((((Bölüm şarkısı var.Bölümü okurken dinlerseniz sevinirim))))
Bazı şeyleri fazla kurcalamamak gerekir.Bende bunu yaptım.Abimle ilgili hiç soru sormamış,onların üzerine gitmemiştim.Evet,ona artık 'abi' diyordum.
Hastaneden çıkalı 2 hafta olmuştu.Olaylar çok hızlı gerçekleşmişti.
Şu an ailecek yapacağımız kahvaltı için bahçedeki masayı hazırlıyorduk.Hava çok soğuktu ve bir hafta önce kar yağmıştı.Abim ve Mert kartopu oynarken (!) odamın camını kırmıştı ve babamdan azar işitmişlerdi.
Annemin durumu daha iyiydi.Bende düzenli olarak kontrole gidiyordum.Doktorum tedanin işe yaradığını söyleyip duruyordu.
Sanki umrumdaymış gibi...
✖✖✖✖✖✖✖
Abim ve Mert çok yaķın arkadaş olduklarından sık sık görüşüyorlardı.Bende kuyruk gibi peşlerine takılıyordum.Abim Mert ve Umut'la fazla konuşmamı istemiyordu tabii.Ama onu takan var mı? Hayır.
Bunca yıldır onu benden neden sakladıklarını bir kez sormuştum.Onların cevabı "Zamanı gelınce öğrenirsin!" olmuştu.
Bu konu hakkında konuşmak istemediklerini anladığım için daha fazla uzatmamıştım.
✖✖✖✖✖✖
"Yine daldın gittin!?" Annemin endişeli sesi düşüncelerimin ortasında duyuldu.Bu aralar çok fazla dalıyordum.Annemin endişesini yersiz buluyordum.
"Sen çaydanlığı getirirsin.Ben babanı çağırayım."
"Peki."
Annem gittikten sonra telefonumu çıkarıp Mert'i aradım.
Annemi hastaneye kaldırdıklarını duyunca telefonumu düşürmüştüm.Kırılmıştı.
Mert ertesi sabah yeni telefonumla çıkagelmişti!
Düşünceli çocuk işte.
"Efendim şapşik?"
"N'apıyosun dobişko?"
"Kahvaltı.Sen?"
"Bende birazdan yapcam.Bugün bişeyler yapalım mı? Canım sıkılıyo ya!"
"Ohooo! Şimdiden sıkılıyosun.Sabah sabah.Ama benimde canım sıkılıyo şapşik! Akşam lunaparka gidelim o zaman.Ne dersin?!"
"Imm...Süper olur!!! Bizimkilerde gelsin mi? Rüzgar ve Defne."
"Gelsinler.Hatta Umut ve Hazal'ı da çağıralım.Eğlenceli olur?"
"Mert!!!!"
"Tamam ya! Ben measj atarım sana.Hadi görüşürüz."
"Görüşürüz."
Telefonu kapattıktan sonra sırıttım.Birbirimize takma isimler koymuştuk.Kimse yokken takma isimlerimizle sesleniyorduk birbirimize.Birde Umut'u sevdiğimi öğrenmişti.Sürekli dalga geçiyordu benimle.
Çaydanlığı alıp masaya koydum.Diğerleri de gelince kahvaltımızı yaptık.Kahvaltıdan sonra abime,akşam lunaparka gideceğimizi söyledim.Başta dalga geçti ama sonra kabul etti.Defne'yi arayıp haber verdiğimde sevinç çığlıkları atıp geleceğini söyledi.
✖✖✖✖✖✖✖✖
Mert'in arabası evin önünde durunca,abim benden önce davranıp öne bindi.Oflayıp arka koltuğa oturduğumda ürkütücü bakışlarını yolladı.
Şirince gülümseyip Defne ve Rüzgar'ın binmesini bekledim.
Sıkıcı ve sessiz bir yolculuğun ardından lunaparka geldik.Arabadan indim ve karşımdaki manzarayı bozan çifte baktım.
Sonra da Mert'i bıçakladım.Tabiki bıçaklamadım!
Abimin koluna girdim ve onlara bakmadan parka girdim.Rengarenk aletlerin nasıl çalıştığını bir kez daha merak ettim.Sıra sıra tüm oyuncaklara/aletlere bindik.Diğerleri pamuk şeker alırken dönme dolabın olduğu tarafa yöneldim.Yükseklik korkum olduğu için hiç binmezdim dönme dolaba.Yanıma gelen kişiye bakmak için bakışlarımı sağ tarafıma çevirdim.O da benim gibi dönme dolabı izliyordu.
"Yükseklik korkun mu var Ada?"
"Evet." diyebildim.
"Korkular aşılmak için vardır."
"Korkular korkmak için vardır Umut!"
"Bende korkuyorum.Beraber aşabiliriz belki?"
"Ama korkarsam..." devamını getiremeden beni çekiştirmeye başladı. 2 tane jeton alıp
dönme dolaba bindik.
"Korkarsan elimi tutabilirsin."Tabiki tutucam salak!!...
✖ ✖ ✖ ✖ ✖ ✖ ✖ ✖ ✖ ✖ ✖ ✖ ✖
Bölüm çok geç geldi,biliyorum.Ama elimde olmayan sebeplerden dolayı yazamadım.Kısa bir bölüm oldu ama yazmamaktan iyidir.Yorumlarınızı bekliyorum.Yazım yanlışları için özür dilerim
ŞİMDİ OKUDUĞUN
♥Hikayem Olur Musun?♥
RomanceMinik yüreğime düşüp içimi yakandın sen...Kalbim alev alev yanarken aşkımı söndüren! Biliyordum seni sevmenin ne kadar zor olduğunu"Olsun Aşk'ım için yaparım' dedim. Aşk'a inat Aşk'ı yaşadım,yanıldım... Aşk yalanlara inanıp, hayallere tutunmak değil...