Medya: Jungkook- My Timeİyi okumalaaaar~~~~
&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&
Bong Cha'nın Ağzından
Kapıyı sessizce kapatıp evden çıktım. Annem hala uyuyordu ve bizim programımız bugün sabah 4 buçukta başlıyordu uçağa biniş saatimiz 5'ti ve ben çocukları alıp gideceğim için 3'te çıkmıştım evden. Aslında Japonya'ya gidiyorduk imza günü için. Akşam annemle vedalaşmıştım evden sessizce çıkacağımı söylemiştim. Valizimi yavaşça taşıyıp evden çıktım. Valizimi bagaja atıp arabaya bindim ve yurda doğru ilerlemeye başladım. Gece olsada arabalar hala dolaşıyordu. Yurda yaklaştıkça arabalar azaldı çocukların uyanmadığına adım kadar emin olduğum için arabayı hızla parkedip anahtarımla eve girdim. Tam da tahmin ettiğim gibi evden çıt çıkmıyordu ki burda geçirdiğim 1 aydan bildiğim üzere bu sadece onlar uyurken mümkün oluyordu. Saatime baktığımda saatin 4'e yaklaştığını görünce adımlarımı hızlandırdım. Namjoon oppa'nın odasına girdim onu uyandırdıktan sonra sırayla diğerlerini beraber uyandırabilirdim. Odaya girdiğimde elinde kitap gözünde gözlüğüyle uyuyakalmış Namjoon oppayı gördüm. Gülümseyerek yanına gittim elimi omzuna koyup yumuşak ses tonumla konuştum
Bong Cha:
Namjoon oppa uyanman gerekiyor
Dedim. Yavaşça gözlerini araladı beni gördüğünde gülümsedi ve yerinde dikeldi belini gerdirirken konuştu
Namjoon:
Sabah olmuş bile günaydın Bong Cha
Dediğinde kafamı salladım ve gülümseyerek karşılık verdim
Bong Cha:
Günaydın oppa ama biraz hızlı olmalıyız çocukları uyandırıp hemen çıkmamız lazım
Dedim. Yorganı üstünden itip yataktan kalktı
Namjoon:
Tamam yüzümü yıkayıp geliyorum sen diğerlerini uyandırmaya başla
Dedi. Onun odasından çıktıktan sonra hemen yan odadaki Jin oppanın odasına girdim saçlarını düzelten Jin oppa bana gülümseyerek baktı ardından yanına gitmemi işaret etti.
Bong Cha:
Bende seni uyandıracaktım ama sen çoktan uyanmışsın
Dedim. Yanına vardığımda beni kollarının arasına aldı
Jin:
Günaydın Prensesim
Saçlarımı öptüğünde içimin huzurla dolduğunu hissetmiştim. Ardından ondan kollarımı ayırmadan uzaklaşıp yanaklarını öptüm
Bong Cha:
Günaydın oppa biliyorsun kollarında sonsuza kadar yaşabilirim ama diğerlerinide uyandırmamız lazım
Dedim. Kıkırdadı ve kollarını benden çekti ardından ona öpücük atıp odadan çıktım ve uykulu gözlerle yürüyen Jimin yükünü üstüme vererek sarıldı bana
Jimin:
Bu saatte gitmek zorundamıyız?
Diye mızmızlandı. Elimle belini patpatladım ve konuştum
Bong Cha:
Hadi kendine gel ben çocukları uyandıracağım daha uçakta uyursun
Dedim. Oflayıp benden ayrıldı ve neredeyse kapalı gözleriyle merdivenlere yöneldi. Namjoon oppanın Hoseok oppanın odasından çıkıp Jungkook'un odasına girdiğini görünce hızla Tae'nin odasına ilerledim bir an önce aşağı inip Yoongi oppayı uyandırma işini ona kakalamalıydım. Tae yatağında yastığına sıkıca sarılmış dudakları büzülmüş bir şekilde yatıyordu. O kadar güzel sarılmıştıki yastığa insanın içinden yastık olmak geliyordu. Bir süre istemsizce onu izlesemde kurtulmam gereken görev aklıma gelince yatağa oturup omzuna dokundum
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Magic Shop
FantasyBong Cha marketten dönerken gördüğü hediyelik dükkanına ordan çıktığında hayatının değişeceğinden habersiz bir şekilde girer. Ona tanınan süre içerisinde karar vermelidir yeni hayatı mı yoksa eski hayatını mı seçecek? Bong Cha bu zorlu kararı verirk...