79.Bölüm

1.6K 123 121
                                    

       Barış ile onun antrenmanı için gelmiştik. Daha o başlamadan uyarma gereği duymuştum. "Kendini fazla yormak yok, sonra ağrıların oluyor. Hem ilaç dozlarım azaldı derken yeniden artmasını istemezsin herhalde..." "Şuan ne istiyorum biliyor musun?" "Bilmiyorum Barış ne istiyorsun sevgilim?.." "Seni öpmek istiyorum, deli gibi." Ben istemsizce gülümserken yanaklarımda kızarmıştı. "Neden öpmüyorsun o zaman?" "Şuan ben de onu sorguluyorum Nis..." Kollarını belime dolarken dudaklarımız da birbirlerine koşmuştu. Tutkuyla öpüyorduk birbirimizi. Sanki yıllardır kavuşmuyordu dudaklarımız. Barış'ın belimdeki eli beni daha sıkı sararken heyecandan bayılacağımı zannetmedim değil.

        Nefeslerimiz tükendiğinde dudaklarımız mecburen ayrılmıştı. Barış'ın gözlerinin içine bakarken huzurla gülümsedim. Bu adam benimdi, iyi ki benimdi. Onu öylesine seviyordum ki... Nefeslerimiz biraz olsun düzene girerken aramızdaki o derin sessizliği bölen Barış oldu. "Her gün, her saniye seni öpsem yine de sana doyamayacakmışım gibi, çok garip değil mi?" Ellerim sakallarının arasında dolaşırken yutkundum. "Benim için de öyle, her gün aynı heyecanı hissettiriyorsun bana, nasıl mümkün olabilir ki bu?" "İyi ki seni sevmişim, senden asla vazgeçmemişim. Seninle yaşadığımız, yaşayacağımız her şey öyle özel ki."

Bir Kaç Ay Sonra Nisa'nın Ağzından ||

        Güne sevgilimin öpücükleriyle merhaba demiştim. Yüzüme kocaman bir gülümseme yerleşirken kollarımı açarak Barış'ı davet etmiştim kollarımın arasına o da bir kedi gibi sokulurken saçlarına bir öpücük kondurdum. Evet, Barış'ın ısrarlarına dayanamayıp evlilik işini hızlandırma kararı almıştık. Şimdi ise Nisa Bölükbaşı Yağcı olarak devam ediyordum hayatıma. Her şey rüya gibi olmuştu. Hâlâ da öyle devam ediyordu. Barış o hastalığın izlerinden tamamen kurtulmuştu, basketbolda da eski performansına çoktan geri dönmüştü bile... Lale ve Berkan da evleneli birkaç ay olmuştu ve hatta Lale'nin hamile olduğunu öğreneli henüz 1 hafta bile olmamıştı.

       Barış ile bir balayı yapmamıştık henüz onun yerine tüm yazı birbirimize ayırıp gezmek istiyorduk her yeri. Yani bir nevi gecikmiş balayı olacaktı. "Baroska, birazdan Berkanlar arayacak biliyorsun değil mi?" "Arasın sevgilim, Barış'ın antrenmanı var deriz." "Hadi senin için öyle dedik ben ne olacağım?" "Barış biricik karısı olmadan yapamıyormuş dersin." "Yaa öyle mi gerçekten?" Barış kollarıyla bedenimi daha sıkı sararken gözlerini açıp benimkiyle buluşturmuştu yeniden. "Öyle tabii güzelim, şüphen mi var yoksa?" "Şüphem yok da arada bir hatırlatsan fena olmaz yani." Barış dudağıma uzun bir öpücük bıraktıktan sonra ikimiz de artık kalkmamız gerektiğinin farkındaydık.

        Barış sıkıntıyla nefes verirken yataktan kalkmış ve banade elini uzatmıştı. "Günün en sevmediğim anı sanırım bu yataktan çıkma anı." "Söylenme sevgilim ya, bak güzel bir kahvaltı hazırlarız şimdi. Keyfini yerine getiririm ben senin." "Minik kedi bugün sen çok mu tatlısın acaba ya?" Ben gülerken Barış da yanağıma bir öpücük kondurmuştu. "Evet bugün haddinden fazla tatlısın sen." "Ben de seni seviyorum Baroska ama biraz acele etmemiz gerek sanki?"  Barış sıkıntıyla bir nefes verirken onu yükseltmek adına yanağına bir öpücük kondurdum. Bana kedi gibi bakarken gözlerimi devirdim. Her zamandaha fazlasını istemek gibi bir huyu vardı kedimin. Parmak uçlarımda yükselip dudağına da bir öpücük kondurduğumda nihayet kahvaltı hazırlamaya başlamıştık.

        Kahvaltı hazırlarken bir anda Barış ellerimi tuttuğunda dans ederken bulmuştum kendimi. Bazen böyle neşeli uyanıyordu işte. Bazen ise huysuz bir kedi oluyordu ki ben iki haline de aşıktım. Beraber dans ve öpücükler eşliğinde hazırladığımız kahvaltının tadı da ayrı bir güzel geliyordu tabii. Beraber motora binip cafeye girdiğimizde Berkan yine söylenmeye başlamıştı bile. "Ooo siz bir evlendiniz burayı iyice boşladınız ya. Şuna bak saat kaç oldu gençler?" Berkan bunları gülerek söylediği için asla ciddiye almıyordum tabii. Ona dil çıkarırken Barış da söylenerek oturmuştu karşısına. "Sanane kardeşim ya. Hem biz sizin gibi öyle uzun bir balayı yaptık mı? Bırakın da gündüz keyiflerimiz bize kalsın." "Sakin ol şampiyon. İstediğin zaman olsun veririz kardeşim." Berkan'ın sözleri üzerine güldüm.

       "Kaçırayım mı kız seni." "Ya Barış ya." İkimiz de gülerken Lale de gelmişti. "Yaa çok güzeller bunlar yine." Lale Barış'ın saçlarını dağıtırken Barış da onun yanağına bir öpücük kondurmuştu. "Nasılmış bakalım minik annemiz bugün?" "Çok iyiyim. Sizi böyle mutlu gördükçe benim de enerjim yükseliyor." "Kurban olurum ben size ya." Barış'ın Lale'ye bakışlarını bir görseniz tam bir kedi gibiydi. Çok mutlu olmuştu. Lalelerin yanında belli etmemişti ama mutluluktan ağlamıştı. Barış böyleydi işte, sevdiği zaman tam seviyordu. Sevmeyi bilmiyorum demişti daha öncesinde ama hepimiz sevmeyi ondan öğrenmiştik aslında.

        Cafe bugün sessizdi. Fazla müşteri de yoktu. "Şuan aklıma tam olarak şurada bana attığın tokat geldi. Bence bunun için bile beni daha sık öpmelisin." Barış yanıma yaklaşıp fısıldar gibi konuştuğunda ona döndüm. "Hatırlama öyle kötü anıları sen. Güzellerini hatırla, sil onları aklından." Barış yanağıma bir öpücük kondururken gülümsedim. "Seninle ilgili hiçbir şeyi unutmuyorum ben. İyisiyle kötüsüyle tüm anlarımız seni Nisa yapıyor ve ben o kadını her haliyle seviyorum. Hem önemli olan bugünümüz değil mi?" "Öyle ama sen yine de güzellerini hatırla boşver onları." Çocuk gibi çıkan sesime karşı Barış yanağımı ısırdığında güldüm.

Merhaba ne yazdım ben de bilmiyorum şuan nznsjsk 🤗

Umarım seversiniz ya. Biraz burada ilhamımın sonundayız bu gidişle final 100'e kadar bile gitmeyecek üzgünüm 🙁 zaten uzadıkça büyüsü kaçıyor gibi hissediyorum bu da beni üzüyor 😟

Neyse bol bol yorum bekliyorum ve bu kitap biteceği için ağlamaya gidiyorum hoşçakalın 🖤

Destekleriniz için çok teşekkür ederim iyi ki varsınız hepinizi çok seviyorum 🥑🥥

Bu arada yeni kapağa düşüyorum çok güzel oldu çok 😉 yeni kurguda kafamda şekilleniyor. Orada da güzel bir hikaye bizi bekliyor ama bizi fazla zorlamayacak bu kez diğerlerinin aksine o da burası final yaptığında buluşacak sizinle. Henüz minicik olduğu için bir ismi yok 🤗

KIRILMIŞ ZAMAN Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin