat çoktan 7 olmuştu ve ben çok açıkmıştım...
Birden telefonum titreşti kesin Turkcell'den mesaj gelmiştir diye düşünürken ekranda Ayazım 1 mesaj gönderdi yazıyordu hemen mesajı açtım meraktan ölüyordum...
"Saat 8 de kapıda seni bekliyor olacağım...Güzel giyin..."
Bu ne demekti şimdi neyse 8 de öğreniriz. Bidakka bidakka o 8 mi dedi ?? Saat 19.18 hemen hazırlanmaya koyuldum.
Toz pembe tütü elbisemle çok şık olmuştum (medya bölümünde fotoğrafı var)... Hafif bir makyaj yaptım saçlarımı da düzleştirdim. Saate baktıgımda saatin tam 8 olduğunu gördüm. 15 dakika daha bekleyip aşşağıya inecektim. Kız evi naz evi sonuçta.
Aşağıya inince Beren "oo Öykü Hanım bu ne şıklık"dedi sırıtarak...
"Gerçekten güzel oldum mu ??" diye sordum...
"Prensesler gibi olmuşsun " dedi Elif ...
"Eliften de onay aldığımıza göre ben Ayazla yemeğe gidebilirim" dedim.
Kızları öpüp aşşağıya indim.
Tahminen Ayaz nerde kaldın diyecekti ama beni görünce dondu kaldı...
"Ayaz" diyerek onu normal hayata soktum...
"Çok güzel olmuşsun"diyerek arabasının kapısını açtı...
☆☆☆
Resturanta gelene kadar hiç konuşmadık. Yemeklerimizi yedikten sonra çok sevdiğim Hadi inşallah filminin müziği çalmaya başladı
...
Ayaz şarkı başladığı anda beni ayağa kaldırdı ve dizlerinin üstünde çöktü... Bir kutunun icinden yüzük çıkardı...
"ÖYKÜ BİLİYORUM ÇOK ERKEN AMA BEN SONSUZA KADAR BENİM OLMANI İSTİYORUM...BENİMLE EVLENIRMİSİN ÖYKÜ ??..."
"Gitmek" bir eylemdir,
"Unutmak" ise koskoca bir devrim.Nazım Hikmet
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Çocuk Oyuncağı
FanfictionÖykü Acar: 22 yaşında güzel mi güzel bir kız ve onun maceralı hüzünlü ve bir okadar da zor hayatı . Bu zorluklara rahmen Öykü başarılı olabilecek mi ? Ya Ayaz Öykü Ayazı halt edebilcek mi ?