86.Bölüm

1.7K 123 120
                                    

        Barış'la beraber çok güzel bir yere gelmiştik. "Biraz yalnız kalalım istedim Nisa. Sürekli evden cafeye, cafeden eve... Biraz değişiklik yapmalıyız artık bence. Mesela en kısa sürede güzel bir tatil planlayalım." "Başbaşa mı?" "Başbaşa tabii güzelim... Hiç gerçek anlamda kendimize zaman ayıramadık ki. Hep başkaları oldu yanımızda. Ben hep diyorum bu yüzden bu kadar gerginiz diye..." Barış'ın dudağına yaklaşıp uzun bir öpücük bıraktım. "Haklısın aslında. Seninle hiç birbirimize odaklanamadık bile." Barış saçlarımın arasına bir öpücük kondurduktan sonra siparişlerimizi vermiştik.

         Yemeklerimiz geldiğinde yeterince aç olduğum için hemen odak noktama girmişlerdi bile. Barış'ın gülümseyerek bir eli çenesinde beni izlediğini görünce gülümsedim. Bu haldeyken bile bana aşkla bakan bir eşim vardı. Daha ne isteyebilirdim ki zaten bu dünyadan? Ona sıcacık gülümsediğinde ise yanağıma kocaman bir öpücük bırakmıştı. "Aşığım bu doğal hallerine... Olduğun gibi öylesine güzelsin ki." "Ben de sana aşığım sevgilim, deliler gibi hem de..." Önümdeki yemeklerden çatala alırken Barış'ın yemesine yardım etmiştim. İkimiz de gülerken o da aynısını yapmıştı.

        Birlikte uzun uzun kahvaltı yapmıştık. Bir yere yetişme telaşı olmadan, baş başa... Böylesine kısa bir zaman bile o kadar iyi gelmişti ki. Bol bol sohbet etmiştik, gülmüştük. Her şey çok güzeldi. "Teşekkür ederim sevgilim, gerçekten ihtiyacımız olan tek şey biraz yalnız kalmakmış galiba." "Sen böyle güzel güzel sevgilim diyorsun ya..." "Eee?"  Aramızdaki mesafe azalırken gözlerimde istemsizce kapanmıştı. "Ben tekrar tekrar aşık oluyorum sana." Dudaklarımız birleşirken vücudumdaki her zerrenin aşk ateşi ile ısındığını hissettim. Dudaklarımız ayrılırken Barış'ın gözlerine baktım uzun uzun...

       Ellerim sakallarını okşarken sanki dünyada değil de her şeyin mutluluk verdiği bir masal diyarındaydık. "Sen harika bir dostsun, harika bir eşsin, harika bir baba olacaksın biliyorsun değil mi?" Yüzüme kocaman bir gülümseme yayıldığında yanağına bir öpücük bıraktım. Gülüşünün bu kadar güzel olması adil miydi? "Sen de harikasın, her konuda... Çok güzelsin, çok doğalsın. İyi ki benimlesin sen." Bir süre daha birbirimizle vakit geçirirken sonrasında cafeye gitmeye karar vermiştik. Cafeye geldiğimizde ise yüzümüzde güller açarak girmiştik içeri. İyi gelmişti, gerçekten Barış'ın üzerimde sakinleştirici etkisi vardı.

        Tabii geldiğimizden bu yana Lale'nin meraklı bakışları üzerimdeydi. Onu başımı iki yana sallayıp cevaplandırırken yine yüzüm düşmüştü tabii. Barış otururken beni de yanına çekmişti. Yanağıma kocaman bir öpücük kondurduğunda ise yüzümdeki gülümseme yeniden geri dönmüştü. Ben de Barış'ın saçları arasına bir öpücük kondurmuştum. "Hepiniz buradayken ben bir şey diyecektim size." Hepimiz Barış'a odaklanmıştık tabii ki. "Şimdi bizim maçlara bir buçuk hafta falan var biliyorsunuz." "Biliyoruz kardeşim de niye terk edilecekmiş gibi hissediyorum ben şimdi." Berkan'ın da üzerine Barış göz devirirken ben de ona bakıp gülmüştüm.

        "Her neyse, Lale birkaç ay hatta hafta sonra çalışmaz zaten. O aralar biz Nisa ile epey yoğun olacağız. Ben diyorum ki bu bir hafta biz Nisa'mla izin yapsak şöyle bir tatile çıkıp kafa dinlesek?" "Harika fikir. Kesinlikle yapın bunu." Lale bizi onaylarken gülümsedim. "Ee biz de gelseydik oğlum..." "Beko, sevgilim başbaşa kalmak istiyorlar bir salsan mı artık onları da." "Lale haklı Beko bak sonunda dayak yiyeceksin benden." Barış sinirlenirken gülerek sardım onu sıkıca. "Sakin ol Baroska. Uslu bir kedi olman gerek şuan bir aslan değil." O da gülerken yanağımı ısırmıştı.

        "Senin için ikisi de olabilirim ama ben." "Hmm." Barış'ın dudağına minik bir öpücük kondurduğumda Berkan'ın sahte öksürükleriyle gerçekliğe dönmüştük. Lale bizi hayran hayran izlerken Barış'ın yine sinirlendiğini belirginleşen damarlarından anlayabilirdiniz. Sessizce sabır çekerken ona gülümseyerek onu yumuşatmaya çalışıyordum. "İyi tamam gidin bari." "Saol kardeşim sen izin vermesen gitmeyecektik." "Gitmezdiniz tabii." Ben Berkan'a dil çıkarırken Barış da gülerek beni kendine çekmişti. "Gel güzelim sen uyma şu canavara." "Aaa gördün mü canavar oldum Lale." Lale de gülerken Barış gelen müşteriyle ilgilenmek üzere kalkmıştı.

        "Ya test sonucu yanlışsa Nisa?" Lale Barış'ın uzaklaşmasını fırsat bilip sormuştu işte. "Barış'la hastaneye gittik orada da aynı çıktı sonuç. Demek ki biraz daha zaman gerekiyormuş." Lale saçlarımı okşarken gülümsedim. "Güzel kızım benim. Olsun biraz birbirinize doyun hem. Üzülmek yok tamam mı?" Onu başımla onaylarken elim yavaşca belirginleşmeye başlayan göbeğine gitmişti. "Hem burada bir bebeğimiz var zaten değil mi?" Lale de bana gülümserken sıkıca sarıldık birbirimize.

        Berkan ne ara nereye kaybolmuştu onu görmemiştik bile. Lale ile beraber mutfağa geçip içecek bir şeyler ayarlamaya başladık. Bir süre sonra da elimizde limonatalarla geri döndük. Barış yanımıza kucağında bir bebekle gelirken ona aynı zamanda şaşkın ve aşk dolu bakışlarımı atıyordum. "Barış... Nereden buldun bu bebişi? Çok güzel buuu." Barış bebeği yavaşça kucağıma bırakırken saçlarıma bir öpücük kondurmuştu. "Bebek sevince sen böyle mutlu oluyorsun ya ben de sana getirdim işte." Ben Barış'a gülerken kucağımdaki küçücük bebekle ilgilenmeye başladım. "Annesi nerede bunun?" "Bak oradaki masada." Barış'ın gösterdiği masaya baktığımda kadın bana sıcacık gülümsemişti.

        Bebekle biraz ilgilendikten sonra da annesinin yanına gittik Barış'la. "Maşallah çok tatlı." Bebeği ona doğru uzatırken gülümsemişti bize yeniden. "Teşekkür ederim, size de çok yakıştı. Bence bir bebek düşünmelisiniz." Ben utanıp kızarırken Barış sıkıca tutmuştu elimi. "Teşekkür ederiz." Bebeğe doğru eğilirken yanağını okşamıştı hafifçe. "Görüşürüz fıstık." Barış'la beraber kendi masamıza geri dönerken başımı göğsüne yaslamıştım.

Hello 💙

Yazarınız bir kitapta üzerken diğerinde güldürüyor işte 🙃 10/10 sakin bir bölüm

Hepinizi seviyorum ve destekleriniz için teşekkür ederim iyi ki varsınız 🖤😘

Yorum sınırı yok ama çok az olursa bölüm de gelmez 🙁😉

KIRILMIŞ ZAMAN Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin