Saatlerdir çalışıyorlardı. "Çocuklar son bir kez, hadi göreyim sizi." diye seslendi koreograf. Ayaklanıp pozisyonlarını aldılar. Şarkının temposuyla herkes var gücüyle dans edip son enerjisini tüketirken, çevredeki görevliler hayranlıkla izliyordu onları. Gerçekten emek dolu, inanılmaz bir yolculuktu bu. Bu anlarına şahit olduğu için şanslı hissetti içlerinden biri.
Son kısım çalarken herkes içten içe şükrediyordu bittiği için. Müzik sustuğunda ne kadar yorulduklarını belli eden sesler çıkmıştı ağızlarından. Herkes olduğu yere çöktü, yığıldı daha doğrusu.
Biraz nefeslendikten sonra ayağa kalkmak istedi Jimin. Kalkarken sağında oturan Jungkook'un bacağından destek almıştı. Jungkook anında elini koymuştu üstüne, yere yaslı olan elini. Üstelik çok kısa bir andı ve o an Jungkook gözü dalmış şekilde karşısına bakıyordu. Jimin bacağına dokunur dokunmaz bi tuşa basmış gibi olmuştu sanki.
Dikkatini çekti. Daha önce de olmuştu aynısı, bana bakmıyordu bile diye geçirdi içinden. Bakmıyordu ama kim olduğunu biliyordu elbette.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Tek başına odadan çıkıp yürürken atmıştı bu tweeti. Telefonu cebine geri koyup duş almaya çıktı.
***
"Evet her şey yolunda, dans pratiği yapmıştık yeni çıktım duştan." Güldü. "Merak etme dikkat ediyorum tabii ki."
Tam kapalı olmayan kapı sayesinde duyuluyordu Jimin'in sesi, telefonda biriyle konuşuyordu. Gizlice dinliyor gibi olmamak için kapıyı, geldiğini belli eder şekilde tıklatıp içeri girdi Jungkook.
"Jimin Hyung?"
Hala kulağında olan telefonla ona doğru döndü Jimin bir şey söylemeden. Jungkook kimle konuştuğunu merak etmişti.
"Ben de." diyip içten bi şekilde gülümsedi Jimin telefonu konuşurken. Jungkook henüz bir şey sormamıştı ama yüzünden anlaşılıyor olacak ki, konuştu Jimin.
"Annem. Duş aldım diye dikkat et sakın üşütme diyor. Hala çocuk zannediyor sanırım beni." Güldü.
Jungkook'un yüzünde bariz bir aydınlanma olmuştu, Jimin'in konuştuğu kişi annesi olduğu için rahatlamıştı. Ama başka biri olsaydı da yapabileceği bir şey yoktu. Bunu düşünmekten vazgeçip karşısındaki güzel insanın saçlarına çevirdi bakışlarını. Elini uzatıp dokundu. "Hala nemli, endişelenmekte haklı olabilir."
"A, öyle mi?" diye cevap verdikten hemen sonra kafasını iki yana hızlıca sallayıp etrafa su damlaları saçılmasına sebep oldu Jimin. Jungkook istemsizce gözlerini kapatmıştı. Açınca Jimin'in muzur suratına bakıp kasıtlı yaptığını anladı. Her zamanki gibi ona sataşıyordu.
"Savaş mı istiyorsun?
"Hayır" derken gülmeye başlamıştı Jimin, başına gelecekleri anlayarak.
Jungkook "İstiyorsun istiyorsun" diyip etrafta su şişesi aramaya başlarken Jimin çoktan kaçmaya başlamıştı bile.
Hızla bahçeye indiğinde etrafına bakındı, Jungkook ortalıkta görünmüyordu. Ta ki birkaç adım sonra sırtından aşağı akan suları hissedene kadar. Ani bir çığlık eşliğinde arkasını döndüğünde Jungkook'un küçük şişeler yerine iki litrelik şişelerle kuşandığını görmüştü.
"Dur!" diyip koşmaya başlarken o kadar dengesiz ilerliyordu ki düşmesi, yani yakalanması an meselesiydi.
Biraz sonra neredeyse tamamen ıslanmış vaziyette yerde otururken "Silahsızdım Jungkook-shi, hiç adil değil. Resmen beni herkese yem ettin" dedi. Grubun diğer üyeleri de onları bahçede görünce savaşa katılmış, birbirlerinden nasibini almışlardı.
Kendi tişörtünü sıktıktan sonra ona doğru yürüdü Jungkook. Jimin'in dağılan uzun saçlarına bakıp aklından geçen şeyi yaptı. Arkadan tutup önüne getirerek saçlarıyla yüzünü kapattı.
Jimin, gülüşleri arasından "ne yapıyorsun" demişti. Görüşü tamamen kapanmadığı için Jungkook'un ona baktığını görebiliyordu. Tıpkı birkaç saniye sonra "şu haline bak" diyip güldükten sonra onu öpmek için yanağına uzanmasını görebildiği gibi.
Jimin'in kalp atışları hızlanırken Jungkook çoktan yürüyüp gitmiş, neredeyse içeri girecek kadar ilerlemişti. Afalladığını o zaman fark etti Jimin. Ben mi donup kaldım yoksa o mu hızlıca kaçtı?diye geçirdi içinden. Neden kaçsın ki, üstünü değiştirmeye gitmiştir.. Kendisinin de aynı şeyi yapması gerektiği için ayağa kalktı.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.